Trump’a Tapanlar Tarikatı (TTT)

(Yazarı sesli dinlemek için tıklayınız)

1965 yılında Robert Kolej Lisesi’nden (İstanbul) mezuniyetimizde sınıf arkadaşlarım dünyanın üç bir yanına dağıldılar. Bir kısmı Amerika’da, azı Avrupa’da, çoğu da, benim gibi, Robert’in Yüksek Okulunda (şimdiki Boğaziçi Üniversitesi) eğitimimizi devam ettirdik.

Açık görüşlü Amerikalı misyonerler tarafından 1863’de kurulan Robert Kolej’in amacı netti: Bilimsel öğretiyi ve mantıksal düşünceyi Osmanlı’da yaymak. Başlangıçda çoğu Ortodoks kökenli Rum, Bulgar ve Ermeni toplumuna dönük eğitim, Cumhuriyet ile birlikte Türk (Müslüman) ve Yahudi öğrenci de kabul etti ve zamanla Türkiye’nin, hatta Yakın Doğu ülkelerinin, en ileri gelen lise ve üniversiteleri arasına girdi.

Mezunların birçoğu akademisyen, bilim adamı, yazar-çizer, sanat kişisi ve iş insanı oldular. Genellikle veriye, bilgiye, matematiğe, yeteneğe güvendiler. Hurafe, yalan-dolan, komplo teorilerine pek itibar etmediler. Eğitimde ezbere yer yoktu, o kadar ki orta ve lise boyunca tüm sınavlarda kitaplar açıktı.

Sınıf arkadaşlarımdan biri önce İsrail’e, sonra ABD’ye göç etti. Takdir ettiğim, bilgili, araştırmacı, hatta bazı gelişmeleri bizlerden önce hisseden biriydi. Yerleştiği eyaletin önde gelen Cumhuriyetçi Parti taraftarlarından biri oldu ve bizlere sık sık Amerika siyasetinden ipuçları vermeye başladı. Trump’ın büyük destekçilerinden biri olarak özellikle Ortadoğu Barışı ve İsrail için yaptıklarını öve öve bitiremiyordu .

Trump konusunda daha önceleri kaleme aldığım yazılarda (Bye Bye Trump - Biden Bizim için Daha İyi Olacak.html) siyasi kararları ile kişiliği arasında kesin ayırım yaptım ve ideolojik olarak Çin ve Ortadoğu politikalarını ne kadar onaylıyorsam, “şımarıklık haddinde kendini beğenme, takım ruhunu yakalayamama, halkı kutuplaştırma ve ev ödevini ihmal etme açılarından sınıfta kalmıştır” diyerek şahsiyetinin olumsuzluğunu belirttim.

Burada Cumhuriyetçi sınıf arkadaşımdan 180 derece uzaklaşıyordum. Eski Başkana oy veren on milyonlar gibi dev bir komplo teorisi gütmeye ve “Demokrat Parti, Big Tech, Yüksek Yargı dahil mahkemeler, küreselci-liberal medya, bazı Cumhuriyetçi Parti üyeleri…ve hatta Çin Komünist Partisi” arasında müthiş bir ittifak oluşturulduğunu ve esasında Seçimi kazanmış olan Trump’ın zaferinin hile ile elinden alındığını iddia ediyordu.

Geçmişde esinlendiğim mesajlarından kopuk bu tutumun nereden kaynaklandığını anlamakta güçlük çektim. Amerika’ya güvendiğine göre, “checks and balances” (yürütme, yasama ve yargı arasında üçlü denge ve hiçbirinin diğerine baskın çıkmaması) sisteminin sağlığına da inanması gerekirdi. Açılan onlarca davanın red edilmesi, ileri sürülen yüzlerce hile iddiasının hiçbirinin kanıtlanmaması, seçim sorumlularına yapılan binlerce baskıya rağmen tekrar tekrar sayılan oyların sonucu değiştirmemesi…bir kişinin söylediklerine inanma ile onbinlerce veriye güvenme arasında seçim çok fazla uğraştırmamalıydı.

Öyle olmadı! Kongre Binasına saldıran onbinler misali arkadaşım da seçim sonuçlarının darbe sayesinde “değiştirilebileceğini/ düzeltilebileceğini” ümit etti. Fark şurada: Onun gibi düşünenler darbeyi sıkıyönetim ilanı ile Hükümetin yapmasını bekliyorlardı. Şimdilerde TTT (Trump’a Tapanlar Tarikatı) ile eski Başkan’ın artık miadını doldurduğunu, iddialarıyla kendini küçük düşürdüğünü, söylemleriyle mahkumiyetlere varacağını görenler arasındaki uçurum büyüyor.

Yahudiler ve İsrail’liler hangi tarafa yöneliyorlar? Amerikalı Yahudiler için sorun yoktur, Biden kazanmış ve iş bitmiştir. İsrail ise ikileme düştü. Bir yanda Başkan’a teşekkür edip seçimden sonra yaptıklarını hazmetmeyenler, öte yanda ise hala dediklerine inanmaya devam edip akıl ve mantığın yolundan sapanlar.

İkinci grupta Caroline Glick (Jerusalem Post) ve Abi Abelow (Pulse of Israel) gibi militan ve yerleşimci gazeteciler var. Fakat Netanyahu’nun bile Trump ilişkisini artık ön planda tutmaması (Twitter hesabından resmini değiştirdi) kayda değer.

Trump’ın Cumhuriyetçi Parti’yi ikiye bölme planı varsa, tutar mı? Kanımca hayır. Başkanlıktan ayrılmasıyla narsisit ve gaddar ruh yenilgi almış olarak kendi kendini yiyecek ve etkisi zamanla sönecektir.

Arkadaşımın da bunu görmesi ve fikirleri Tarikat dışına çıkarması en halisane isteğimdir.