TOLEDOT – YENİ BİR YÜZ
- Moşe PASENSYA

- 14 saat önce
- 2 dakikada okunur

Batı medeniyetinde yaşlılığın çoğu insan tarafından bir lanet olarak görülmesi dikkat çekici bir gerçektir.
İstatistiklere göre, yaşlılık belirtilerini gizlemeye (estetik) - kalp hastalıklarını veya kanseri önlemenin yollarını bulmaya harcanan para ve zamanın çok daha fazlası harcanmaktadır.
Tanrı size bir yüz vermiş, siz kendinize bir tane daha yapıyorsunuz. (Shakespeare)
Güzellik salonlarında hastanelerde olduğundan daha fazla insan bulunmaktadır. Yaşlılık bir yenilgi olarak görülmektedir. Bu, güçlü bir işe yaramazlık ve reddedilme duygusudur ve Yahudilikle doğrudan çelişir.
Yahudi geleneğine göre, Tanrı'dan yalnızca uzun ve üretken yıllar bahşetmesini değil, aynı zamanda yaşlanmanın fiziksel belirtilerini de göstermesini isteyen, Avram idi.
Avram yaşlanmış, günleri ilerlemişti ve Ebedî Olan onu her bakımdan kutsamıştı. (Ber 24:1)
Avram yaşlıysa, kesinlikle yılları da ilerlemişti. Öyleyse bunu belirtmeye ne gerek var. Avram’a kadar insanlar yaşlanma belirtileri göstermediler. Avram ile Yishak yaş farkları olmasına rağmen yüz ve beden (fiziksel) görünümüyle bu belli olmuyordu.
Bunun bedeli “Bireyselliğin Kaybıdır” Tora’da Yishak karakteri sanki gölgede kalmıştır. Aynı yolda birlikte yürümelerine rağmen Avram’dan daha fazla söz edildiğini görmekteyiz. Bir insan, diğerlerinden farklı değilse ne işe yarar(ki)?
İki insan özdeşleştiğinde, kişisel özgünlükleri kamuflaj ve aldatmacayla yer değiştirir.
Her birey, kendisinin hayal ettiğinden daha fazlasıdır. Eşsizdir. Çocuklar ebeveynlerinin kopyaları olmamalıdır. ‘Uçurtma Avcısı’ romanı çocuklardan ‘Onlar boyama kitabınız değildir" der.
Batı medeniyetinde, “İnsanlar, insan ırkının bir parçası oldukları” için değerli olduklarına dair bir inanç taşırlar. Ancak Yahudilik tam tersini öne sürer.
“İnsan ırkı, insanlardan oluştuğu için büyük önem taşır” (Tabi, bir sürüden değil bireyler topluluğundan söz ediyoruz)
Yaşlılığın belirtileri, deneyim ve bilgeliğin işaretleridir. Evet… Bilgeliğin yıllarla değil, mizaçla kazanıldığını söyleyebilirsiniz. Çünkü çoğu kişi anlamlı bir hayat yaşamaz. Böylece olgunlaşmamış kalabilirler.
Ancak yine de çoğunlukla bilgeliğin yaşlılıkla birlikte geldiği doğrudur. Mark Twain, gençliğimizin hayatımızın sonunda başlaması gerektiğini söyler.
Avram, Tanrı'dan kendisini yaşlı göstermesini istediğinde, sadece bir "bozulma" değil güzelliğinin “içsel” olmasını istemişti.
SORGULAYIN……
Siz kimsiniz? Varoluşunuzun doğası nedir? İçinizde taşıdığınız tüm çelişkili inançlara dikkat edin. Bu inançlar nereden geldi?
Tanrı bize şu ismi verir: "Eye aser Eye” – “Ben Benim" (Ne olacaksam o olacağım) - Tanrı'nın suretinde yaratılan her birimiz, bu ismi ve bu statüyü paylaşırız.
Bizler önce bireysel olarak "KİM OLDUĞUMUZ” sürecinde var oluruz.
Sevgilerimle - Shabat Shalom
Moşe PASENSYA
Geçen haftanın peraşasını okudunuz mu?





Yorumlar