top of page

Bat-Yam Mahazike-Tora sinagogu

Bugun limudunu yaptığımız amorelerin amoresi Z"L Rav Nisim Behar'ın biyografisi......... A-RAV NİSİM BEHAR זצ "ל 20.ci asrın başlarında, Osmanlı İmparatorluğunun son senelerinde, Tanzimat-İslahat süreciyle birlikte, Gayrimüslim topluluklar, Müslüman çoğunluğa oranla daha çabuk değişime ayak uydurdular. Özellikle de batılı tarzda eğitim, Rum, Ermeni ve biraz zor da olsa Yahudi Cemaatleri arasında daha erken ilgi görerek, Avrupa kültürünün etkisi altına girdiler. Bilhassa İstanbul ve Edirne gibi büyük şehirlerde, Yahudiler “Alyans” denilen ve yeni açılan, Fransızca öğretim yapan okullara, çocuklarını yazdırdılar. Atalarımızın İspanya`dan gelişlerinden 19. asrın sonlarına kadar Yahudi gençliği, Talmud-Tora`larda ve Yeşiva`larda eğitim ve öğretim görürlerdi. Bu eğitim genellikle dine dayanan geleneksel Yahudi eğitimiydi. Bu kez Avrupa`dan gelen liberal eğitim sistemi, kısa zamanda Yahudi cemaatının yaşama tarzını değiştirmiş, Şabat ve Kaşerut gibi, Yahudiliğin temel direkleri bir bir sallanmaya başlayarak, birçok ailelerde yok bile olmuştur. Buna ilâve olarak 1923 te Atatürk`ün başkanlığında Laik T.C. Devleti kurulduğunda, bütün ülkede tüm dinlerin, dine dayanan eğitim müesseseleri kanunen yasaklandı. Yahudi gençliği aile çerçevesi dışında, hiçbir yerde dini eğitim göremedi. Eserleri hâlâ yaşayan büyük din adamı Nisim Behar 1913 tarihinde dünyaya geldi. Ailesi o daha çok küçükken Bursa’dan İstanbul Hasköy’e taşınan küçük Nisim, burada Alyans Mektebine yazdırıldı. Aile, 1923 yılında Hasköy’den Kuledibi’ne taşınır. Nisim’in ailesi baba tarafından Bursalı, anne tarafından Silivrilidir. Dindar bir ailede yetişen Nisim’in anne tarafı Silivri’de dindarlıklarıyla bilinen bir ailedir ve hatta soyadı kanunu çıkınca “Sofu” soyadını almışlardır. Tutucu bir aileden gelen Nisim Behar adlı bu dinamik genç, Yahudi cemaatının bu gidişatının çok zararlı olduğunu ve ilerisi için " YOK OLMAK " demek olduğunu anladı. Daha 7-8 yaşındayken Hasköy Talmud-Torasında ve özellikle Rabi Yakir Maya’dan aldığı dersler, hayatının geri kalanında ne ile meşgul olacağının bir işaretiydi aslında. Bar Mitzva’sını hazırlayan Rabi Şimon Asayas 'ın Nisim Behar ’a gösterdiği özel ilgiye, lise döneminde Musevi Lisesi müdürü ve Aşkenaz Cemaati Hahambaşısı Dr. David Markus ’un öğrencisi olmak da eklenince hem geleneksel hem de modern anlamda bir Musevi dini eğitimi alması mümkün olur. Ancak bir dönem Türk-Musevi Cemaati için efsaneleşen bir isim olan Mösyö Nisim Behar ’ın dine ve din eğitimi konularına yönelmesiyle ilgili kimi başka hikâyeler de anlatılır. Rivayete göre yer azlığından dolayı o yıllarda Keneset İsrael Sinagogu ’na çocuklar alınmadığı için küçük Nisim, uzun bir bekleyişten sonra bir yolunu bulup Sinagog’a girmeyi başarır. İçeri girdiğinde tevanın boş olduğunu görüp “hahamlık” etmeye kalkar. Dua bittikten sonra halkın bütün memnuniyetine rağmen, Sinagog’un hahamı Nisim’i kulağından tutup dışarı atar. Dışarı atılan Nisim kapının önünde “bir haham ordusu yetiştirmeye” and içer ve zamanla bu arzusunu gerçekleştirir. Genç yaşlarında Türkiye’de (hem de Aliya’dan sonra İsrail’de) birçok