top of page

70 yıl coşkusu…


İsrail kuruluşunun 70. yılının heyecanını yaşıyor. Bu sene Yom HaAtzmaut çok daha coşkulu bir şekilde kutlanmakta. Gurur duyulacak o kadar çok şey var ki!..

David Ben Gurion devletin kuruluşunu ilan ettiği gün herkes sevinçle sokaklarda hora teperken o, bütün komşu Arap ülkelerinin saldırıya geçeceklerini öngördüğünden endişeliydi. Yahudi aklının silaha dönüştürülmesinin gerekliliğine inanıyor, bu ölüm kalım savaşının ille de kazanılması gerektiğini biliyordu.

İsrail haritadan kendisini silmek isteyen düşmanlarına karşı hep güçlü kalmak zorundaydı. Ve 70 yıl süresince de öyle oldu… Günümüzde İsrail ordusu tartışmasız dünyanın en kuvvetli ve donanımlı savunma güçleri arasında yer alıyor.

İsrail 70 yıl boyunca defalarca savaşa girmek, askeri operasyonlar düzenlemek zorunda kaldı. Pek çok terör eylemlerinin hedefi oldu, pek çok can yitirdi, ama yılmadı, sesi hep gür çıktı. O ülkenin insanı artık Diasporada itilip kakılacak, hor görülecek Yahudi değildi.

Günün birinde, Auschwitz’ın müttefik güçlerce kurtarılışının yıldönümünde, Polonya semalarında İsrail savaş uçaklarının gösteri uçuşları yapacağına kim inanırdı ki? Auschwitz-Birkenau’da, ‘Yaşam Yürüyüşü’nde yüzlerce İsrail bayrağının dalgalanacağına, gencecik askerlerin deniz, hava, kara güçlerine ait üniformaları ile bu ölüm kampında yürüyeceklerine kim inanırdı ki?

Bir Holokost kurtulanı gözlerinden yaşlar akarak şöyle diyordu; “Bu günleri görebilmek için, o an orada, kamplarda ölmeye hazırdım!..” Yine Auschwitz’in kurtarılışının yıldönümünde Polonyalı yetkililer gösteri uçuşuna katılan İsrailli pilotların, fazla gürültü olacağı gerekçesiyle, belli bir irtifanın altında uçmamaları söylenince cevap şöyle olacaktı; “Artık Auschwitz’de emirlere uymak zorunda değiliz, kararlarımızı biz veriyoruz.”

Evet, İsrailli artık gururlu… 70 yılda ülkesinin her alanda dünyanın en önde gelen devletlerden birine dönüşmesinden gururlu. İsrail günümüzde savunma alanında, bilim, high tech, inovasyon, tıp, eğitim, ziraatta dünya lideri bir ülke. Mutluluk endeksinde 150 devlet arasında ABD, İrlanda, Lüksemburg’un önünde dünyanın 11. sırasında bulunuyor.

Nasıl oluyor da bir savaş ülkesi olan İsrail’in mutluluk endeksi, sırlamada bu denli önde olabiliyor? İsrail kişi başına 40 bin doları aşan milli geliri ile pek çok Avrupa ülkesinden daha yüksek bir refah seviyesine sahip. Ancak en önemli etken özgürlük duygusunun çok güçlü olması, geleceğe güvenle bakılması…

Pesah bayramında Yahudilerin Mısır esaretinden kurtularak özgürlüklerini kazanmaları anlatılır. Ancak sürgünden sonra Kutsal Topraklarda bir devletin kurulması için iki bin yılın geçmesi gerekmişti.

Theodor Herzl, 1894 yılında Avrupa’da yükselen antisemitizm karşısında tek çözümün, bir Yahudi devletinin kurulması olduğunu öngörür. Aradan 120 yıldan fazla bir sürenin geçmesine rağmen demokrasi ile yönetilen birkaç ülke dışında, özellikle devlet antisemitizmine, Siyonizm ve İsrail aleyhtarlığına karşı Herzl’in çözümü doğrultusunda, Yahudi ulusunun kendi ülkesinde yaşaması ilkesi halen geçerliliğini koruyor.

Günümüzde Yahudi nüfusun çoğunluğu İsrail’de özgür ve mutlu yaşıyor. Tüm gün boyunca süren bir yas dönemini, Yom HaZikaron’u takip eden Yom HaAtzmaut gecesi, güneşin batması ve gökyüzünde yıldızların belirmesi ile yüz binler sokaklara dökülecek, sokak konserlerinde havai fişeklerin eşliğinde, çoluk, çocuk, genç ve yetişkinler hep birlikte coşacak… Halleluyah… Bu coşkuyu paylaşabilmek başlı başına bir mutluluk…

Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page