top of page

İsrailli olmak…


İsrael’in kırk bin doları aşan ortalama kişi başına milli geliri ile OECD ülkeleri arasında en üst sıralarda yer aldığı çoğumuzun malumu.

Ekonomist değilim, Google’da da bir araştırmaya girişmedim. Ancak kişi başı ortalama milli gelirden daha önemli bir veri milli gelirinin ne şekilde dağıldığıdır. Çünkü sosyal adaletin var olabilmesi için refahın tabana yayılması gerekir. Keza 20 bin şekellik maaş ortalaması ile İsrael OECD ülkeleri arasında oldukça iyi bir konumda bulunuyor.

Ne var ki söz konusu maaş net değil, brüttür. İşsizlik oranının son birkaç yıl içinde yüzde 10’dan yüzde 4’e düşmesi brüt maaş ortalamasının yükselmesini sağladı. İşverenin düşük ücretlerle çalışan iş gücü bulması nerede ise olanaksız…

Oysa net maaş göz önüne alındığında halen kesilen vergilerin, sosyal sigorta primlerinin yüksekliği ve tanınan muafiyetlerin düşük olması nedeni ile İsrael’de refahın tabana dengeli olarak dağıldığından söz etmek mümkün değil.

Ülkede halen 400 bin kişinin aylık gelirleri net iki bin şekel civarındadır. Ücretlilerin yüzde onu… Bu rakamın 5300 olan asgari ücretin altında olması belli bir kesimin - özellikle bu durum İsrailli Araplarda ve aşırı dindarlarda (haridilerde) yaygındır- kısmi süreli (part time) çalışmalarından kaynaklanmaktadır.

Yine de bu veriler dünyanın en gelişmiş ekonomileri ABD ve İngiltere ile karşılaştırıldığında durumun farklılık göstermediği görülmektedir. ABD’de ücretlilerin üçte biri yoksulluk sınırının altındadır. Günümüzde artık Amerika’da insanların hayalleri zengin olmak değildir. Büyük bir kesimin beklentisi ailesini onurlu bir şekilde yaşatmak, huzurlu ve kimseye muhtaç olmadan bir emeklilik geçirebilmektir.

Bir tüketim toplumuma dönüşen İsrael’de de geniş kitlelerin beklentisi çocuğunu hiçbir şeyden mahrum etmemek, yılda iki kez seyahate gitmek, (Pesah’ta 1,5 milyon kişi yurt dışına seyahat etti. Halkının yüzde yirmisinin yurt dışına çıktığı başka ülke duymadım) bir ev ve hatta iki araba sahibi olmaktır. Buna iki yılda bir ailece Iphone telefonunu değiştirme istemini de ilave edebiliriz. Genellikle İsraelliler yaşantılarından oldukça mutlular. OECD ülkeleri arasında gerçekleştirilen ve kişilerin memnunluk derecesini ölçen araştırmada İsrail birinci sırada yer alıyor.

İsrailliler İsrailli olmaktan gurur duyuyorlar. Örneğin, Eurovision’da elde edilen birincilik, peş peşe Mobileye, Playtica, Frutarom gibi şirketlerin astronomik fiyatlarla yabancılara satılmaları, startup alanında elde edilen başarılar, ABD’nin ardından iki ülkenin daha elçiliklerini Yeruşalayim’e taşımaları, hava kuvvetlerinin Suriye’de İran tesislerine karşı hayranlık uyandıran askeri operasyonları halkta ekonomik memnuniyetin yanı sıra güvenlik duygularının da zirve yapmasına neden oldu.

Pek çok İsraellinin her seyahat sonrası, ülkesine geri dönerken özlemini dile getirmesi, ‘dünyada ülkem gibi başka yer yok’ demesinin haklı bir sebebi olsa gerek.

Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page