Corbyn’in İngiltere’de İktidar Olasılığı İnişte…

Bizim aile içinde siyasal görüş ayrılığı var: İngiltere’de uzun süredir yaşayan kısım, gençlerin çoğu gibi, İşçi Partisi taraftarı ve sıkı Jeremy Corbyn’ci. Türkiye’den yeni gelenler ise ‘’biz bu anti-İsrail’cilerin gizli antisemit olduklarına inanıyoruz’’ diyerek İngiliz İşçi Partisi’nin yeni, aşırı solcu yönetimine şüpheyle bakıyor ve beyaz sakallı Marksistin Başbakan olma ihtimalini dehşetle karşılıyorlar.

Geçtiğimiz hafta ailenin daha yaşlı ve Londra’ya son yıllarda yerleşen kesiminin lehine gelişti olaylar: İşçi Partisi’nden ayrılan 8 milletvekili Corbyn’i “antisemitizm, anti Avrupa’lılık ve İngilizleri meçhul bir yola sürükleme’’ suçlamasıyla istifa ettiler. Ardından Muhafazakar Parti’den gene Brexit’e karşı olan (veya Avrupa Birliği’nde kalmak isteyen) 3 Avam Kamarası üyesi de ayrıldılar...

…ve Birleşik Krallık siyaseti çatırdadı. İyi de oldu! 3 yıldan bu yana her iki ana partinin yönlerini merkezde olanlar değil, aşırı uçlar etkiliyordu.

Muhafazakarların yarısı başından beri Avrupa projesine karşı idiler. Hem ekonomik hesaplamalara pek eğilmeyerek, hem de İrlanda Cumhuriyeti’nin A.B.üyesi olduğunu görmezden gelip Ada’yı ikiye bölecek siyaset izliyerek İngiltere’yi uçurumun eşiğine getirdiler.

İşçi’ler ise Tony Blair’in Irak macerasından dolayı o kadar tepkililer ki yaşamı boyunca solun en solunda kenarda köşede duran Corbyn’i liderliğe taşıdılar.

Şimdi de Parti içinde özellikle ‘’kurumsal antisemitizm’’ olduğunu iddia edenler yaşlı Marksist’e isyan bayrağını açtılar. İngiliz Yahudileri bunu uzunca bir süredir söylüyorlardı fakat Jeremy’yi, çevresindeki Yahudi ve İsrail karşıtlarını uzaklaştırmaya ikna edemediler.

İşçi Partisi İngiltere’de yaşayan Yahudilerin kendilerini en yakın hissettikleri partiydi, 1945’den bu yana. Muhafazakar Parti’nin göçmen karşıtı tutumu, asilzadelerin Arap Dünyasına yakınlıkları ve tabii geleneksel Yahudi antipatisinden dolayı ‘’eşitlikçi’’ Sosyalistlere daha fazla güveniyorlardı.

Corbyn’in Hamas ve Hizbollah yanlı tutumu, İsrail’e ezelden beri düşmanlığı, İngiliz Yahudi Toplumunu derinden vurdu ve İşçi Partisine karşı olmanın dışında, iktidara gelmeleri durumunda ülkeden ayrılma düşünceleri bile başladı (https://www.timesofisrael.com/if-corbyn-became-pm-almost-40-of-uk-jews-would-seriously-consider-leaving/).

Muhafazakar Parti ise Yahudilerin ve İsrail’in güvenini kazanmak için tüm imkanlarını seferber ettiler. Başbakan Theresa May’in antisemitizme karşı net demeçleri, İçişleri Bakanı Sacit Javid’in Hizbullah’ın siyasal yanını da askeri kesimi gibi ‘’terörist’’ ilan etmesi ve İsrail ile artan sıcak ilişkiler İngiliz Yahudilerinin gelecek seçimlerde oylarını etkileyecek.

Bu hükümet döneminde antisemitizm ile mücadele için atılan en önemli adımlardan biri de Londra’nın merkezinde, Parlamento binalarının hemen yakınında inşa edilecek ‘’Soykırım Müzesi’’ kararıdır (https://www.theguardian.com/uk-news/2017/oct/24/team-led-david-adjaye-design-uks-holocaust-memorial).

Herşeye rağmen İngiliz Yahudileri rahat değiller. Onlar A.B.’de kalmak istiyorlar, hükümet çıkmaktan yana. Diğer yana dönseler Corbyn’in seçilmesi büyük hayal kırıklığı yaşatacaktır.

Fakat bizim ailenin Londra’daki yaşayan gençleri hala Corbyn’den vazgeçmiş değiller. Birgün onlar da değişir mi?