top of page

Güneşin Altında Yeni Bir Şey Yok: Peki Ya Üstünde!


ree

*Kohelet'in o kadim bilgeliği binlerce yıldır omuzlarımızdaki yükü anlatır:

“Güneşin altında yeni bir şey yok”.

Tarihin yükünü taşıyanlar için bu cümle ne kadar da ağır ve hakiki. Yeryüzü yorgun, biz yorgunuz; ayak bastığımız bu topraklarda, tarih aynı kısır döngüde, aynı önyargılarla, aynı kavgalarla bizi sınıyor. Ancak hikâye, başımızı yukarı kaldırdığımızda değişiyor!

Çünkü güneşin altında yeni bir şey olmasa bile, ya üstünde?..

 

Gökyüzü benim için çocukluğumdan beri sadece mavi bir boşluk olmadı.

“Evren”, “gökyüzü”, “yıldızlararası uygarlıklar”, “ilk çağların esrarengiz medeniyetleri” …

gibi imgesel kelimeler gündelik hayatın kilidini açıp beni adeta çok daha büyük bir oyun alanına davet eden şifreler gibiydi. Her kitabı evrene açılan bir pencere gibi görür, okudukça odamdaki duvarlar silinir, önümde uçsuz bucaksız galaksiler açılırdı …

 

 

Bu sadece bir hobi değil, bir varoluş biçimiydi. Bu günlük rutinden bir kaçış değil; bir perspektif ihtiyacına doğal yoldan format atmanın yoluydu.  Yani; o gürültüde boğulup her şeyin o gürültüden ibaret olduğunu sanmaya başladığımız anda, çok daha geniş bir varoluşun, kozmik bir alanın bizi beklediğini hatırlamaktı.

İşte bu çocukluk merakı, bugünlerde gökyüzünden gelen o haberle o aynı tuhaf titreşimle tekrar yankılanıyor!

Hele konu yıldızlararası bir ziyaretçiyse!


Hoş Gelmişsin 3I/ATLAS (ve Sosyal Medya Curcunası)

Bir süredir sosyal medyada adı dolaşan üçüncü yıldızlararası misafirimiz var: 3I/ATLAS. Hatırlarsanız, ilk ziyaretçi ʻOumuamua, tam bir sır olarak kaldı, ne kuyrukluyıldızdı ne asteroit; hızlandı, yön değiştirdi ve iz bırakmadı. İkincisi Borisov da bizden değildi. Şimdi ise Atlas geldi; bir kuyruğu var ama davranışlarında bir tuhaflık saklı, sanki nereden geldiğini tam söylemek istemiyor.

 

Ancak bu seferki hikâyenin farkı şu: Öncekiler bilim insanlarının gündemindeyken, 3I/ATLAS sosyal medyanın kalbine düştü. Bir TikTok videosunda şarkı fonuyla dönüyor, Twitter’da komplo teorileri uçuşuyor, Instagram’da astrologlarla fizikçiler aynı karede tartışıyor. Gökyüzü artık kitlelerin gündemi, hem de günbegün. Evren, adeta bir influencer gibi, hashtag’ler üzerinden bizimle konuşuyor!


Yeryüzünde Yeniden Hortlayan Karanlık Refleksler

Peki biz bu kozmik cümbüşü izlerken, yeryüzünde ne yapıyoruz?

Dünya kargaşa içinde. İnsan uygarlığı hâlâ şiddet temelli hiyerarşilerle uğraşıyor, o ilkel soruları soruyor: “Sen kimsin?”, “Sen nereden geldin?”, “Senin acın geçerli mi?”. Ve en önemlisi: Özellikle bugünlerde, her köşeye sinen antisemitizmin o tanıdık, keskin kokusu yeniden yükseliyor.

 

Bu, sadece eski bir önyargı olmaktan çıkıp, toplumların unuttuğunu sandığımız en karanlık reflekslerini hortlatıyor. Artık Yahudi karşıtlığı, siyasi eleştiri kılıfına bürünerek sosyal medya platformlarında ve üniversite kampüslerinde pervasızca dillendiriliyor; ‘No Jews – No News’ zihniyeti gibi ayrımcı kalıplar modern dünyanın merkezine oturuyor. Bazen, dünya üstümüze kapana kapana daralıyor gibi oluyor; sanki ileri gitmek yerine, sürekli olarak o ilkel, ayrıştırıcı kuyuya geriye saymaktan ibaret oluyor gündem …

Avi Loeb’un İsrail'deki Çoban Yıldızı

İşte tam bu kargaşa anında, başımızı yukarı kaldırmamızı isteyen bir ses var:

Harvardlı astronom *Avi Loeb.

Loeb, alışık olmadığımız bir duruş sergileyen bir bilim insanı. Bu duruşuyla biraz *Carl Sagan’ı andırıyor; Sagan gibi bilimin ardındaki huşuyu, merakı ve şiirselliği kitlelere taşıyan bir anlatıcı...

Loeb, İsrael’de toprak /çiftlik kokan bir Kibutz’da büyümüş, geceleri tarlaların üstünden Çoban Yıldızına bakan bir çocuk idi. Tıpkı bizim gibi, onun da gökyüzüne bakınca içinde bir kapı açılmış belli ki!


Onun bakışı, sadece veri ve formülle sınırlı değil. Loeb’e göre bilim, sadece ölçmek değil, aynı zamanda bakmayı öğrenmek. Onun yaklaşımı, bilim ve mistiğin kesişim noktasında durmakta: Veriyle düş, formülle şiir, teleskopla merak.

