Honey badger…
top of page

Honey badger…


İsrael beni hep şaşırtıyor, nesiyle mi diyeceksiniz. Yok, sadece hepimizin bildiği ve gurur duyduğu başarıları ile değil.

Birkaç gün önce, sahilde, deniz kıyısında güneşleniyordum. Aylardan Kasım, deniz dümdüz. Karşımda ne Kaşık adası, ne de Boğazın karşı yakası. Sadece biraz uzağımda bir baca… Artık kullanılmayan elektrik santralinin bacası, kumsal ve uçsuz bucaksız bir deniz… Bana huzur veren bir ortam. O huzur ortamı beni şaşırtıyor…

Tüm ülkenin yüzölçümü bir Antalya kentine denk, ama yine de bir şehirden diğerine olan mesafelerin uzunluğu beni şaşırtıyor. Otobanlar, alt üst geçitler ve her şeye rağmen tıkanan bir trafik…

Bu küçücük ülkede ne isterseniz var; kayak merkezi, yaz kış denize girilen Eilat, Arava çölünün o büyüleyici manzarası, adım başı tarihi kalıntılar… Arkeolojik kazı alanları olarak İsrael’in dünyanın en ileri ülkelerinden biri olduğunu da belirtelim.

1954 yılında İsrael gazetelerinin birinde bir kayıp ilanı yayınlanır. Kaybolan kişi 76 yaşında, Tel Aviv’de oturan 1,73 boyundaki, yanık tenli, büyük burunlu Rahamim Ben Elyahu’dur.

13.5.1954 tarihinde evini terk etmiş ve bir daha geri dönmemiştir. Kaybolan kişi ile ilgili daha pek çok özelliğin yer aldığı ilanın verildiği gazetede kullanılan dil günümüzden oldukça farklı, oldukça ağdalı…

Bir süre sonra aynı gazetede Galil’de, ormanda bir insanın ölüsüne rastlandığı, bu cesedin büyük ihtimalle kayıp kişiye ait olduğu, ancak başı kopuk olduğundan henüz kesin bir teşhisin yapılamadığı haberi yer alıyor.

Sonuç, evinden beş saat uzaklıkta, ülkenin kuzeyinde, ormanda bulunan kişinin aranan Rahamim olduğu ve başının “Girit Ha Dvaş” (Honey badger) diye adlandırılan son derece yırtıcı bir hayvan tarafından koparıldığı ortaya çıkıyor.

Tabi Google’a baktım, Türkçe adı “Bal porsuğu” olan ve adıyla bağdaşmayacak kadar vahşi, dünyanın en korkusuz yaratığı olarak nitelendirilen bu hayvan genelde Afrika ormanlarında yaşamakta, 25 cm. boyu, 12 kilo ağırlığı ile kobra yılanlarını, zebraları kolaylıkla parçalamakta, kaplan ve aslanlarla da dişe diş mücadele edebilmekteymiş. Çenesi çok güçlü olan bal porsukları avlarına kenetlendiklerinde başlarını da kolaylıkla koparabilmekteymişler.

Ne var ki doğada her zaman güçlü olanlar varlıklarını sürdürmediklerinden bu yaratıkların da nesli tükenmek üzereymiş. Yaşadıkları ortama ayak uyduramayan Mamut ve Dinozorlar gibi… Peki, bu nesli tükenen hayvanın İsrael’de görünmesi sizi de şaşırtmadı mı?

“Girit Ha Dvaş”ın yıllar sonra, yakın bir tarihte, Galil’deki ormanlarda değil de gece karanlığında, Negev çölünde görülmesine ne demeli?

Bu yazı biraz “National geographic” tadında oldu galiba… Ama İsrael öylesine ilginç, ilginç olduğu kadar da şaşırtıcı bir ülke… Bal porsuğunun “Eretz halav udvaş” ile bir ilgisi olabilir mi diye sorsanız, bu yaratığın bal kovanlarına korkusuzca yanaştığını ve parçaladığı her canlıyı yemesine rağmen en çok bal sevdiğini de not olarak düşelim.

Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page