ortak faaliyette bulunacağı arkadaşı Rafael İllel ile tanışır. Bu iki genç 18 yaşına kadar dönemin Hahambaşısı Rabi Rafael Saban, Rabi Moşe Benhabip, Rabi Yaakov Aruete gibi seçkin din adamlarından dersler alırlar. Bir yıl sonra ise artık iki arkadaş kendi öğrencilerini yetiştirmeye karar verirler. Zülfaris Sinagogu ’nda, Musevi okulunda eğitim gören öğrencilere, Cumartesi ve Pazar günleri, özellikle Tefila, Alahot ve Yahudi tarihini öğreterek, dini eğitim vermeye başlarlar. Bu dershaneyle Mahazike Tora ’nın da temelini atmış olurlar. Bu gayretleri dini ve muhafazakâr çevrelerden büyük takdir görecektir. Hatta hocalarından Rabi Şimon Asayas dönemin Cemaat gazetelerinden La Boz De Türkiye ’de, Behar ve İllel’i övecek onlara bu hayırlı işte başarılar dileyecektir. 1939 yılında ise o zamanın cemaat ileri gelenlerinden Mihael Çikvaşvili, Yomtov Benbasat, Bohor Alfandari ve Yermiya Varon 'un yardım ve destekleri ile Mahazike Tora kurulacaktır. Behar ve İllel, Mahazike Tora ’daki eğitimin kalitesini ve kendi donanımlarını arttırmak üzere 1942 yılında İsrail’e gider ve 1945 yılına kadar burada Magdiel Kibbutzu ’nda felsefe ve teoloji seminerlerine katılırlar. Arkadaşı İllel’i orada bırakarak Türkiye’ye dönüşünün ardından ise Rabi Nisim Behar, neredeyse ölümüne kadar sürecek eğitim ve yayın faaliyetine tam anlamıyla başlar. 20-30 çocukla başlayan bu kuruluş, zamanın zenginlerinden ve özellikle Bay Mihael Çikvaşvili`nin maddi desteği ile, günden güne gelişmeye başlamış, Şişhane`deki Keneset-Yisrael sinagoguna geçerek, kısa zamanda 400-500 öğrenciye kadar varmıştır. 4-5 senelik bir öğrenimden sonra Mahazike-Tora gençleri İstanbul`daki muhtelif sinagoglarda vazife görmeye başlamış, Bayramlarda Bursa, Adana, Gaziantep, Ankara gibi uzak şehirlere Şaliah-Tsibur (Hazan) ve Şohet olarak görevlendirilmişlerdir. Bütün bunlarla Hahambaşılığın uğraşması gerekirken, fiiliyatta Mösyö Nisim Behar bu boşlukları doldurmuştur. Daha da ileriyi görerek, gelecekte Hahambaşılık Ruhani Meclisi (Bet-Din) de vazife görecek diplomalı Hahamlar ( Ravlar ) yetiştirmek amacı ile birçok genci Yeruşalayim`deki büyük Yeşiva`lara Rav Nisim Behar göndermiştir. Bunlar arasında Rav Yitshak Seloni, Rav Avraam Kohen, Rav Eliyau Kohen, Rav Avraam Palti, Rav Moşe Benveniste, Rav Yitshak Haleva ( Türkiye Hahambaşısı )`yi sayabiliriz. Günün bellibaşlı saatlerinde cemaatın eğitimi ve menfaatı için durup dinlenmeden çalışan Mösyö Nisim, kendi şahsi eğitimini ve Ruhani gelişimini geceleri yapmış ve bu meyanda birçok eser de yazmıştır. Modernleşirken laikleşmenin hızına yenik düsen Türk-Yahudi cemaatine ‘bir Yahudi kimliğini kazandırıp, onun etnik - dinsel bir topluluğun mensubu olduğu’ fikrini hatırlatmak için 40 kadar kitap yazdı. Kitaplarındaki dil, bir Yahudi'ye anlatır gibi değil de sanki sokaktan geçen herhangi birine anlatıyormuş gibi saf ve yalındır. İlk kitabı “More Adereh – Silaberyo Para Embezarse A Meldar En Ebreo Sin Profesör (Öğretmensiz İbranice Okumaya Başlamak İçin Hece Kitabı)” 1942 yılında yayınlamıştır; ancak uzun yıllar ardı arkasına gelecek, ve bir çok dünya diline çevrilecek eserlerini yazmaya 1946 yılında başlayacaktır.

