İsrail’in Kuruluş Öyküsü - Herzl’den Önce Sabetay Zvi
top of page

İsrail’in Kuruluş Öyküsü - Herzl’den Önce Sabetay Zvi


Bugünlerde Yom Aliya kutlanıyor. Yalnız her Aliya yapan değil, her Yahudi İsrail’in kuruluş öyküsünün 1917 Balfour Bildirisi ile başlamadığını, Siyonist hareketin ilk olarak 1897 Basel Kongresi’nde ivme kazandığını bilir.

Yahudilerin bu birinci uluslararası toplantısına yol açan: Theodor Herzl’in 1896’da yayınladığı ‘’Yahudi Devleti: Yahudi Meselesinin Çözümü için Çağdaş bir Öneri’’ kitabıdır.

Yahudiler, ‘Aydınlanma’ dönemi (Haskala) ile birlikte 90 yıl gibi kısa bir zamanda (1790 – 1880) bulundukları ülkelerde vatandaşlık kazanmış, daha önce yasaklı oldukları mesleklere girebilmiş (öğretim görevlisi, gazeteci, hukukçu vb) ve toplumsal ilerleme sağlamışlardı.

Fakat Herzl, bu gelişmelerin Yahudi karşıtlığını durdurmadığını, aksine Yahudilerin ‘’yararlı vatandaş’’ olma emeline sarılmalarına rağmen geniş toplumun hala şüphe ile izlediğini ve kabule tam yanaşmadıklarını gözlemler.

Genelde bilinenin aksine, Herzl’i bu kitabı yazmaya iten neden Fransız subayı Alfred Dreyfus’ün Almanya için casusluk yaptığı suçlamasının yol açtığı antisemit ortam değildi.

Her ne kadar Herzl, Viyana merkezli Neue Frei Presse gazetesinin Paris muhabiri olarak Fransız siyasetini ve Meclis’ini yakından takip etse de onu Yahudi Devleti kitabını yazmaya sürükleyen esas güdü Avusturya-Macaristan ve Alman İmparatorluklarında canlanmakta olan çağdaş Yahudi karşıtlığıydı (Hıristiyan dünyasının din bazlı antisemitizminden farklı).

‘’Yahudi Devleti’’nde Herzl üyesi olduğu grubun din birlikteliği olmaktan öteye geçtiğini, ‘’Biz bir ulusuz, tek Ulus’’ sloganı ile beyan eder ve Yahudilerin biraraya gelerek tüm kurumları ile bir devlet oluşturmaları misyonunu savunur.

Ona en sert karşı çıkanlar: Ortodoks hahamlar ve Yahudi zenginlerdir. Birinciler devlet kurma görevinin gelecek Mesih’de olduğunu ve Herzl’in Sabetay Zvi gibi ‘zındık’ olduğunu iddia ederler. İkinciler de rahatlarının bozulmasını istemezler.

Neden Sabetay Zvi? 17nci yüzyılda yaşayan ve ‘’Sahte Peygamber’’ olarak damgalanan İzmir’li haham da Yahudilerin, onun liderliğinde, Kutsal Topraklara dönerek sıkıntılarından kurtulabileceklerini anlatıyordu. Gaza (zamanında Nathan Benjamin Levi çevresinde önemli bir Yahudi kültür merkeziydi) ve Kudüs ziyaretlerinden sonra Zvi, 1665’de Osmanlı’ya döner ve ünü sınırları aşarak Polonya ve Alman topraklarına uzanır.

Selanik dışında Avrupa’da birçok kentte Yahudiler Sabetay’ın karizmasından etkilenirler ve Polonya ve Litvanya’da cereyan eden pogromların (Bogdan Chelminski) korkusu ile Mesih devrinin gelmekte olduğuna inanırlar. Hatta Fransa’nın Avignon kenti Yahudi halkı varlıklarını satarak Kudüs Sancağına doğru göçe hazırlanır.

Sabetay Zvi’nin modern çağların ilk dini Siyonist hareketini ateşlemesi, daha sonra İslamiyete dönmesi ile hızla söner ve takipçilerini büyük bunalıma sürükler.

Viyana’lı hahamlar ilk aşamada Herzl’e güvenmezler. Fakat Doğu’da, Rusya ve Ukrayna’da, Yahudiler için ümit ışığı parlar. Zaten Hovevei Sion (Sion Aşıkları)

sayesinde başlamış olan Filistin’e yerleşme akımı güç kazanır.

Herzl’in o günlerdeki hayali, bugünden bakıldığında rüya gibi geliyor, ve 50 yıl sonra gerçekleşmesinin üstüne İsrail’in 70ncı yılını kutlaması gözyaşlarına yol açıyor.

Not: İbrani Üniversitesi’nden Shlomo Avineri’nin ‘’Herzl – Theodor Herzl and the Foundation of the Jewish State’’ kitabını hararetle öneririm.

İbrani Üniversitesi siyasal bilimcilerinden Shlomo Avineri’nin Herzl

Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page