top of page

SAĞLIKLI BESLENMEYE GİRİŞ 101


(Yazarın yazısını sesli dinlemek için tıklayınız)

“İnsanlara kilo verdiremezsiniz. Toplumun davranış şeklini değiştiremezsiniz. Araştırmalar kanıtlıyor ki, kilo veren insanların büyük çoğunluğu devamındaki iki yılda daha fazlasını alıyorlar.” dedi ve ekledi: “Eğer insanlara kilo verdiremeyeceğinizi kabul ediyor ve hala devam etmek istiyorsanız hoş geldiniz.” 2016 yılı Kasım ayı, üniversitenin ilk günü. “Diyetisyenlik ile Tanışın” isimli bir dersin ilk saatinde konuşmacının sözleriydi bunlar. Ben tabi biraz şaşırdım. Sonrasındaki dört yılda bu cümleleri defalarca duydum.

Oldukça kilolu olan ve her sene en az bir dersime giren profesörümü gözlemledim. Bilgisinden şüphem yoktu. Ancak kafamda bir şeyler yerine oturmuyordu. Hayatının 35 yılını beslenme okuyarak ve öğreterek geçiren hocam nasıl olur da sağlıklı kiloda olmazdı. Benzer örneklerle karşılaştıkça, beslenmeden bahsederken domates, ekmek, yumurta konularına gelmeden önce çok daha zor ve karmaşık olan bir konudan bahsetmemiz gerektiğini gördüm.

İnsan psikolojisi.

Beslenme sadece vücudumuza hayatta kalabilmek için soktuklarımız değildi. Beslenmemiz bizim duygularımızı yüklediğimiz hayat arkadaşımızdı. İlişkilerimizden kaçtığımız savunma mekanizmamızdı. En mutsuz ve yalnız anlarımızda sığındığımız yer idi. Kendimizi ya da sevdiğimizi cezalandırma veya ödüllendirme mekanizmamız, bazen de aidiyet duygusu verip bizi iyi hissettirendi. Çok hızlı ya da çok yavaş yemek bizim hayatı yaşayışımızdı. Ne olursa olsun beslenme sadece beslenme değildi.

Sizlere “Sigara ve beyaz şeker insan sağlığına zararlıdır, tüketmeyin.” desem bu iş biter mi? Bu bilgiye sahip olduğunuzun farkındayım. Ne yazık ki bilmek yetmiyor.

Benimle dönüşüm yolculuğuna çıkmaya hazır olanlarınızdan yazılarımda ara sıra bazı çalışmaları yapmanızı isteyeceğim. Bu çalışmalar sadece kilo sıkıntısı olanlar için değildir. Hayatını kalıcı olarak sağlıklı yaşam yoluna sokmak isteyen herkes için yavaş adımlarla, doğru yola girmek üzere tasarlanmışlardır.

İlk olarak tertemiz bir kâğıt alıp, yemeğin sizin için ne ifade ettiğini yazmanızı rica ediyorum.

Sağlıklı yemeği seçtiğinizde bunu neden yapıyorsunuz? Kilo sizin için ne ifade ediyor? Yemek yemek ya da yememek hayatınızın hangi döneminden itibaren durdurulamayacak bir eylem haline geldi? Ya da hep öyle miydi? Çocukluğunuzda annenizin yaptığı böreği bugün, sağlıklı olmadığını bilseniz dahi kendi çocuklarınıza yedirmek size kalbinizin bir köşesinde aidiyet hissettiriyor mu?

Kısacası, beslenme, yemek, kilo ve bedeninize dair her aklınıza geleni dökün bu kâğıda. Son olarak da şunu sorun kendinize: “Bugünden itibaren hayatımın sonuna kadar her gün sağlıklı beslenmek için iyi bir sebebim var mı?” Varsa, “Bu sebep nedir?”

Bulduğunuz sebebin iç motivasyon kaynaklı olması önemli. Yani odak noktasında siz olmalısınız.

