top of page

İsrael ‘’MUTLAK ZAFER’’i neden elde edemedi ?







Bu satırların yazıldığı sırada İsrael ile Hamas Terör Örgütü arasındaki geçici ateşkes ve rehinelerin bir kısmının iadesi konusunda arabulucu ülkelerin teklifine  İsrael evet demiş durumda. HTÖ ise şimdilik oyalamaya devam ediyor. (ama herhalde onaylayacak o da ve böylelikle rehinelerin bir kısmı ailelerine kavuşacak, şimdilik sadece bir kısmı!)

 

HTÖ’nün 7 Ekim’deki hunhar saldırısı ve katliamıyla başlayan bu savaşı İsrael, Başbakanının söz verdiği şekilde, yani Mutlak Zafer’le sonuçlandıramadı, tüm hedeflerine varamadı.

 

Bazı dostlarım maalesef savaş başladığında, yani 15 ay önce, İsraelin bu savaşı şimdiden kaybettiğini iddia etmişlerdi. Keşki yanılsalardı!

İsraeli yok etmeyi ana tüzüğünde açıkça belirten bir terör örgütüne karşı ordu dahil tüm yöneticilerinin inanılmaz gafleti ve kendilerine aşırı güvenleri nedeniyle 7 Ekim’de olağanüstü kayıplar veren bu ülke askerlerinin kahramanlığı, hava kuvvetlerinin büyük üstünlüğü ve Mossad’ın gururlandıran operasyonlarıyla kendini toparladıysa da, savaşı, gayelerine ulaşma bağlamında, kazanamadı.

 

Bu yazımda kazanamamasının nedenlerini irdelemeye ve neden İsraelin savaşlarının artık sadece bu ülkeye ait değil, insanlığa ait bir  savaş olduğunu belirtmeye çalışacağım.

Haritada yerini bulmakta zorlandığımız bu ufacık  ülke yedi cephede savaştı.

Hamas, Hizbullah, İran, Irak, Yemen, Suriye ve Batı Şeria  cepheleri.

Irak ve Suriyenin daha pasif olduğu iki cephenin dışındaki beş cephede düşmana ağır kayıplar verildi.

Ancak Hamas, Gazze yerle bir edilmesine rağmen, etkisiz hale getirilemedi ve HTÖ- kendi kriterlerine göre- yarın öbürgün bir zafer kazandığını ilan ederse ona da hiç şaşırmam.

 

Savaşı kazanamamızın birkaç nedenini sıralamak istiyorum.

-         Cephelerin çokluğu

-         Askerlerin inanılmaz cesaret ve kahramanlıklarının yanısıra ordu üst kademelerinin -galiba- böylesine bir savaşa hazır olmamaları

-         Rehine yakınlarının haklı çığlıklarına ve gösterilerine tamamen katılmakla ve onaylamakla birlikte, rehinelerin hemen ve koşulsuz salıverilmeleri için hükümete inanılmaz baskıda bulunan göstericilerin ve medyanın HTÖ’ne olağanüstü bir güç bağışlaması

-         Bünyesinde  birkaç tane aşırı sağcı  bakan bulunduran bir hükümete başta ABD, dünya kamuoyunun -haklı olarak- olumlu bakamaması

-         ABD Başkan ve hükümetinin desteğinin çoğu zaman yetersiz kalması, İsrael  ve HTÖ ‘ne sanki iki eşit hasımmış muamelesi yapılması

-         İsrael’in Gazzede Hamasa siyasi bir alternativ yaratamamış olması

 

 

Muhtemelen birkaç başka neden de sıralanabilir ancak ben bu noktada bir ara vermek ve bir diğer NEDENE, sekizinci cepheye değinmek ve  İsraelin tüm insanlığı ilgilendiren bu son savaşında neden yalnız brakıldığını irdelemek istiyorum.

 

7 Ekim’de cihatçı bir terör örgütü, HTÖ, bir ülkeye, İsrael, saldırdı.

 Vatandaşlarını öldürdü, yaktı, tecavüz etti, bebekleri ve çocuklarının önünde ebeveynlerini vurdu, yetmedi 250 vatandaşını da rehin alıp bir kısmını 465 gün rehin tutmaya devam etti.

Bu durumda Batıdan, aydın dünyadan beklenen saldırıya uğrayan ve 465 gündür vatandaşları tünellerde rehin tutulan ülkeye  KAYITSIZ ŞARTSIZ tam destek  vermesiydi.

