top of page

Artem İsrael’de evlenmeli…




İsrael’in 2 Altın, 2 Bronz madalya ile tamamladığı, bizleri iki hafta boyunca ekran karşısına kilitleyen, seyircisiz gerçekleşen ilk ve tek olimpiyatlar olarak tarihe geçecek 2020 Tokyo Olimpiyatlarını geride bıraktık. Anlayacağınız üzere niyetim bu yazıyla spor yorumu yapmak değil. Haddime mi? Ben İsrael’e altın madalya gururunu yaşatan Artem Dolgopyat ile Linoy Ashram’dan, farklı bir açıdan yaklaşarak bahsetmek istiyorum.


İsrael’e ilk altın madalyayı artistik jimnastik dalında Artem Dolgopyat kazandırdı. Hiç kimse bunu beklemiyordu, tam bir sürpriz oldu. Bu başarının hemen ardından Ben Gurion havaalanında coşku ile karşılanan Artem Dolgopyat, İsrael’in birçok TV kanallarının konuğu olduğu söyleşilerde kibarlığı ve hafif çekingenliği ile dikkat çekti.


Ardından, Olimpiyat altın madalyası sahibi sporcunun İsrael’de evlenemediği haberleri basında gündeme geldi. Anlaşılacağı üzere Artem Dolgopyat Yahudi değil… Üç yıldır birlikte yaşadığı, Yahudi olmayan nişanlısı Maria Seikovitch ile İsrael’de evlenmesi mümkün değil.


Ukraynalı bir Yahudi olan baba Oleg Dolgopyat 12 yıl önce ailesini İsrael’e getirmiş. Oleg’in eşi Angela Yahudi değil. Geri Dönüş Yasası’na göre, bir büyükbaba veya büyükanne Yahudi ise o aile otomatik olarak İsrael vatandaşlığını kazanıyor. Her türlü vatandaşlık hakkına sahip olan, askerliğini yapan Artem ne yazık ki büyüdüğü ülkede evlenemiyor.


Çünkü Yahudilik nesiller boyunca anne soyundan aktarıldığından, Halaha’nın da karışık evlilikleri yasakladığından ve İsrael’de resmi nikâh olmadığından Artem ile nişanlısı Maria gibi sayıları 400 bini bulan İsrael vatandaşları aynı sorunla baş etmek zorundalar.


Artem Dolgopyat’ın kibar ve sessiz bir genç olduğunu söylemiştim. Kendisine bu konu hakkında soru yöneltildiğinde; “Bu konunun alenen tüm ülke halkı karşısında konuşulmasının uygun olmayacağını düşünüyorum. Bu benim kalbimde yatan kişisel bir sorunum, bu nedenle yanıt vermesem daha iyi olacak” sözleri bence Olimpiyat şampiyonu sporcumuzun kişiliğinin ve rencide olmuşluğun açık bir göstergesi idi.


Artem ve Maria gibi, her açıdan vatandaşlığa uygun, ancak Halaha’ya göre Yahudi olmayan 400 bin kişi İsrael’de evlenemedikleri halde ülke dışında herhangi bir ülkede yapacakları medeni nikâh İsrael’de kabul görüyor, yani tanınıyor.


Yahudi ulusu tarih boyunca maruz kaldığı pogromlara, soykırımlara rağmen Halaha’ya göre yaşadığı, Yahudi dininin ilkelerini yerine getirdiği için varlığını sürdürebildi. Bu yadsınamaz bir gerçek… Günümüzde ülke dışında yapılan medeni nikâhlar kabul gördüğüne göre, arzu eden İsrael vatandaşı çiftlerin kendi ülkelerinde medeni nikâhla hayatlarını birleştirmeleri her şeye rağmen daha mantıklı olmaz mı? diye düşünmeden edemiyorum. Ancak İsrael’de medeni nikâha karşı çıkanlar, bu uygulamanın ülkenin dini karakterini riske sokacağını ileri sürüyorlar.


Ben bu soruna insani boyutuyla yaklaştığımda şöyle düşünüyorum: Artem Dolgopyat ve onunla aynı konumda olanlar… İsrael’e vatandaş olarak kabul ediliyorsa… Tsahal’da görev yapıp ülkesini koruyabiliyorsa… Hele hele Olimpiyatlardan ülkesine altın madalya ile dönüp tüm halkın gururu olabiliyorsa… İsrael’de evlenmelerine izin verilmeli…


Tokyo 2020 Olimpiyatlarının son cumartesi günü ritmik bireysel jimnastik finallerini çok büyük heyecanla izledik. Nicol Zelikman bu dalda Olimpiyat 7.’si olarak yarışmayı tamamlarken, Rishon LeTsion’lu, 22 yaşındaki Linoy Ashram Olimpiyat altın madalyası sahibi oldu. Linoy kuralları yıkarak, her daim (6 Olimpiyat oyununda Ruslar altın madalyanın sahibi olmuştu) Rusya’nın hegemonyasında olan ritmik jimnastik altın madalyasını İsrael’e taşımayı başardı.


Yarışmanın son dakikalarında heyecan doruğa ulaştı, ilk üçe giren sporcu kızların sonuçların yayınını stres içinde beklemelerine, sevinçlere, gözyaşlarına, kimilerinin düş kırıklığına, kucaklaşmalara bizler de ekran karşısında tanık olduk. Törende, altın madalyasını alırken Linoy Ashram’ın heyecanını paylaştık, HaTikva çaldığında tüm İsrael halkı onunla bir kez daha gurur duyduk.


Birkaç yıldır devam ettiğim Tel Aviv Üniversitesi Spor Tesislerinde, zaman zaman eğitmenlerin yönetiminde ritmik jimnastik yapan küçücük kızların çalışmalarını görüyorum. Bazen durup, estetik hareketlerle renkli şeritleri havaya atıp yakalamalarını, kocaman halkaları vücutları etrafında ahenkle döndürmelerini zevkle izliyorum. Hepsi de geleceğin, küçük Linoy Ashram’ları…

Belki de, pandemisiz günlerde, bol seyirci ile gerçekleşeceğini umduğum önümüzdeki 2024 Paris Olimpiyatlarında, İsrael’e yeni başarılar getirecek yeni yeteneklerdir onlar… Yeni Linoy Ashram’lardır o küçücük kızlar… Ne dersiniz?





コメント


Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page