Bereşit kitabının ilk iki bölümünde insan ırkının evrensel tarihi anlatıldıktan sonra, Tora’da artık sadece İsrail halkının atası olmak üzere seçilen ailenin (Yaakov’un çocukları) biyografisi ve hayatı anlatılmaya başlanır.
Yaratılışla doğrudan ilişkili olmayan, başka insanlarla ilgili anlatılan her şey kısaca geçilmekte, halkımızın anaları ve babaları ve onların çocuklarıyla ilgili olayları daha iyi anlayabilmemiz için yan bilgi olarak verilmektedir.
Bu nedenle, büyük harfle BİZLER, yani Bene-İsrail halkı, mekubal, Tora bilginleri ve halktan insanlar, bu bölümde TORA’NIN NEDEN NORMAL DÜZENİNDEN SAPARAK Mısır’daki (Mitsrayim) yerel sorunlardan uzun uzun bahsettiğini merak ediyoruz.
Neden - VERGİLER, TAŞRA HALKININ ŞEHRE GÖNDERİLMESİ, RAHİPLERİN ALACAKLARI gibi Mısır’ın kendi tarihine veya kayıtlarına ait olan ancak İlahi Tora kitabında yeri olmayan konularla ilgili bilgi veriliyor?
Bu sorunun sorulmasının nedeni, Yaakov ve yakın çevresi Goşen’de rahat yaşarken, Yosef’in Mısır’daki idari görevlerini nasıl yerine getirdiğinin sorgulanmasını önlemektir.
Nitekim Yosef’e karşı yapılan suçlama, özgür bir halkı esarete mahkum etmiş olduğudur. Oysa şu pasajı ön yargısız şekilde okuyanlar, bu suçlamanın tamamen asılsız olduğunu göreceklerdir. Yosef, Mısırlılar’a asla kendilerini esir olarak satmalarını önermemiştir.
Onlar bu planı tercih etmişlerdir; “Canımıza ve toprağımıza karşı bize ekmek ver, toprağımızla birlikte firavunun kölesi olalım.” (Bereşit 47:19)
İnsanlardan beşte birlik vergi alırken, Yosef kölelikle ilgili herhangi bir imada bulunmaktan dikatle kaçınmaktadır. “Canımızı kurtardın. Efendimizin gözünde lütuf bulalım. Firavunun kölesi oluruz” dediler. (Bereşit 47:23) Mısır’ın bir KÖLE ÜLKESİ haline dönüşmesi kendi halkının bir tercihiydi.
Ancak henüz tüm olanların İsrail halkının hikayesini nasıl etkilediği sorusunu cevaplamadık. Tora’nın ana amacı İsrailoğulları’nın tarihini anlatmaksa, bu olayların tarihimizdeki önemi nedir?
Tora’da Mısır döneminin etkisi anlatılmaktadır ancak bunun amacı onların yasalarının ve adetlerinin taklit edilmesi değildir.
Tam aksine! Mısırlıların köleliğe eğilimli davranışları şiddetle kınanmaktadır. Önce bedenleri ardından ruhları esir olmuştur. Mısırlılar topraklarını, arazilerini verdiler, oysa Vayikra 25:23’te şöyle yazmaktadır: “Arazileriniz temelli olarak satılamaz çünkü topraklar Bana aittir. Sizse yabancısınız, konuğumsunuz”.
Amerika’lı büyük bir politik ekonomist olan Henry George, 1878 yılında Moşe’yle ilgili konuşmalarında ilginç bir uygulama yaparak, Yahudi ve Mısır düşünce şeklini karşılaştırmıştır.
Yahudi yönetim biçimi ŞEKLE değil NİTELİĞE odaklanır.
Mısır yönetim şeklinin eğilimi İTAAT ve BASKI iken, diğerininki BİREYSEL ÖZGÜRLÜĞE dayanır.
Henry George şöyle ifade etmiştir; “Antik zamanların en güçlü despotluğundan en özgür cumhuriyet çıkmış ve kayalardan oyulmuş Sfenks’in pençelerinden insani özgürlüğün dehası doğmuştur”.
Yosef bütün arazileri kraliyet adına satın almış, beşte birlik kraliyet payıyla işlemiş ve arazilerin sahiplerini çıkarmıştır; fakat 47:22’de şöyle denmektedir: “Sadece rahiplerin arazilerini almadı, çünkü rahipler Firavun’dan ödenek alıyorlardı ve o gelir ile geçinebildikleri için arazilerini satmadılar”.
Oysa bu konuda Kutsal Tora, Kohenlik Statüsünün (Rahiplerin) ekonomik konumu hakkında ne düşünüyor ?
Bamidbar 18:24 - Kohenlerin asla topraktan miras alamayacaklarından söz eder. Ve Devarim 10:9’da konuyu şöyle detaylandırır; “Bu nedenle Leviler diğer onbir kabile gibi pay ve mülk almadılar.”
Yahudi rahiplerin (kohen) mirası sadece İsrailoğlulları’nın Tanrısı’nın ateşten sunusudur”.
Buradaki çarpıcı zıtlığı görüyor musunuz?
Firavun, dini kişiler olan rahiplere özel ayrıcalıklar veriyor. Bu kişiler büyük maddi çıkarlara ve siyasi güce sahip. Oysa İsrail halkında rahip, öğretmen ve yargıç olarak spiritüel ayrıcalıklara sahip olan kişiler hiçbir maddi hakka sahip değil ve ekonomik olarak halklarına bağımlılar.
Tora bu uygulamaları ile antik çağlarda hüküm sürmekte olan ilkel yönetimlerin aksine insanlık tarihindeki İLK LAİKLİK SİSTEMİNİN temellerini atmıştır. Din ve Devlet işlerinin ayrılması.
Böylece Tora’nın neden kasıtlı olarak Mısır’daki uygulamalar hakkında bu kadar detaylı anlatıma yer verdiğini anlamaktayız.
Yosef, DİASPORA’DA BAŞKA MİLLETLERE IŞIK OLAN ve olağanüstü hizmetler veren sayısız Yahudi insanının ilkidir.
Bu kişilerin neredeyse hepsi Yosef ile aynı kaderi paylaşır. SONRA YOSEF’İ TANIMAYAN YENİ BİR KRAL MISIR'DA TAHTA ÇIKTI. (Şemot 1:8)
Shabat Shalom
Rabi. Yishak BİLMAN (z”l) & Moşe PASENSYA
Commentaires