ADIMI SEVİYORUM

“Adım seviyorum” diyen var mı aranızda?

Asla seçim hakkınızın olmadığı bir konudur adınız. Ebeveynleriniz tarafından size sormadan, danışmadan konulan ömür boyu taşıdığınız adınızı hayatınıza belli dönemlerinde ssever, bazenlakaplarınızı daha çok seversiniz. Belli inanç sistemlerinde ad koyma ritüelleri oldukça değişik. Kulağına fısıldamak, sünnet sırasında, vaftiz ederek gibi birçok değişik gelenekler ile konulan ad için her zaman bir kutlama yapılır. Çünkü adımız bizim adeta kaderimizdir. Çünkü adımız hangi kültüre, hangi inanç sistemine, hangi kökene mensup olduğumuz hakkında bilgi verir. Bu açıdan adımız kimlik gelişiminde aidiyet açısından da önemlidir.

Bazı yerlerde aynı isimler o kadar yaygındır ki bu kez lakaplar devreye girer. Bazen de ismimiz oldukça değişiktir. Bu kez de adımız sorulduğunda ikinci kere tekrarı istenir. Ve hemen ardından anlamı sorulur. İlk tanıştığımız birine elimizi uzatır uzatmaz adımızı söyleriz. Bir çocuk ile karşılaştığımızda ilk adını sorarız. Biliriz ki çocuk bu soruya doğru cevap verecektir. Tabii ki annesi müdahale edip çocuktan önce cevap vermez ise…İşte böyle ebeveynlerden olmamanızı dilerken çocuğunuza “anneciğim” “babacığım” “halacığım” diye hitap etmemenizi de salık veriyor psikologlar. Lakin çocuklar sizin ne anneniz ne de babanızdır. Onlara kendinizin koyduğu ismi ile hitap edin. Çocuk adını duymayı sever.

Aslında herkes adını duymayı sever. Adı ile hitap edilmesinden keyif duyar. Adına gelen bir davetiyeyi, genele gelen bir davetiyeden daha üstün tutar. Adına gelen mektupa (ay gene demode kaldım) veya maile daha çok itibar eder. Bunu bilen eğitimciler öğrencilerine hitap ederken numaraları ile birlikte adlarını da söylerler.

Bugün çocuğuna isim seçen anne babalar oldukça dikkatli. İsimlerin kolay telafuz edilmesine dikkat ederken anlamlarına da dikkat ediyorlar.  Çünkü o ismin verdiği enerjinin yaşam boyu çocuklarına eşlik edeceklerini bilirler. Çocuğa isim koymak kişiliğini şekillendirmenin ilk adımıdır. Kişinin karakter gelişiminde ve ruhsal gelişiminde ona hitap etme biçimi büyük rol oynuyor. İsim koymak çocuğu. Geleceği ile ilgili bir yatırımdır.

Günümüzde insanların hayatları boyunca taşıyacakları isim doğdukları andan itibaren verilmekte ve zorunlu bir durum olmadıkça değiştirilmiyor. Halbuki kızılderililerden farklı bir uygulama ile karşı karşıyayız. Doğduğu anda kendisine isim ile ömrünün sonuna kadar yaşamak zorunda olmayan kızılderili için bu oldukça büyük bir motivasyon kaynağı. Çünkü yaşamında elde ettiği başarılar zamanla ismine de yansıyor. En basit tabiriyle kişi değiştikçe adı da değişiyor.” Küçük zeytin gözlüm” olan ismi bir gün avlanma konusunda başarılı olur ise “Beyaz Şahin” lider olur ise “sözüne güvenilir Şahin” olarak değişebiliyor.  Ne hoş değil mi?

Bizler de sosyal medyada kendimize isimler koyarak aynı hisleri taşıyor olabilir miyiz?

Adını hiçe sayıldığı ve numaralar ile tarihe geçen 6 milyon yahudiyi bu yazımda saygı ile anmak isterim. Onlar kamplarda kollarına basılan bir sayı oldular ve öylece gittiler bu dünyadan. Yaşama şansına sahip olsalar idi adlarını altın harflerle yazdıracaklardı.

“Adı ile yaşasın” diyen büyüklerimize saygılarımla….

Feride PETİLON

IYT dip not :

İfade edilen görüşler İYT web portalının editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Yazarların düşünceleri sadece kendilerini bağlar.

Bağış/Donation/תרומה

Yazarın tüm yazıları için tıklayınız