Günümüzde Romanya sınırları içerisinde yer alan Varad kentinde, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu topraklarında 13 Mayıs 1898 günü doğdu Ernesto Erbstein.
17 yaşında futbola başlayan Ernesto Erbstein, 1915-1922 yılları arasında Budapesti AK'da forma giydi. 1922'de ise Macaristan'da Yahudiler tarafından kurulan Hakoah Arad'da oynadı. Bu takımda fazla kalmadı. Kısa bir süre sonra Budapesti AK'ya döndü. 1924'te ise Budapeşte'den ayrıldı.
Günümüzde Rijeka adıyla bilinen Hırvat takımı Olympia Fiume'ye transfer olan Ernesto Erbstein, bir yıl sonra ise efsaneleşeceği İtalya'ya geçti. Efsaneleşmesi ise futbolculuğu ile değil, teknik direktörlüğü ile oldu.
Ernesto Erbstein 1928 yılında Husos formasını giydikten sonra futbolu bıraktı. Aynı yıl teknik direktörlüğe başladı. Teknik direktörlük kariyerinin tamamını İtalya'da geçirdi. Başlarda sıradan bir teknik direktör olarak Bari, Nocerina ve Cagliari'de çalıştı. 1933'te Lucchese ile anlaşması ise hayatının kırılma anıydı. Lucchese ile kimyası tutan Ernesto Erbstein, iki sezon içerisinde takımı Serie B'den Serie A'ya, yani İtalya'nın en üst düzey futbol ligine yükseltti. Bu sayede tanınırlığını arttırdı. Beş sezon takımda kalıp o dönem Serie A'nın en iyi takımlarından olan Torino'nun başına geçti.
Torino'daki ilk sezon sportif açıdan olmasa da hayatsal açıdan Ernesto Erbstein için iyi geçti. İlk sezonundan sonra 2. Dünya Savaşı başladı. İtalya'daki faşist rejim ve başbakan Benito Mussolini'nin aldığı yasaya göre Yahudiler çalışamazdı. Ernesto Erbstein bu yasağa rağmen Torino'da açıktan görev yapmaya devam etti. Torino bu dönemde 15 yıllık hasrete son vererek Serie A'da 3. kere şampiyon oldu.
Ernesto Erbstein için İtalya'da kalmak da, yaşanan baskılardan dolayı oldukça zor bir hale geldi. Macaristan'a geri döndü ama savaş Macaristan'a da sıçradı. İlk olarak Macaristan yakınlarında bir toplama kampına gönderilen Ernesto Erbstein, bu kampta kendisi gibi teknik direktör olan ve daha önceki yazılarımdan da hatırlayabileceğiniz Bela Guttmann ile karşılaştı. İkili Aralık 1944'te bir plan yaparak Auschwitz'e gönderilecek ekipteyken kaçmayı başardı.
Ernesto Erbstein'in kaçtıktan sonra nasıl saklandığı ve neler yaptığı bilinmiyor ancak savaş sonrası teknik direktörlüğe ve Torino'ya döndüğünü söyleyebiliriz. 1946'da Torino'da yarım kalan görevini sürdürmek için kolları sıvadı. Takım üç sezon üst üste şampiyon oldu. Bu dönem Torino'nun altın çağı olarak bilinmekte.
4 Mayıs 1949'da Torino kafilesi, Lizbon'da Benfica ile bir hazırlık maçı yaptıktan sonra İtalya'ya dönmeden önce Barselona'ya indi. Saat 14:50'de yakıt ikmali de yapılıp yeniden havalanan uçak kötü hava şartları ve pilotun yanlış tahminlerinden dolayı Superga Tepesi'ne çarptı. Tarihe "Superga Hava Faciası" olarak geçen uçakta bulunan Ernesto Erbstein da dahil olmak üzere 31 yolcu ve mürettebatın tümü hayatını kaybetti.
Yakaladığı başarılardan dolayı Grande (Büyük) Torino adıyla anılmaya başlayan Torino'nun kadrosundan geriye sadece, sakatlığı nedeniyle kafileye dahil edilmeyen Sauro Toma kaldı.
Ernesto Erbstein öncesi 2, Ernesto Erbstein sonrası 1 şampiyonluk kazanabilen Torino, 1942-1949 yılları arasında 5 kere ipi göüğsledi. Bunların 5'inde de Ernesto Erbstein takımın başındaydı. Bir diğer deyişle Torino'nun bugüne kadar elde ettiği 8 şampiyonluğun yarısından fazlasında Ernesto Erbstein'ın imzası bulunuyor.
51. yaşını kutlamasına sadece 9 gün kala bir uçak kazasında hayatını kaybeden Ernesto Erbstein, 2019 yılında Torino Kulübü'nün Onur Listesi'ne eklendi.
Comments