Inisler çıkışlar ve seçimler

İsrael’deki seçimleri geri bıraktığımız haftada okuduğumuz Tora bölümü de Avraam Avinu için zor bir seçim hikayesinden bahseder. Israel topraklarinda başlayan kıtlık nedeniyle Mısır'a inmek...

Önce “Leh Leha” bölümünde Tanrı Avraam'dan evini topraklarını yaşadığı ülkeyi bırakıp, kendisine vaad edilen Israel topraklarına gitmesini istiyor. Tam da Avraam herşeyi bırakıp yeni bir hayata başlayacağını düşünürken kıtlık ile karşılaşınca Mısır'a inmek zorunda kalıyor.

İnmek ve çıkmak konusunda uzmanlaşmış olan Atalarımız aslında bize de örnek oluyorlar. Düştüğümüz zamanda nasıl davrandığımız da herşey yolunda giderken hatta biraz daha az iyi giderken ne yaptığımız da herbirimiz için bir sınav.

Bu sınavlarda isyan etmek değil Tanrı'nın hakkımızda verdiği her yargının doğru olduğuna inanmak, zorlukların içinde de ruhumuzun onarımı için iyi birşeyler olduğunu bilmek gerekir.

Avraam Tanrı'ya yaklaşma yolculuğunda 10 sınavla karşılıyor ve her seferinde ruhunun onarımına doğru bir adım daha atmış oluyor, her zorluk sonrasında inancını daha da artırıyor.

Düşüşte olunca ne yaptığımız, ne söylediğimiz nasıl çıkacağımızın da anahtarıdır... Pasukta yazdığı gibi Avraam Mısır'dan altın ve gümüşlerle döndü… Kıtlık ve iniş boyunca inancını kaybetmemenin ödülü fiziksel ve ruhsal anlamda zenginleştirilmiş olduğunun kanıtıdır.

Rabi Nathan, "bu inişleri ve sınavları hepimiz yaşıyoruz, hatta kişi ne kadar Tsadik olursa o kadar sınava tabi tutulur" der. Maneviyatimizi yükselten hiç düşmemek değil her düştüğümüzde ayağa kalmaktır. Bu nedenle "Tsadik 7 kere düşer ve ayağa kalkar" diye yazılıdır. Ne kadar manevi olarak yükselir ve kişisel gelişimde ilerlersek farklı kulvarlarda yol alırız. Kayak pistlerini düşünün; kaymayı öğrendikçe yeşil, kırmızı, siyah pistlerde ilerleriz. Her seferinde pistin uzunluğu, zorluğu aynı şekilde inişleri de farklılaşır. Kayak tecrübemiz artmış, daha iyi kaymayı öğrenmiş oluruz. İnmeyi öğrenmeden çıkmayı ve yüksekte kaymayı başaramayız.

Düşerken bu benim hatam, zaten başaramayacağımı biliyordum A-şem beni sevmiyor, boyumdan büyük sınavlar yolluyor ya da ailemin, eşimin, kaderin hatası demek yerine bu benim ruhumun güçlenmesi için bir ilaç, bağışıklık geliştirici diyebilmek gerekir. Yükselişe geçerken ya da işler iyi giderken de, ben yaptım, cok çalıştım, yetenekliyim, şanslıyım deyip kibire girmemek gerekir. Aşağı inerken suçluluk yetersizlik değersizlik duygularından sıyrılmak, yukarıdaki de sahip olduğumuz herşeyin kaynağının A-şem olduğunu kendimize hatırlatmalıyız.

A-şem indirdi, A-şem çıkaracak şimdi aşağıdaysam burdan ne toplayabilirim diye bakmalıyım. Çünkü kıtlık bulunduğu yerden çıkmayı ve fırsatlar aramayı gerektirir...

İnişler bize seçimlerimizi de gözden geçirtir. Bazen bilinmeyene doğru yapılan bir mekan değişikliği de beraberinde yükselişi getirebilir. “Meşane makom meşane mazal…” (yerini değiştiren kısmetini de değiştirir ...)

Iniş ve çıkışlarda inancımızı güçlü tutabilmek, yapacağımız seçimlerin bizi Tanrı'ya ve misyonumuza yaklaştırmasi dileğiyle…

Yazarın tüm yazıları için tıklayınız