UBUNTU

Mirey KARASO

Sanırım evrenin, herşey altüst olmaya başladığında dengeleri ve kuralları tekrar düzene koyma gücü var.

İnsanlığın bazı değerleri bir paradoks halinde yaşadığı şu dönemde yaşanan Corona Virüs Salgını gerçekten düşündürücü.

İklim değişimleri, politik ayrışmalar, ötekileşme, egoların savaştığı ve herşeyin çığırından çıktığı bu döneme ayna tutan, dünyamızda yaşanan virüs krizi.

Şu anda Güçlü Politikacıların, Güçlü İşadamlarının, Güçlü Dinadamlarının, Güçlü Bilimadamlarının bile Gücünden daha Güçlü gibi duran bir virüs.

(Gibi diyorum, çünkü biz bilinçlenip yüzleştikçe gücü de azalabilecek bir virüs)

Dünya tarihinde defalarca yaşanmış olan ve yeniden aktive olan ötekileşme ve ırkçı görüşler şimdi en yakınlarımızı bile uzak tutmak zorunda olduğumuz bir süreçle, ayrımcılığı her bireye yaşatıyor.

Sınırlar, Savaşlar, Dinler derken, kendimizi birey olarak bir bloklanmanın içinde bulduk.

Ülkeler arası hareketi bırakın evlerimizden dışarı çıkmayı düşünecek duruma geldik.

Tüketim yarışının içinde, marketlerin bile nereye gideceği bilinmez bir korku ile boşaltıldığı, bu panik durumu, yazıyor olmak bile endişe veriyor bana.

Hiçbir yere dokunma, ellerini sürekli yıka, maske tak, neredeyse nefes alma, insanlardan bir metre uzak dur gibi komutların altındayız.

Doğa’nın nimetlerini bilemediğimiz, ağaçları katlettiğimiz, hayvanlara eziyet edilen, başkalarının sınırlarına girerek yok yere savaşarak genç insanların kaybına neden olan bu Çağ’a dur diyen bir Virüs.

İnsanlığın yarattığı bir tepki!

Küçücük bir virüsün, tüm güç zannedilen kavramları yıktığı ve odağı gerçekten tüm değerleri tekrar yapılandırmak için ortaya çıkan bir öğreti.

Duymadınız! Dinlemediniz! Farketmediniz! diye seslenen, Doğa’nın, Ruh’un sesi.

Değerini bilmediğimiz ilişkiler içinde, sorun yaratarak mesafeler oluştururken, bu durum bizlere herşeyin değerini tekrar gösteren ve bizleri kendi yuvamıza ve kendimize döndüren bir süreç oluyor.

Yıllarca dışarda birçok değerin peşinde öz değerlerimizi unutan, biz insanlığı kendimize döndüren minicik bir mikrop.

Bilişim dünyasının sunduğu sanal imkanlarla, uzağımızdakileri yakın hissederken, kendimizden uzaklaşıp dış dünya ile iletişime odaklıyken, şimdi yakınımızdakilerle mesafeli yaşamaya zorunlu bırakan bir süreç yaşatıyor bize.

Kendi içimizde yarattığımız virüslerin, bizler farkına varıp bizler uyanışa geçebilirsek, ve Atasozü’nün ifade ettiği gibi önce kendi kapımızın önünü süpürürsek ve dış dünya ile ilgili olacağımıza, dışarıda değil içeride nasıl olduğumuza odaklanırsak belki bir an önce önlemlerimizi de alarak bu tünelden geçebiliriz.

Sadece kendimizi değil, başkalarını da düşünmemiz gereken bu durumda, (*) Ubuntu Felsefesi ile Bir’lik Bilincinin farkında olunmasının uyarısı bu…

Yarışlarda koşarken Ben değil Biz olarak tüm dünyayı içine alan bu virüs, bizlere; “artık bu Birlik Bilincinin vakti geldi” demiyor mu?

Üstünü örterek başedilmeyecek, ancak gerçekten korkularımıza rağmen yüzleşerek, tedbir alarak ve bilinç düzeyimizi aydınlatarak, hem kendimizi hem çevremizi koruma bilincinin dünyayı kurtaracağı bir süreç…

Bilimsel çözümlerin bir an önce üretildiği ve yumuşakça aşılacak bir tünelden hep birlikte sağlıkla geçmemiz dileklerimle…

———————

(*) Rüyalarım bazen ilginc mesajlar verir bana.

(Garip ama Gerçek).

Geçen hafta bir rüya gördüm.

Oğlum ile bir konuda yol bulmaya çalışırken, hayatımda ilk kez duyduğum bir kelime, formül olarak rüyamda karşıma çıktı.

UBUNTU !

Google’a girip araştırırım hemen, rüyamda gördüğüm bilmediğim bir şeyin anlamını.

İki açıklama buldum.

Bağlantılı.

Biri teknik, + diğeri felsefi.

Açıklama

Ubuntu, Linux tabanlı özgür ve ücretsiz bir işletim sistemi. Bilgisayarlar, sunucular ve akıllı telefonlara yönelik olarak geliştirilmektedir. Vikipedi

Ubuntu (Zuluca telaffuzu [ùɓúntʼú], İngilizce telaffuzu [ʊˈbʊntuː]), insanların birbirlerine bağlılık ve ilişkilerine odaklanan etik ya da hümanist bir felsefedir. Sözcük Güney Afrika'daki Bantu dillerinden gelmektedir. Ubuntu klasik bir Afrika anlayışı olarak görülmektedir.[1]Ubuntu Linux dağıtımı adını bu felsefeden alır.

"Ben, ben olduğum için sen, sensin" sloganı üzerinde şekil alır.