KOŞULSUZ AŞK
- TÜRKİYELİLER BİRLİĞİ התאחדות יוצאי תורכיה
- 26 May
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 27 May

Son zamanlarda evli çiftlerin ilişkilerinde sürekli krizler görülüyor. Evde huzur, (ŞALOM BAYİT) kolay gelmiyor. Maalesef bir çok çift ayrılıyor, ve evli kalanlar için hayat hiç basit değil. Dışarıdan bakıldığında sanki her şey yolundaymış gibi görünüyorsa da, içeride bir çok acı ve hayal kırıklıkları var.
Buna paralel olarak, bizimle Tanrı arasındaki ruhani huzurumuz
da her zaman kolayca gerçekleşmez. Raşbi hakkında Şir Aşirim Midraşında anlatılan fevkalade bir hikaye ile, bu komplike ve acı veren problemlerin üzerine ışık tutmaya çalışacağız.
Tsidon da yaşayan ve on senelik bir evlilikten sonra çocukları
olmayan bir kadından bahsedilir. O dönemde İsrail halkının lideri olan büyük bilge, Tanna Raşbi’ye gittiler. Raşbi, İkinci tapınağın yıkılışından sonraki dönemde Rabi Akiva’nın öğrencisi olarak yaşamış ve Romalılardan kaçıp bir mağarada oğlu Elazar ile 13 sene kalıp Tora’nın sırlarını açığa çıkaran Zoar’ı Yahudi dünyasına kazandırmıştı.
Raşbi, bu çiftin başka kişilerle evlenerek çocuk yapmayı denemelerine, yani ayrılmalarına onay verdi ama bir şart koştu. “Evlenirken yiyip, içip eğlenmiştiniz. Şimdi ayrılıyorsunuz, fakat ayrılmanın onuruna, evlenirken yapmış olduğunuz gibi, ziyafet verip, aynı kutlamayı yapmanızı istiyorum. “Bu ziyafette, kadın, en iyi ve en kuvvetli şarabı getirdi, adam
yiyip içip, sarhoş oldu. Buna rağmen aklı başındaydı veziyafetin ortasında, kadına şöyle söyledi:
“Evde ne kadar çok değerli eşya olduğunu görüyorsun. Ne
istiyorsan al ve babanın evine götür.”
Zengin ve cömert adam, ayrılacağı karısına, sevgisini göstermek istemişti. Kadın, İstediği her şeyi alabilme imkanına karşın, adam sarhoş
olup, uyuya kaldıktan sonra, hizmetçilerine emir verdi:
“Onu yatağıyla birlikte alın ve babamın evine götürün.”
Gece yarısı adam uykusundan uyandı. Şarabın etkisi dağılmıştı.
Uyanıp karısına sordu: “Neredeyim ben?”
Kadın: “Babamın evindesin. “
“Ne arıyorum burada?”
“Geceleyin bana bu şekilde söylemedin mi?
“Ne dedim ben sana?”
“Evinde olan herhangi iyi bir objeyi, al ve babanın evine git.”
EN HEFETS TOV Lİ BAOLAM YOTER MİMHA.
אין חפץ טוב לי בעולם יותר ממך !
“Bu dünyada benim için, senden daha değerli bir şey yok. Sen, ayrıldıktan sonra bana evden istediğim her şeyi, her objeyi
alabileceğimi söylemiştin. Eve baktım, sen evdeki alabileceğim
en iyi şeysin. Daha iyi alabileceğim bir şey olmadığı için seni
evime götürdüm.”
Bundan sonra tekrar Raşbi ye gittiler. Raşbi onlar için dua etti,
kadın hamile kaldı ve çocukları doğdu.
Bu hoş, büyüleyici, fakat bir o kadar anlaşılması zor olan aşk
hikayesi bize nasıl bir mesaj veriyor?
Birincisi: Raşbi, boşanmanın onuruna, bu hiç mutluluk verici
bir olay değilken, bir ziyafet verilmesini niçin emrediyor?
İkinci soru: Raşbi niçin ilk geldiklerinde dua etmeyip, beraha
vermek için ziyafet sonrasını bekliyor?
Bu mesajı anladığımızda, biz Yahudilerin, Tanrı’ya karşı olan
çalışmamıza da bir paralellik kuracağız.
Rabi Şimon bu çiftin ilişkisinde bir bariyer, olduğunu anladı.
Onların sınavının, yenilenmeye ihtiyacı vardı. Raşbi onlara, bu ayrılığın, aslında yeniden bağlanmak için bir fırsat olduğunu söylemek istiyordu. Yani bu ayrılığın anlamı, aslında onların evliliğinin yenilenmesiydi. O yüzden de bunun sevinç ve mutluluk içinde olması gerekiyordu. Bu da ancak yiyecek ve içecek dolu bir ziyafet ile mümkün olabilirdi
Bir çift, tüm kurallara uygun şekilde yaşayabilir. Fakat canlılıktan, tazelikten, içsel ateşten yoksundur, tıpkı bir robot gibi.
Bazen bu çiftin birbirlerini yeniden seçmeleri gerekmektedir. Sanki yeniden birbirlerini denemeleri ve yeniden evlenmeleri gerekir, ama yan sebepler yüzünden değil, gerçekten birbirlerini arzuladıkları ve istedikleri için. Bunun içinde zamansal bir ayrılık gerekir, birbirlerinin kimliklerini gerçekten tanımak amacıyla.
Bu çift Raşbi’ye geldiğinde, Onların aşkı koşulluydu. (Conditional love.) Hedef odaklıydı. O anki algılarına göre, eğer bu evlilik dünyaya bir çocuk getirmezse, artık bu evliliğin bir tadı, kalmamış oluyordu O halde ayrılmak lazımdı. Özellikle ayrılık sayesinde ve tam ayrılmadan önce ayrılığın onuruna vermiş oldukları ziyafet esnasında, başka seviyede güçlü içsel bir bağlantı açığa çıktı. Kalplerin muslukları açıldı. Birbirlerine karşı aniden, daha önce hiç bilmedikleri bir özlem seviyesi açığa çıktı.
Çocuklar evliliği tasdik etmezler. Evlilik hayatı sistemi koşulsuz olunca, hayat daha bereketli ve verimli olmaktadır. Evlilik hayatı ego olmadığı zaman, mucizeler hayatımızın üzerine akmaya başlıyor. Peki esas olan ne? Esas olan birbirimizin olmamızdır: “Sen bana aitsin, ben de sana. Bu dünyada sadece seni arzuluyorum, sen bana yetersin.” Raşbi’ye tekrar geldiklerinde Hiçbir koşul olmadan birlikte olmak istediklerini biliyorlardı. O koşulsuz sevgi, onların ruhunun gerçekten bağlanmaya ve kenetlenmek isteyen içsel derinliğini açmıştı. Ve bu paradoksal bir şekilde bir mucize akışına sebep olmuştu. Tam da sevgi ve bağlantı derecesini hissettikleri zaman, ilişkileri için birliktelikleri için başka hiçbir
amaç olmadığını hissettikleri anda, bu meyvesini verdi. Bu misal, Tanrı ile her Yahudi ruhunun arasındaki ilişkinin anlamını da betimler.
Göklerdeki babamıza da, şunu söylemeliyiz.
Ne bu dünyayı, ne gelecek dünyayı, ne de cennetini istiyorum.
İSTEDİĞİM TEK ŞEY SENSİN.
Efraim ÖZŞARDAŞ

Comments