Amore Nisim Behar lakabı ile tanınarak, Türkiye’de din ve İbranice öğretmeliliğine devam etmenin yanı sıra çok sayıda eserin de sahibi olmuştur. Eserlerinde özellikle en basit ve en günlük ifadelerle en derin ve karmaşık bilgileri kolayca verebilmesi dikkat çeken özelliklerindendir. İlk eserleri Ladino Diliyle yazdıktan sonra zamanla Ladino-İbranice çift dilli ve Türkçe eserler de vermiştir. Eserlerinde, Yahudi Tarihinden, bir Musevi kadınının dikkat etmesi gereken hijyen ve kaşer kurallarını anlattığı La Kaza Cudia (Yahudi Evi) ve La Meza Cudia (Yahudi’nin Yemek Masası) gibi çalışmalara, İbranice öğrenenlere, İsrail’e giden Türk Yahudileri için hazırladığı konuşma kılavuzlarına kadar çok zengin bir kütüphane göze çarpar. Ancak şüphesiz en çok bilinen ve hem dünyadaki tüm Sefarad cemaatlerince Şulhan Aruh ile kıyaslanacak kadar önemli bulunan hem de birçok dünya diline çevrilen, Yahudi Dini Kılavuzu sayılabilecek El Gid Para El Praktikante (Dini Uygulama Rehberi) adlı çalışmasıdır. Bu çalışmasında Nisim Behar bir Musevi’nin doğduğu andan hayata gözlerini kapattığı ana kadar uyması ve dikkat etmesi gereken dini emirler, bayram kutlamaları, Şabat adetleri, dua metinleri gibi çok sayıda bilgiyi Yahudi Klasikleri’nden derleyerek okuyucuya sunar. Aramice, İbranice, Ladino ve Türkçe dışında İngilizce ve Fransızca gibi dünya dillerine de hakimiyeti ona hem dünya çapında Yahudi Dini ile ilgili basılı kaynaklardan yararlanma imkânı tanımış hem de pedagoji eserlerini takip edebilmesini sağlayarak öğrencilerine dini en doğru şekilde anlatabildiği eserler bırakmıştır. Hahamların hocası olarak da bilinen Rabbi Nisim Behar bugün Türkiye Musevi Cemaati’nin 40 yaş üstü üyelerinde silinmez izler bırakmıştır. Büyük Eğitmen Mösyö Nisim / Amore öğrencileri büyüdükten ve hayata atıldıklarından sonra da, birçoğu ile ilgisini kesmemiş, onlarla devamlı irtibatta bulunarak, ruhani gelişmelerinde etki sahibi olmuş ve çoğu defa da onlara maddi yönden de yardımcı olmuştur. 1969 yılında önce Dostluk Yurdu Derneği’nin düzenlediği bir kokteyl, ardından Hahambaşılık’da, Kneset İsrael ve Neve Şalom Sinagoglarında düzenlenen merasimlerle Türkiye’ye veda ederek, kendi ifadesiyle “çalışmalarının birinci devresini tamamlayarak” hayatının geri kalan kısmını geçireceği İsrail’e giderek BatYam`da yerleşmiştir. Burada hemen cemaatini toplayacak, yine eserler yayınlayacak ve faaliyetlerine devam edecektir. Bat-Yam şehrinin Amore Nisim Behar `ın dindar yaşayış tarzına uygun bir şehir olmadığını, BeneBerak`ın daha uygun olduğunu söyleyen arkadaşlarına, kendisi “Ben öğrencilerimin, halkımın oturduğu yerde oturmayı tercih ederim” diyerek tavsiyelerini red etmiştir. Bat-Yam`da kısa bir zamanda Türkiye`den gelenleri ve özellikle öğrencilerini etrafında toplayarak, Türkiyeli`ler cemaatını kuvvetlendirmiş ve Mahazike-Tora sinagogunu binbir güçlükle inşa etmiştir. Şabat ve Bayram günlerinde sinagogu doldurup taşıran müdavimler Mösyö Nisim Behar `ı Rav gözü ile görmüş ve Bat-Yam Hahambaşılığı da bu ünvanı ona tanıyarak büyük hürmet göstermiştir. Şehir Belediye Meclisi Başkan ve üyeleri onu ziyaret ederek tavsiye ve öğütlerinden faydalanmışlardır. Ölümünden sonra şehrin önemli sokaklarından birine Rav Nisim Behar adını vererek, kendisine olan takdir ve hürmetlerini sonsuza dek ifade etmişlerdir. Rabi 'miz Rav Nisim Behar kısa bir hastalıktan sonra 5 Tişri 5751 ( 24/09/1990 ) tarihinde gözlerini bu dünyaya kapamış ve Atalarına kavuşmuştur. Herkes tarafından sevilen ve sayılan bu büyük insan kalplerimizde devamlı yaşayacak, onun hayat görüşü ve hayat felsefesi bizlere devamlı yol gösterecektir.

NESIM BEHAR KOROSU / EL KORO NESIM BEHAR

Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page