O, Atlas’ın zeki bir medeniyet tarafından gönderilmiş bir uzay aracı olabileceği hipotezini ortaya atan bir

düşleyen!


Loeb’ün bu arayışı, felsefi ve aynı zamanda (bana göre) derinden bir Siyonist tını taşıyor.

Çünkü O, evrenin yankı odasında, o bitmeyen varoluş sorusunu soruyor: “Yalnız mıyız?”.

Bu milyon(larca) dolarlık soru!.. Dünyadaki kargaşa ne kadar yüksek olursa olsun, ufkun ötesinde, Yahudi bir çocuğun İsrael topraklarının üstünde sorduğu saf bir soru olarak yansımaya devam ederken, İsrael devletinin antisemitizm dalgasıyla Yalnızlaştırılması geliyor aklıma ….

Biz bu dünya gezegeninde “Yalnız mıyız?”.

Varoluşun Sessizliğinde ise;

Dünyanın tüm bu çalkalanması, bu öfke döngüsü ve nefret dalgalarıyla savrulmamız, uzaydan bakınca ne kadar önemsizleşiyor.

Evren, tüm bunların üzerinde, göz alıcı bir duru sükûnetle salınıyor.

Evren, bize bir şey fısıldıyor gibi:

“Burada nefret yok. Burada ırk yok. Burada sınır yok. Sadece varoluş var”.

 

Belki 3I/ATLAS sadece toz, buz ve taştan ibarettir. Belki hiçbir mesaj taşımaz. Ama yine de beni düşündürüyor:

Belki asıl misafir, yıldızlararası cisim değil... onun bize hatırlattığı duygudur.

Güncel, canlı ve akışkan olan bu gerçeklik, bizim içimizdeki merakın ve arayışın bir yansımasıdır. Evren, insanları ırk, kimlik, din üzerinden boğmaya çalıştığı bu sert dönemde, başımızı yukarı kaldırınca

bambaşka bir sakinlik!


Ve Belki de Evrenin bize söylediği çok basittir:

Gökyüzüne bak.

Dünyanın gürültüsünü değil,

Varoluşun sessizliğini duy..

Gökyüzüne bakmak, karadaki tüm hiyerarşi ve nefreti çözen kozmik bir reset tuşuna basmak gibidir. Ve yukarıdan aşağıya bakmak ise yüksek bir gerçekliği deneyimlemektir."

 

Malka AZARYAD                               

                                        -----------------------

 NOT:

*Kohelet (Vaiz) kitabı, geleneksel olarak Kral Süleyman'a atfedilen ve Tevrat'ın (Eski Ahit) bir parçası olan bir bilgelik metnidir. Metnin temel mesajı, dünyevi çabaların ve hayatın geçiciliğinin (havel/boşluk) anlamsızlığını sorgulamak ve insanın nihai görevinin Yaratıcı'nın yüceliğine huşu duymak ve O'nun ilkelerine uymak olduğu sonucuna varmaktır.


* Avi Loeb, İsraelli-Amerikalı bir teorik fizikçi ve astrofizikçidir; uzun yıllar Harvard Üniversitesi Astronomi Bölümü Başkanlığı yapmıştır. Kendisi, özellikle ilk yıldızlararası ziyaretçi olan 1I/'Oumuamua'nın doğal bir gök cismi değil, uzaylı teknolojisine ait bir yapay nesne olabileceği yönündeki cesur ve tartışmalı hipotezleriyle dünya çapında tanınmıştır. Şu anda da dünya dışı teknolojik kanıtları aramayı amaçlayan Galileo Projesi'ne liderlik etmektedir. 👽🔭


* Carl Sagan, New York'ta göçmen bir ailenin çocuğu olarak büyüyen, Amerikalı ünlü bir astronom, kozmolog ve yazar olup, karmaşık bilimsel konuları geniş kitlelere anlaşılır bir şekilde aktarmasıyla tanınan en etkili bilim iletişimcilerinden biridir. Bilim popülerleştirmenin kült eseri sayılan ve milyonlarca izleyiciye ulaşan "Cosmos: A Personal Voyage" dizisinin yaratıcısı ve sunucusu olan Sagan, bilimsel şüpheciliğin ve dünya dışı zekâ arayışının (SETI) en büyük savunucularından biri olarak miras bırakmıştır. 🔭✨


​3I/Atlas, bilim insanları tarafından gözlemlenen, Güneş Sistemi dışından geldiği kesinleşen üçüncü yıldızlararası ziyaretçidir. Kuyruklu yıldız benzeri özellikler sergileyen bu cisim, yörüngesi itibarıyla Güneş'e kütleçekimsel olarak bağlı değildir ve Samanyolu Galaksisi'nde serbestçe dolaşmaktadır. 3I/ATLAS'ın incelenmesi, Evren'deki maddelerin dağılımını anlamak ve yıldızlararası ortam hakkında bilgi edinmek için büyük önem taşımaktadır.

 

                                  ----------------------------------




ree



 

Bir önceki yazımı okudunuz mu?

ree


ree





Yorumlar


Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
WhatsApp Image 2020-09-08 at 20.52.59 (1

İLETİŞİM

Telefon                           :+97236582936
Mail                                :turkisrael@gmail.com

 

KÜNYE

İYT Web Sitesi Künyesi:
Editör                             :Av.Yakup Barokas
Grafik Tasarım              :Şemi Barokas 
                                       Ovi Roditi Gülerşen

© 2018 by Turkisrael.org

bottom of page