( Yazarın yazısını sesli dinlemek için tıklayınız.Nelly Barokas tarafından seslendirildi)
Koronavirüs ile ilgili dünyadaki genel durumu en kapsamlı gösteren kanımca https://www.worldometers.info/coronavirus/countries adresinde yer alan Excel tablosu. Bu tabloda yer alan tüm diğer ülkelerdeki veriler karşılaştırınca İsrael’in bu salgına karşı mücadelede en iyi konumda bulunan ülkelerden biri -hatta en iyisi- olduğunu görüyoruz. Nitekim aşama aşama, ancak kurallar çerçevesinde tedbirler gevşetilmekte, ekonominin yeniden canlandırılmasına çalışılmaktadır.
İsrael tarihinde ilk kez, “Yom HaZikaron” günü, anma törenleri halkın katılımı olmaksızın gerçekleşti. Aile ve yakınlarının, İsrael’in bağımsızlığı ve güvenliği için girişilen savaşlarda ve terör saldırılarında yaşamlarını yitirenleri mezarları başında ziyaret etmelerine izin verilmedi. Keza Yom Atzmaut törenleri de sokağa çıkma yasağı nedeniyle sadece sanal olarak gerçekleşti.
Ne var ki, Koronavirüs tehlikesine karşı gözetilen sosyal mesafeler ne acıların, ne de bağımsızlık coşkusunun tüm bir ulus tarafından yürekten paylaşılmasını engelleyemedi. Siren sesi ile herkes yitirilen 23.816 can için gözyaşı döküp saygı duruşunda bulunurken, matemin bitiminde evlerin pencere ve balkonlarını İsrael bayrakları ile donatan aynı halk, özgürlüğün sevincini yaşadı.
İYT’nin Zoom üzerinden yaptığı yayına İsrael’deki sivil toplum kuruluşları başkanları ile Türkiyeliler Birliği Yönetim Kurulu ve Danışma Kurulu üyeleri katıldı. Sanal ortamdaki anma töreni sosyal medyada on bin kişi tarafından izlendi. Yom Atzmaut günü düzenlenen İzzet Bana, Yosi Geron, Sami Levi, Renin Meseri, Cenk Rofe ve Tilda Rejwan’ın yer aldığı konser de geniş bir kitlenin beğenisini kazandı.
Bu arada Koronalı günlerin başlangıcında her birimizin daha sık uğrar olduğu sosyal medya kanallarında yer alan sayısız tweet, yorum, mesaj, hiciv ve şaklabanlıklardan ben kendi şahsıma yorgun düştüm. Hani hafta başı sendromu diye adlandırılan bir durum var ya, ben de nerdeyse telefonun her tık deyişinde yaşadığım tedirginlikten, sabah uyanır uyanmaz “acaba yeni hangi gönderiler var” merakından benzer bir ruh haleti içine girdim. Son ara kendimi denetim altına aldım, her şeyi okuyup izlemiyorum. (Tabi ciddi kurumların, yetkin konuşmacıların, saygı değer sanatçı ve müzisyenlerin katkı ve fedakârlıkları ile bizlere ulaşan gönderiler bu sözlerimin dışında kalır.)
Değinmesem olmazdı… Koronavirüsün birlik hükümetinin kurulmasını kolaylaştırdığı bir gerçek. Yeni hükümeti belli ki zor günler bekliyor… İsrael’in ordusuna komutanlık etmiş Benny Ganz’a her fırsatta en ağır sözleri söyleyerek Abu Mazen ve Ahmad Tibi ile yan yana fotoğrafını yayınlayan, bu üçlünün birlikte İsrael’in altını oyacaklarını iddia eden, Gantz’ı korkak, beceriksiz, hatta hain gibi yakıştırmalarla, ağza alınamayacak hakaretlerle suçlayan trollerin şimdilerde ettikleri sözleri yutup çark ederek sosyal ağlarda aynı doğrultuda arz-ı endam etmemeleri de bu zorlu dönemde yaşanan olumlu bir gelişme kanaatimce…
İYT sağ, sol, dindar, seküler ayırımı gözetmeksizin kuruluş amaçlarını gerçekleştirmeyi hedefleyen bir kurumdur. 35 yıl önce başkanlığını yaptığım, son dönemde Danışmanlar Kurulu Başkanı olarak görevimi sürdürdüğüm sürece ve bu siteden yazdığım üç yıl boyunca, hiçbir siyasi tartışmanın içinde yer almadım ve almayacağım da… Yukarıda değindiğim konu, sanırım toplumsal birlikten yana olan herkesin paylaşacağı bir duruş olmalıdır.