Mesela, “Eşim zayıf kadınları seviyor diye kilo vermek istiyorum.” derseniz, eşiniz hayatınızdan çıkarsa kendinizi sağlıksız yemeklerle baş başa bulabilirsiniz.

“Annem tatlı yediğim zaman kızıyor” diye ya da “Okuldakiler kilolarıma gülüyorlar.” diye beslenmenizi değiştirmek de uzun vadeli bir motivasyon kaynağı değildir. Okul bittiğinde ya da annenizle ayrı şehirlerde yaşadığınızda motivasyonunuzu yitirebilirsiniz.

“Kızımın düğününde zayıf olmalıyım.” ise hedefiniz düğünün ertesi günü sağlığı seçmek için bir sebebiniz kalmayacaktır.

Şunu unutmayın ki doğru cevabı bulabilecek tek kişi yine sizsiniz. Örnekler şöyle olabilir:

“Yemek hayatımın merkezinde ve ben artık bu durumdan özgürleşmek ve hep özgür kalmak istiyorum.”

“Ailemde diyabet geçmişi var. Ben hasta olmamayı ve genç yaştan itibaren sağlıklı yaşamayı seçiyorum.”

“Torunlarımın çocuklarıyla oynayabilmek istiyorum.”

“Kendimi seviyorum. Ağrısız ve kolay bir hayatı hak ediyorum.”

“Vücuduma …. hastalığım ile başa çıkmasında destek vermeyi seçiyorum ve onunla iş birliği içinde olmak istiyorum.”

Özünüze dürüst olduğunuz sürece hiçbir sağlık uzmanı sizin iç motivasyonunuzu sizden daha iyi bilemez.

Ben çalışmayı yazarak yapmanızı tavsiye ederim ancak bu size uygun gelmiyorsa kafanızda düşünerek de soruları cevaplayabilir ve kendinize bir amaç arayabilirsiniz. Yazdıklarınızı ve bu süreci çevrenizdekilerden gelebilecek tüm beklenti, baskı ve yargılarından arınmış şekilde tutabilmek adına kimseyle paylaşmamanızı öneririm. Yazarken kendinizi kötü hissederseniz mola verip daha sonra tekrar devam edebilirsiniz.

Amacımız, nasıl sağlıklı besleneceğimizi konuşmadan önce neden sağlıklı besleneceğimize dair kendimizle mutabık olmak. Böylece olur da yorulup zorlanırsak “Ben neden buna katlanıyorum ki?” diyerek rahatta kalmak isteyen beynimize hemen cevabı hatırlatıp, bizleri çıktığımız bu yeni yoldan saptırmasını önleyebiliriz.

Gelelim hocama. Hayatının her günü sağlığı seçip, bu doğrultuda beslenmek için yeterince iyi bir motivasyon henüz bulamamıştı belki. Bilmiyorum. O istemedikçe kimse onu değiştiremezdi, değiştirmemeliydi de zaten. O bana, belki de meslekte yıllar geçirerek kazanacağım farkındalığı sadece kendisi olarak kazandırmıştı.

İnsanlara neden uzun vadede geri almayacakları şekilde kilo verdirilemeyeceğini anladım. Böylesine bir dönüşümün ancak kişinin kontrolünde olursa sürdürülebilir olacağını bilerek okumaya devam ettim.

Sevgiyle,

Rosie Sarfati

Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
WhatsApp Image 2020-09-08 at 20.52.59 (1

İLETİŞİM

Adres                              : Mohrey Sigariyot 7 Bat Yam-ISRAEL
Telefon                           :+97236582936
Mail                                :turkisrael@gmail.com

 

KÜNYE

İYT Web Sitesi Künyesi:
Editör                             :Av.Yakup Barokas
Grafik Tasarım              :Şemi Barokas 
                                          Ovi Roditi Gülerşen

© 2018 by Turkisrael.org

bottom of page