top of page

HANUKA BAYRAMINI KUTLARKEN…








Merhaba sevgili okuyucularım. Öncelikle hepinizin Hanuka Bayramını kutlarım. Tanrı her seneye, tüm ailemizle birlikte hanukiyalarımızı yakmayı nasip etsin.


Bu arada Mondial’da bitti. Çok şükür diyesim var, çünkü evde bir Mondial ve futbol panayırı vardı. Messi artık azizlik mertebesine yükseltilir. Nedir ki yaptığımız arkeolojik kazılar sonucu Messi’nin engizisyondan kaçan Katalan’lı bir ailenin çocuğu olduğu ortaya çıktı. Günümüzde artık Yahudi mi yoksa Konverso mu olduğu tam olarak açığa çıkmayan Messi’nin babası Yahudi olsa da, annesi Katolik. Neyse havasından suyundan dahi de olsa Messi de Yahudi kervanına dahil edilebilir. Messi soyadının Messiah’ın (Maşiyah) kısaltılmışı olduğu bile yazılıyor.


Mondial derken, geçen hafta üç güzel etkinlik yaşadım. Birincisi 11 Aralık’taki doğum günümdü. O gün iki oğlum işlerini ayarlayıp beni ve eşimi yemeğe götürdüler. Eski çekirdek ailemin kutlaması beni çok mutlu etti. Sevgi dolu çocukların tadı başka oluyor. Tanrı onların çekirdeklerini de eksik etmesin. Hepsi de benim kalbim ve nefesim.


Perşembe günü Tel Aviv Üniversite’sinde küçük oğlumun doktora tezinin kitaplaştırılması şerefine, akademisyenlerden oluşan bir kurulun, onun onuruna düzenledikleri bir gün gerçekleşti. Prof Dr. Uzi Rabi’nin, Prof Dr. Ephraim Inbar’ın, Prof.Dr. Ofra Bengio’nun ve İsrael Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Dr. Alon Liel’in, oğlum Dr. Hay Eytan için yaptıkları konuşmalarda, onu övgü dolu sözlerle anlatmaları, ne yalan söyleyeyim omuzlarımı dikleştirdi. Ruhum mutluluk ve gurur ile doldu.


Profesörlerin konuşma aralarında büyük oğlum Soni, muhteşem sesiyle iki şarkı seslendirdi. İki kardeşin kucaklaşması benim için hediyelerin en değerlisiydi. Daha sonra Hay Eytan, kitabı ve çalışması hakkında konuştu, ardından kitaplarını imzaladı. Hepinizin, böylesi güzel günler kutlamanızı gönülden dilerim.


Geçtiğimiz Çarşamba günü eşimle Holon’daki “The Cube” galerisinde Claude Monet’in resim sergisine gittik. Geçmiş, dün ve bugün teknoloji ile birleştirilerek bir görsel sanat şölenine dönüştü. Yaklaşık iki saat süren sanatsal sunum, tek kelimeyle olağanüstüydü. Moneti’n tablolarının içine girip, gelincik tarlalarında yolculuk bile yaptık. Çocukluğumdan beri Empresyonist’lerin fanatik bir hayranı olarak, zevkten kendimden geçtim diyebilirim. Bu sergiyi görmenizi şiddetle öneriyorum. Böylesi bir sergiyi yıllar önce “İstanbul Modern” müzesinde Van Gogh’un sergisinde de izlemiştik.



Bu hafta Cuma sabahı ilk torunum, ailemizin ilk sevinci Guy David’in Bar Mitzva töreni gerçekleşecek. Sevgili ilk torunum için, kendi hayat görüşümü yansıtan, mektuplar dizisi “Torunuma Mektuplar” adlı kitabım, “Avlaremoz” grubunun basılmış ilk kitabı olarak yayın hayatına girdi. Bu kitap aslında Guy için yazılmışsa da, iki kız torunum Maya ve Sary için de yazılmıştır. Hatta daha ileriye gidecek olursak, hepinizin çocukları ve torunları için yazıldı.


Bu kitabın tanıtımını ileriki haftalarda İYT’nin Derneği’nde yapmayı planlıyoruz. Kitapların bir bölümü burs komisyonu için derneğe bağışlanacak.


Sevgili okurlarım, bu ara yüreğim heyecan içinde, torunumun Bar Mitzva’sı için heyecanla atıyor. Geçmişte iki oğlumla yaşadığımız sevinç ve heyecanı düşünürken, şimdi büyük oğlumun ve gelinimin telaş ve uğraşılarını zevkle ve sevgiyle izliyorum.


Umarım sevgili Tanrı’mız, bizleri bugüne sağlık ve huzurla gitmemizi sağlar. Artık yazımın sonuna geldim. Tanrı her isteyene böyle güzel nasip etsin. Hag Hanuka Sameah. Sevgiyle kalın.









Comments


Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page