Taşların Arasında bir Mahalle- Yemin Moshe
top of page

Taşların Arasında bir Mahalle- Yemin Moshe







Yeruşalayim’e (Kudüs ) doğru bakıyoruz. Duvarların dışındayız. Ne kadar haşmetli duruyor önümüzde koca şehir. Peki herkes duvarın içinde yaşam kurarken duvarların ötesinde ne var ki?


Nefis bir mahalle var duvarın ötesinde, zamanında göçmenlerin yeterli ekonomik durumu olmadığından yerleştiği, bu gün ise senede bir kere için bile olsa nice ülkelerden gelenlerin eski şehir surlarının panoramik manzarasına sahip bahçelerle çevrili kendine özgü çok özel lüks bir mahalledeyim.







Yemin Moshe, 1892’de Montefiore Refah Fonu, İngiliz Yahudi bankacı Moses Montefiore 1 tarafından duvarların içindeki aşırı kalabalık ve sağlıksız koşullara bir çözüm olarak tasarlandı. Arazi 1855 yılında Montefiore tarafından Judah Touro'nun 2 malikanesinin satışından alınan parayla satın alındı.

Yemin Moshe, Mishkenot Shaananim'in bir uzantısıdır. Mishkenot Shaananim'den daha büyük, doğa içinde, oldukça mütevazı özellikler içeren güzel taş binaları olan bir mahalle ve 1920'de 900 kişiye ev sahipliği yapıyordu. Mahalleyi ikonik ve tarihsel olarak önemli kılan eski şehir surlarının tam karşısındaki konumu. 1948'de İsrael'in Bağımsızlık Savaşı sırasında ve sonrasında bu mahalle iki ülke (yeruşalayim o dönem Ürdün kontrolü altındaydı) arasında sınırdı. İsrael'in 1967'de Kudüs'ü yeniden ele geçirmesinin ardından, Yemin Moshe, benzersiz karakterini korumaya adamış zanaatkarlar ve özel şahıslar tarafından satın alınan mülklerle restore edildi.




Şirin taş binalardan inşa edilmiş bu güzel mahalle, uzaktan ailemin bir parçası olan Shabat’ların hayatlarının kutsal topraklarda başladığı yer aynı zamanda. İzmir’de yaşayan Nahmiyas ailesi, 1949 yılında kutsal topraklara önce evlatlarını ( Mathilda, Ida, Perla, Coya, Rahel, Klara ve Itshak) gemiyle göndermiş, ardından da kendileri göçmüş. Mathilda, Yemin Moshe’de bir bakkal dükkanı işleten Eliyezer Malki ile evlenmiş. Kuzenleri Nisim arkadaşı Yeşua’yı, YMCA3 binasındaki müzikli danslı etkinliğe evlenecek bir kız bulma hayaliyle götürmüş ve beklenen son Nisim’in kız arkadaşı Mazal tarafından gelmiş. Nahmiyas’ların kızı Rahel ( Shabat ailesinin anneleri) o gece Mazal’ın ona tanıştırdığı Yeşua ile 1958’de evlenmiş. Böylece aile Yemin Moshe’de genişlemeye başlamış.










Sefarad geleneklerine bağlı aile, uzun yıllar burada yaşamış ve nice olaylara şahit olmuş. Shabat sabahları rakılı kahvaltılar ( Türk Yahudileri de shabat sabahları rakılı bisküi yer), evliliklerde marzipan dağıtmak ( İzmir’de hala Yahudi geleneksel düğünlerinde, marzipandan sembolik bir ev inşa edilip, yeni evli çiftin tepesinde parçalanıp, bereket ve doğurganlık duaları eşliğinde misafirlere sunulur) yeni evlenen çiftin ardından duygusal Ladino şarkıları söylemek ( Adios Kerida ), güzel kıyafetler dikmek için terzilerin sırasına girmek gibi daha nice hala devam eden geleneklerle yaşamışlar.








Zamanla mahalle çarpıcı bir şekilde genişletilmiş ve Montefiore Yel Değirmeni, mahallenin kendi ununu üretmesi ve sakinler için bir gelir kaynağı olma niyetiyle inşa edilmiş. Gerçekte, rüzgar eksikliği nedeniyle bu asla gerçekleşmemiş ancak Montefiore Yel Değirmeni, Yemin Moshe'nin ikonik simgesi haline geldi ve bu eşsiz yapı mahallenin dönüm noktası oldu.










Mishkenot Shaananim, Kudüs'ün Eski Şehri dışında inşa edilen ilk Yahudi mahallesiydi. Siyon Dağı'nın tam karşısında, Sultan Havuzu'nun üzerine inşa edilen Mişkenot, iki uzun binadan oluşuyordu. Üst bina, ticaret ve toplum merkezi olarak tasarlandı - bir kolera salgını ışığında şehrin yoksulları için bir hastanenin yanı sıra iki sinagog, atölyeler ve bir fırına ev sahipliği yaptı. Alt bina 28 tane bir buçuk odalı daire içeriyordu. Restorasyondan sonra bugün, üst bina Kudüs Müzik Merkezi'ne ev sahipliği yaparken, alt bina Kudüs Belediyesi'nin konuklarını ağırlamak için kullanılıyor.

Mahalle, tehlikeli olarak algılandığı için o dönem popüler değildi, ancak Kudüs'ün gelecekteki gelişimi ve İsrael'in başkenti olarak Kudüs'ün kurulması üzerindeki etkisi ölçülemez. Bu gün ise mahallenin şirin ara sokaklarını gezmek ve keşfetmek oldukça popüler.

Yemin Moshe'yi keşfetmenin en iyi yolu, Arnavut kaldırımlı dar sokaklarında dolaşmaktır. Mahalle’de araba kullanamazsınız. Gezerken nice zorluklarla ülkeye gelen ilk göçmenleri, hayaller peşinde kurdukları yeni yaşamlarını ve tarihsel yaşanmışlıkları düşünün. Günümüzde bizlerin huzur ve refah içinde ülkeye uçakla göç ettiğimiz ve kültürel olarak donanımlı gelişlerimizle karşılaştırın. Arada bir durup evlere bakın ve barış içinde güzel günler yaşayacak olan ülkemize şans dileyin.

Yemin Moshe’yi rehber eşliğinde gezmek isterseniz Yom Yeruşalayim haftasını takibe alın derim. Kendi başına keşfetmek isteyenler diledikleri gün ve zamanda sokakları keşfedebilir.



1 Moses Montefiore (1784-1885) ilk servetini Londra'da bir borsacı olarak yaptı ve 40 yaşında hayatını hayırseverliğe, hayır işlerine ve Yahudi halkına yardım etmeye adamak için emekli oldu.

2 Judah Touro 1775 Newport, Rhode Island doğumlu Amerikalı Yahudi Filantropist

3 YMCA 1878'de kurulan Kudüs Uluslararası YMCA (Young Men’s Christian Association, Genç Erkekler Hıristiyan Derneği), şehrin dini ve kültürel ayrımlarını güçlendirmeyi amaçlayan eğitim, kültür ve eğlence programları yürütüyor. International YMCA bir şubesidir. https://jerusalemfoundation.org/old-project/jerusalem-international-ymca/












Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page