
Yahudilkte; -Haşem- der ki,
Konuştuğum gibi yaratacağım…
A-bara: Yaratacağım,
K-Dab’ra: Konuştuğum gibi.
Yazıyı yazdığım gün ramazan bayramı, tüm islam kardeşlerimin
bayramını kutlarken bayramların tüm dünyaya barış ve esenlik
getirmesini dileyerek yazıma başlamak istiyorum.
Üç semavi dinin büyük bayramlarının aynı ayda yaşandığı
(Hamursuz, Paskalya, Ramazan bayramı) bir zaman
dilimde, farklı inanışın ve düşüncelerin saygı ve sevgi ile karşılandığı
hoşgörülü bir ortamdan Quebec’ten hepinize iyi bayramlar…
Bu gün size kelimelerin gücünün iki farklı noktadan bakış açısını
anlatmak istedim.
Dini olarak yaşadığımız bu kutsal günlerde, biz insanlar için
kullandığımız kelimelerin ne kadar da önemli olduğunu düşündüm,
nasıl konuştuğumuz, hangi şakaları yaptığımız, kendimiz dışındakilere ve
bizim gibi olmayanlara, kısaca bizden farklı olanlara ve bizden değişik
düşünenlere konuşuruken hangi kelimeleri seçtiğimizin öneminden
bahsedeceğim azıcık.
Kullandığımız kelimeleri son derece önemli buluyorum.
Hepimizin bildiği masallarda ki ‘Abra Kadabra’ bu büyülü kelimeler ile
masallarda bize ne arzularsak verilirdi, masala göre; arzuladığımız
herhangi bir şeyi sadece ağzımızdan sesli olarak çıkarmamız yeterli idi.
Bu sihirli kelimeyi hatırladığımızda aslında bu kelimenin İbraniceden,
Yahudilikten geldiğinizi biliyor muydunuz?
Dualarımızın en güçlü tarafının dua ederken –Haşem’e- isteklerimizi
ihtiyaçlarımızı bildirmek gibi olduğu düşünülebilir.
Ama aslında Yahudilikte duaların en güçlü tarafı ağzımızdan çıkan
Kelimelerdir (Emunah). Düşüncelerimiz, inançlarımız, ve ağzımızdan
çıkan kelimeler dünyayı ve gerçekliğimizi değiştirecektir.
‘Haşem’ A’bara yaratacağım ve K-Dab’ra
konuştuğum gibi demiş.
Abra kadabra, bize arzuladığımız şeyi veren büyülü büyü.
Artık biliyoruz ki, bize arzularımızı sağlayanın aslında
sözlerimiz/inançlarımız olduğu.
Yaradan bize, O'nunla birlikte yaratıcılar olmak için bize bu müthiş
yeteneği ve gücü vermiş. O bize bu gücü konuşmamızla veriyor. Biz
ilahi olanın bir mikrokozmosuyuz. Tora'da bize Tanrı'nın dünyayı
kelimelerle yarattığı söylenir ve biz biz bunun mikrokozmosu olarak,
gerçekliğimizi konuşmamızla yaratırız.
Bu yaratma yeteneği olumlu veya olumsuz olarak kullanılabilir, bu bize
kalmış.
Örneğin, Bir şeye layık olmadığıma veya yetenekli olmadığıma
inanırsam, o zaman aslında olmayacağım ve bunun tersi de geçerlidir.
Gelelim diğer bir kelimeye xanafobi ya da ‘xenophobia’ yunancadan gelen bu kelime.
Yabancılara-kendi gibi olmayanlara karşı hissedilen korkuyu ve
dışlamayı anlatan bir kelimedir. Sözlük anlamı ise yabancı düşmanlığı.
Eğer azıcık tarihe bakıcak olursak tarihin en karanlık zamanlarının
kelimelerle, sloganlarla başladığını görürürüz.
Aslında, dünyadaki savaşlar, konsatrasyon kampları, gaz odaları ve daha
da fazlası evlere işaret koymak ile başlamaz, kelimelerle başlar.
O zaman gelin bu mübarek günlerde tekrar ağzımızdan çıkan
kelimelerin gücünü tekrar düşünelim, düşüncelerimizden dilimize
dökülen kelimeleri tekrar bir bir süzgeçten geçirelim, böylece benim
görüşüme göre adına ‘Barış’ dediğimiz kelimenin içini doldurmak bizim
küçüçük bireysel dünyalarımızdan evrene yaydığımız küçücük
kelimelerden başlayacaktır…
Bu gücü kullan!
Quebec’ten sevgiler.
Rahel-Çela B.
Comments