Az Kaldı, Dinozorlar Geliyor!
top of page

Az Kaldı, Dinozorlar Geliyor!


2015 yılında yapılan işe alım mülakatlarında, “Beş yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?” diye soran İnsan Kaynakları yetkilisi de, işe başvuran aday da 2020’de dünyanın başına gelecek onca felaketi öngöremezdi. Mümkün değil! Hatta bir zaman makinesi icat edilse (hani şu Back to the Future – Geleceğe Dönüş filmindeki gibi) ve insanlar içine girip, 2020’ye göz ucuyla bakacak olsa, “Hadi canım sen de, bu makine bozuk! Onca şeyin bir araya gelmesine imkân yok,” derdi kuşkusuz. Kısacası, geriye dönüp baktığımızda, 2015’te tek bir kişi bile “5 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?” sorusunu doğru şekilde yanıtlayamadı.


Türkiye’de gündem çok çabuk değişir, kimi zaman bir ay önce meydana gelen bir olayı dahi hatırlamakta güçlük çekeriz, oysa Avrupa’da ve özellikle de Kuzey Avrupa’da gündem öyle durağandır ki, haberleri izlemek, gazete okumak son derece sıkıcıdır. İnsanların azıcık dikkatini çekebilmek için pireyi deve yaparlar. Ancak 2020 bütün bu ezberleri bir bir bozdu, dünyayı resmen çalkaladı. Biri gelip size, 2020’de meydana gelen felaketleri say dese, bırakın dünyadakileri, şu geçtiğimiz 10 ay içinde kendi ülkenizde olup bitenleri bile sayamazsınız. Her şeyine bahse varım! 2019 yılını geride bıraktığımız günlerde, 2020 için umutla dolmuştuk, her şeyin iyi olacağı bir yıl dilemiştik oysa…

Kim tahmin edebilirdi, sokağa çıkmadan önce anahtarlarımız ve cüzdanımızın yerine, maskelerimiz ile kolonyamızı kontrol edeceğimizi? Kim tahmin edebilirdi, öğrencilerin duasının kabul olacağını ve haftanın 5 günü tatil yapıp, haftanın sadece iki günü okula gideceklerini? Kim tahmin edebilirdi ki, en önemli toplantılarımıza, altımızda pijama üzerimizde gömlekle katılıp, video-konferansta sanki takım elbise giyiyormuş ayağına yatacağımızı? Kim tahmin edebilirdi ki marketlerde tuvalet kâğıdı ile antibakteriyel mendil reyonlarının önünde uzun kuyruklar oluşacağını, konserve ve makarna raflarının boşalacağını?

Her daim söylediğimiz ,”Her şey insanlar için,” sözü, 2020’de ete kemiğe büründü, anlayacağınız. Yani bu noktadan sonra, yolda yürürken bir dinozor görsem, merhaba der, yanından nazikçe geçerim. Kibarlığı elden bırakmak olmaz. Bir uzaylı adres mi soruyor? Hemen tarif ederim. Bilmiyorsam da, yardımcı olması için yakınlardaki birine sorarım. Çay, kahve falan ikram ederim. Felaketler yaşıyor olabiliriz, ama Türk misafirperverliği ölmedi daha. O kadar uzun yoldan gelmiş zavallıcık, bir yorgunluk çayı da mı içmesin? Hava bulutlandı mı acaba, diye başımı her gökyüzüne çevirdiğimde, şimdi yukarıdan bir göktaşı iner mi? diye düşünmeden edemiyorum. Elimde değil… Zaten herkesin sinirleri darmaduman, bu dönemde bir dünya savaşı çıksa hangimiz şaşırırız ki?

Demem o ki, ne umduk, ne bulduk! Her şeyi bir seneye yüklemek ne kadar doğru bilemiyorum, acaba biz mi dünyayı bu hale getirdik de, şimdi doğa bizden öcünü alıyor? Kaderci kesimin dediği gibi: KISMET! Benim gibi düşünenlerin dediği gibi: “Bakar mısınız, 2020’yi tekrar yüklemek mümkün mü acaba? Virüslü çıktı da…”

Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page