top of page

Hizbullah’ın tünelleri…


Başbakan Netanyahu, geçtiğimiz hafta Güney Lübnan’da, “Mivtza Magen Safon” harekatı sonucu Metula yakınında ortaya çıkarılan tünelin başında, yabancı ülke büyükelçileri ve misyon şeflerine açıklamalarda bulundu. Bu mekânın yakın gelecekte, İsrael’in kuzeyinde, turizme açık, ziyaretçiler tarafından oldukça ilgi gören yerlerden birine dönüşmesi bile olası.:))

Lübnan’ın Kila kasabasında, tavuk çiftliği olarak kullanılan bir binanın altından 200 metre uzunlukta kazılan tünel İsrael topraklarından 40 metre içerisine kadar ulaşmaktaydı. Zemin, Gazze’de olduğu gibi kum olmadığından kayaların kazılması ile açılan mağarada beton dökülmesine ihtiyaç görülmemiş.

Lübnan sınırındaki tünel ile güneyde Gazze sınırındaki tünellerin farkı ne diyeceksiniz? Hizbullah ve Hamas her ikisi de terör örgütü olmasına rağmen amaçları, beklentileri farklı… Hamas İsrael’e karşı askeri bir başarı kazanamayacağını bilmesine rağmen Hizbullah, dünyadaki son Yahudi’yi öldürene kadar savaşmaya kararlı.

Bölgede yaşayan halkın yerin altından bazı sesler duyduklarını uzun bir süredir belirtmesine rağmen stratejik açıdan müdahalenin niye şimdilerde başlatıldığını bilemeyeceğim. Yetkililer hazırlıkların iki yıldan beri planlandığını açıkladılar.

Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın, İran’dan edindiği kimine göre yüzlerce, kimine göre onlarca uzun menzilli roketin yanı sıra, İsrael’e karşı mücadelede dört yıl önce uygulamaya konan tünel projesine oldukça önem verdiği İsrael üst düzey yetkililerince bilinmekteydi.

1992 yılında Hizbullah lideri Abbas El Musavi’nin öldürülmesi ile terör örgütünün başına geçen Hasan Nasrallah, intikam almaya ant içti. İlkin Arjantin’deki elçilik binasını havaya uçurarak 29 günahsız insanın, iki yıl sonra da 85 kişinin ölümü ile sonuçlanan Arjantin Yahudileri Cemaat Merkezi’ne düzenlediği bombalı saldırıda tarihin en kanlı terör eylemine imza attı.

İsrael, Nasrallah’a en büyük darbeyi 1997’de indirdi; Şii lider, kendi kurduğu El Mansar televizyonunda konuşurken beş çocuğundan biri olan Hadi’nin suikasta kurban gittiği haberini aldı. 2006 Lübnan Savaşından kısa bir süre önce ziyaret ettiği bir mekânın İsrael tarafından bombalanması ve bu saldırıdan kıl payı kurtulması Nasrallah’ı daha da korkuttu ve gizlendiği sığınağından dışarı çıkmaz hale geldi.

İsrael’in elit güçlerinin havadan ve üst düzey bir teknoloji sayesinde ortaya çıkardığı tünellerle -ki şu ana kadar iki tünel tahrip edildi- Nasrallah “Galili Kurtarma” operasyonunu gerçekleştirecekti. Sınırdan harekete geçecek komando güçleri Metula’yı kuşatırken tünellerden sızacak kuvvetler de 90 no’lu yolu keserek İsrael güçlerinin ulaşımlarını engelleyeceklerdi. Pek tabi ki Metula’dan denize kadar uzanan çok sayıda yerleşimin ele geçirilmesi tasarlanmıştı.

Plan Hizbullah saflarında o denli gizli tutuldu ki, İsraelli askeri bir yetkilinin ifadesine göre, tünellerden haberdar olan İsraelli komutanların sayısı Hizbullah’ınkilerden fazlaydı.

Hizbullah’ın Lübnan hükümetinde koalisyon ortağı olduğu göz önünde bulundurulduğunda Nasrallah’ın topyekûn bir savaşı göze alarak İran’ın menfaati uğruna bütün Lübnan’ı tehlikeye atmaktan sakınmadığı ortaya çıkıyor.

Tünel içindeki patlamadan kaçan iki Hizbullah yetkilisinin TV’deki görüntüleri – ki bunlardan birinin kimliği belirlenerek Tahran Üniversitesinde mühendislik öğrenimi gördüğü açıklandı- terör örgütünü gülünç hale getirirken Nasrallah, İsrael’in teknik üstünlüğü karşısında bir kez daha sükûtu hayale uğramış oldu.

Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page