Sevgisiz Kalmayın…

Bu hafta sanat dünyasından bir sohbete ne dersiniz? Tabii ki ülke gündeminde çok ciddi konular var; sayılı günlerin kaldığı seçim yoğunluğu, Profesör Nadir Arber’in COVID-19’u iyileştiren buluşunun açıklanması, kapanma önlemlerinin bu hafta yavaş yavaş gevşetilmeye başlanması… Bu hafta bu ciddi konuların hiçbirine değinmeksizin, sanat dünyasından biraz da magazinsel haberlerle, daldan dala konup, “light” bir yazı ile siz okurlara ulaşayım.

“Sound of Music” desem? Türkiye’de “Neşeli Günler” adıyla büyüklü, küçüklü, bir değil birkaç kez seyrettiğimiz, “En İyi Film”, “En İyi Yönetmen”, “En İyi Müzik”, “En İyi Ses”, “En İyi Kurgu” dallarında Oscar kazanan 1965 yapımı müzikal film… Maria’yı canlandıran Julie Andrews ve Kaptan Von Trapp rolü ile hafızalarımıza kazınan Christopher Plummer’i unutmak mümkün mü? Sinema tarihinin unutulmazları arasında yer alan “Sound of Music” ABD Kongre Kütüphanesinin “Ulusal Film Arşivinde” koruma altına alındı. Ne yazık ki, filmin soğuk ve mesafeli Kaptan Von Trapp’ı, Kanadalı aktör Christopher Plummer bu hafta 91 yaşında hayata veda etti.

Sinema dünyasından söz açıldıysa Sophia Loren ile devam etmek istiyorum. Biliyorsunuz Yerushalayim’de Sam Spiegel Sinema Okulu vardır. ABD dışındaki sinema okulları dışında, dünyanın en düzeyli on beş sinema okulu arasında yer alır bu kurum. Bu yıl, ikonik film yıldızı 86 yaşındaki Sophia Loren, Sam Spiegel Film ve Televizyon Okulu’nun “dostu” sıfatıyla onurlandırılıyor. 22 Şubat günü herhalde sanal ortamda gerçekleşecek bir törenle Avrupa ve Hollywood sinemasının yetenek, güzellik ve güçlü kadınlığın simgesi Sophia Loren, otantik ve gerçekçi oyunculuğu için onurlandırılacak.

Şimdi İsrael’in müzik dünyasına bir geçiş yapalım… Geçen yıl İsrael’i Eurovision’da temsil etmek üzere seçilen Eden Alene’yi anımsıyorsunuz her halde. Ülkesini uluslararası bir şarkı yarışmasında temsil edecek ilk Etiyopya kökenli İsraelli bir genç kızdır Eden… Eden Eurovision’a katılacak olmanın heyecanını yaşıyordu. Gelin görün ki pandemi nedeniyle yarışma gerçekleşmedi. Şimdi Eden Alene “Set me free” adlı şarkı ile 2021 Eurovision yarışmasına katılacak. 18 Mayıs’ta Rotterdam’daki yarıfinalde ilk 10’a kalmayı başarırsa 20 yaşındaki Eden Alene 22 Mayıs’ta finalde sahne alacak. Bize de, arada İbranice liriklere yer verilmiş, çoğunluğu İngilizce “Set me free” şarkısına ve Eden’e başarılar dilemek kalıyor…

2020 yapımı “Unorthodoks” filmini görmüşsünüzdür. Deborah Feldman’ın Hasidik yaşamına dair anıları temel alınarak çevrilmiş bir film. Bu filimdeki performansıyla uluslararası alanda övgü kazanan yetenekli oyuncu Shira Haas’ı duymayanınız yoktur her halde. 25 yaşındaki Shira, 2020'de En İyi Uluslararası Kadın Oyuncu dalında Tribeca Film Festivali ödülünü, Akademi ödüllerine denk olan Ophir ödülünü kazandı. Shira bu günlerde daha da yükseklere yelken açmaya hazırlanıyor. Şöyle ki, Unorthodoks’daki rolü ile “En İyi Kadın Oyuncu” dalında Golden Globe (Altın Küre) ödülüne aday gösterildi Shira Haas…

Bu bir ilk… İsraelli bir oyuncu, böylesi saygın bir ödüle ilk kez aday gösterilmiş oluyor. Gerçi “En İyi Kadın Oyuncu” dalında Shira Haas’ın karşısında çok güçlü adaylar var; Cate Blanchett “Mrs. America” filmiyle, Anya Taylor-Joy “The Queen’s Gambit”filmindeki performansıyla, Nicole Kidman “The Undoing” filmindeki başarısıyla, Daisy Edgar-Jones “Normal People” filmindeki oyunuyla… Altın Küre ödül töreni 28 Şubat’ta gerçekleşecek. Shira Haas bu ara heyecanla sonucu bekliyor. Bize de ona iyi şanslar dilemek kalıyor.

Sanat konularından aylardır, çok uzun zamandır kopuk kaldık. Bu nedenle bu yazımı sinema/magazin günceline ayırdım. Gönül ister ki, gördüğümüz tiyatroları, dinlediğimiz konserleri, gezdiğimiz sergileri karşılıklı paylaşmak olanağını en yakın zamanda bulalım.

Bu arada önümüzde bir de “Sevgililer Günü” var… Kimimiz önem veriyor, kimimiz vermiyor… Benim dileğim şu; “Sevgisiz Kalmayın…“

Not: Eden Alene’nin seslendirdiği “Set me free” şarkısı ile sonlandıralım bu haftaki birlikteliğimizi…