Maalesef tam tersi oldu.

 

Neden?

Avrupaya veya yeni adıyla Eurobia’ya bir göz atalım.

2011 yılında Arap Baharı göçünün de katkılarıyla Avrupa Araplaştı, İslamlaştı.

Bugün Avrupada kaç Müslüman yaşıyor diye bir soru soramazsınız.

Neden?

Çünkü ‘’politically correct’’ değil, İslamofob derler adama.

Bu yüzden sayı tam bilinmiyor ama 50 milyon civarında olduğu söyleniyor.

Bugün Brükselde bir Yahudi örgütünün başındaki kişi posta kutusundan ismini silmek zorunda kalıyor.

Dünya cenneti, sakin Lozanda parkta gezinirken ansızın bin kişilik bir gösterici grubun ‘’Viva İntifada’’ naraları kulaklarınızı tırmalıyor.

Barselonanın bir Üniversitesinin diploma töreninde rektör öğrencilerin Filistin yanlısı gösterisine katılıyor!

Avrupa Üniversitelerinde ‘’Burda siyonistler var’’ diyen pankartlar açılıyor.

Eyyy Avrupa, uyanın be uyanın!

Eurobia’da 7 Ekim’den sonra İslam dinine geçenler yüzde dörtyüz arttı.

Salt diye bir şehir  var İspanya’da. Nüfusun yüzde kırkı Müslüman.

Cihatçıların emeli yüzyıllar boyunca Emevilerin iktidarda olduğu Endülüsü tekrar ele geçirmek.

 

11 Eylül teröründen bir süre önce Almanya’da polis tarafından şüpheli olarak takip edilen 4 kişi Afganistana gidiyor. Bin Ladenden eğitim alıyor. Almanyaya döndüklerinde istihbarat yetkilileri, şüpheleri de artınca, telefonlarının  dinlenme izninin bir hafta daha uzatılmasını istiyor mahkemeden.

Ancak  insan haklarına son derece saygılı aydın yargıç bu izni esirgiyor.

 

Sonuç: 11 Eylül  faciası ve bu izni alamadığı için bu felaketten kendini de sorumlu gören zavallı bir istihbaratçının sessiz çığlıkları.

Bu Avrupa mı İsraele manevi destek verecek?

İsrael düşmanlığıyla antisemitizm can ciğer dost olmuş durumda.

Gölge etme Avrupa başka ihsan istemem.

 

Bu Avrupa, bu -birden canlanan progresivleriye ABD, İsraelin batıyı ve değerlerini tümden tehdit eden cihatçı güçlere karşı son kale olduğunu algılamadıkça İsraelin işi çok zor.

Ülkenin böyle bir yükü tek başına kaldırması çok zor.

 

Öte yandan ve herşeye rağmen;

Geçen akşam, 7-8 sene evvel Bnei Brak’taki yazıhane gökdelenler  merkezinde satın aldığım ve bir sene süresince kiracı bulamadığım için sonunda sattığım BSR 4 gökdelenenin yanından geçtim.

Hemen yanıbaşında yeni bir yol açılmış. Ve etrafında   dört  tane yeni gökdelen. En az BSR 4 kadar yüksek ve tüm odaları ışıl ışıl yanan, çoğu herhalde hitech çalışanlarının yazıhanelerini barındıran 4 yeni gökdelen.

Bunları görünce, savaş durumundaki bu milletin bu inanılmaz gücü, dayanıklılığı, azimli mücadelesi ve zorladığı zirveler beni umutlandırıyor.

 

Not: Beklendiği üzere bu yazı yayına girdiği zaman artık antlaşma sağlanmıştı ama makaleyi değiştirmemi gerektiren bir durum olmadı.

 

 

BONDİ CHAKIM


IYT dip not :

İfade edilen görüşler İYT web portalının editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Yazarların düşünceleri sadece kendilerini bağlar.







Etiketler:

Comments


Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
WhatsApp Image 2020-09-08 at 20.52.59 (1

İLETİŞİM

Telefon                           :+97236582936
Mail                                :turkisrael@gmail.com

 

KÜNYE

İYT Web Sitesi Künyesi:
Editör                             :Av.Yakup Barokas
Grafik Tasarım              :Şemi Barokas 
                                          Ovi Roditi Gülerşen

© 2018 by Turkisrael.org

bottom of page