Amerikan İstisnacılığı – Gerçek mi, Hikaye mi?
top of page

Amerikan İstisnacılığı – Gerçek mi, Hikaye mi?


(Yazarı sesli dinlemek için tıklayınız)


Amerika beni kaygılandırıyor!



Eski başkan Donald Trump’ın Kasım 2020 Başkanlık seçimleri sonucunu onaylamaması, Biden’in Başkanlığına gölge düşürmesi, eyalet görevlilerine müdahale etmesi, bazı oylamaları baskıyla kendi lehine değiştirmek istemesi ve nihayet 6 Ocak 2021’de Kongre toplantı halindeyken ona inanan bir güruhu Parlamento binasına saldırtması


…Yetmiyormuş gibi gerçekleri savunarak ona karşı gelenleri Cumhuriyetçi Parti’den iskat ettirmesi, Başkanlık döneminden kalma “Gizli” ibareli belgeleri yasalara aykırı olarak Florida’daki evinde saklaması ve taraftarlarının Adalet Bakanlığı ile FBI federal polisini haksız eleştiri yağmuruna tutmaları…


…milyonlarca Amerika’lı gibi benim açımdan da “bardağı taşıran damla” oldu.

Bu olaylar yalnız Amerika’nın iç meselesi değil. Tüm dünya Amerikan demokratik kurumlarının yozlaştırılma riskinin yükseldiğini gözlemliyor.


ABD’nin olası zayıflığı, iç siyasetinin kavgacılığı, demokrasisinin sallanması… uluslararası müttefiklerine gereken desteği verememesine ve boşluğundan yararlanmayı düşünen hasımlarına olanaklar verir.


Amerika Birleşik Devletleri nasıl oldu da 170 yıl (1776 – 1945) gibi kısa bir sürede bu kadar güçlendi, dünyanın önde gelen ülkesi durumuna geldi? Neden İngiliz İmparatorluğu veya Sovyetler Birliği ayni yolu izleyerek güçlerini devam ettiremediler?


Sağcılar bunu “Amerikan istisnacılığı” (American exceptionalism) olarak tanımlıyorlar. Sanki Tanrı’nın onlara verdiği bir lütuf! Bir fikir: “özgürlük” kapsamında kurulan, hiçbir etnik, ırksal veya din üstünlüğüne geçit vermeyen, kurumlarının birbirlerini dengelediği, bireyin düşüncelerine gem vurmanın anayasa ile engellendiği bir yapı.


Tabii önemli avantajları var: Topraklarının büyüklüğü, doğal kaynaklarının zenginliği, tüm dünyadan göçmen ve yetenek çekme gücü, kurumlarının çeşitliliği, henüz devlet kurulmadan önce eğitime verdikleri önem (Harvard Üniversitesi – 1636), girişim ruhuna sonsuz imkanlar tanıyan fırsatlar ülkesi olarak bilinmesi…


Amerika’nın milliyetçi kesimine göre tüm bu yetenekler ve dünyanın en güçlü ordusuna sahip olması ülkelerine öncü bir rol biçiyor: Kendi sisteminin başka bölgelerde de uygulanmasının oralara da başarı ve mutluluk getireceğine dair özgüven. Ve buna içten inananlar var Amerika’da!

Fakat sistemin kendi içinde çelişkiler var ve dünyanın diğer demokrasilerinden ayrılan önemli noktalar bulunuyor:

  • Amerika’da Başkanlık seçimlerinde “bir vatandaş bir oy” demek değildir.

  • Eyaletler kendi içlerinde oylama sonucuna göre kazanan adaya tüm eyalet olarak ‘evet’ demeye mecburlar.

  • Eyaletlerin nüfuslarına göre oluşturulan “Seçmenler Kurulu” Başkanı belirler.

  • Bu yüzden son 6 seçimin 2’sinde toplamda daha az oy alan aday Başkan seçilmiştir.

  • Sistem, ne kadar nüfusa sahip olursa olsun büyük eyaletlerin küçüklere tahakkümüne engel olması amacıyla geliştirilmiştir.

  • Nüfus (Wyoming: 576.000, Kaliforniya: 40.000.000) hesaba katılmadan her eyalet iki senatör seçer.

Sistem genellikle Cumhuriyetçi partinin lehine işliyor. Nüfusu kırsal ağırlıklı ve muhafazakar eğilimli eyaletler, büyük ve liberal tandanslılara göre avantajlı.


Bu açıdan Trump’ın 2024 başkanlık seçimlerinde yeniden aday olması ve kazanma olasılığı hem Amerika’lıların çoğunluğunun hem de diğer ülkelerde Amerika’nın küresel sorumluluklarının bilincinde olanlarda kaygı yaratıyor.


(Cumhuriyetçi Parti içerisindeki ağırlıklarının kısmen azalmakta olması sevindirici ve Kasım ayında yapılacak ara seçimlerde Demokrat Parti’nin hezimete uğramayacağına işaret ediyor.

Sonuçta “Amerikan İstisnacılığı”nın gerçek kabul edilip edilmemesi büyük çapta seçilen Başkan’ın ve yönetiminin başarısına, müttefiklerinin ona güvenmesine, sıkıntı halinde Amerika’nın diğer ülkelere yardım etmesine, teknolojik düzeyinin rekabetçiliğine ve dünyanın her yanından yetenek mıknatıslığını canlı tutmasına bağlı olacaktır.














Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page