“Ellul” ayı ile birlikte sabaha karşı yapılan Selihot dualarında Şofar sesiyle irkilir ve tekrar özümüze dönüş yolculuğuna başlarız. Kendimiz ile yüzleşip hatalarımız için pişmanlık duyar, ağzımızdan dökülen “Özür dilerim” - “Seni seviyorum” sözcükleri ile birlikte beklentilerimiz de artar.
Yeni yılda da geçmişte olduğu gibi bana lütfedecek mi ?
Ardından dünyanın doğum gününü kutladığımız gün gelir. “Roş HaŞana…....” - Tişri ayı gökyüzünün kapıları açılır ve Dünyanın Kralı hayatın kaynağını taçlandırır.
Birbirimize “İyilik” ve “Tatlılık” dolu bir yeni yıl dileyerek elmaları bala batırırız.
Tam on gün sonra kefaret gününde, hepimiz beyazlar giyinir, yeniden doğuşumuzu çağırırken ölümümüzü de prova ederiz. “Yom Ha-Ki-Purim….... “
Hayat kitabına yazılmamız için dua ettiğimiz o uzun yolculuğun ardından gece geldiğinde, oruçtan sonra sıcak çayımızı henüz yudumlarken HUPA’nın ilk direğini dikmeye başlama zamanı gelir.
Yedi gün sonra, yıldızları gördüğümüz palmiye ağaçlarının altında dinlenmek, hem kırılganlığımızı hem de doğal lütfu çevremizdeki her yerde hissedebilmek için SUKA’da yaşamaya başlarız. Yaşamın kaynağına (Makor) olan minnettarlığımız bize nüfus eder.
Tora’yı kabul etme kutlamasıyla – SİMHA TORA ile bitirir "Bereşit" kitabının ilk satırları ile birlikte daha rafine biri olabilmeyi ümit ederiz.
Ve sonra yegane sessizlik zamanı…....”ÇIPLAKLIK”…… Heşvan ayı……….
“Mar Hesvan” - kutlayacak hiçbir şeyimiz yok. Üzücü mü? - HAYIR…!
Bu sessizlik – boşluk büyük bir lütuf. Tüm bu Ruhsal sürecin kendi yankısı içimizde gelişmeye devam edebilmesi için bize verilen alandır.
“TANRI SEVGİSİNİ” yüreğimize giydirmek için……. Çıplak olduğunu fark edince Havva ve Adamın giymiş olduğu ışıktan elbise gibi…….
Teşuva’nın (geri dönüşün) tüm SIRRI Kippur günü çalınan ŞOFAR darbelerinin ve Neila melodilerinin içinde gizlidir.
Tanrı, Sinay dağında………. Yedinci ayda, ayın onunda (kipur) kesik (terua) Şofar sesini duyurmamızı istedi. (Vayikra 25:9)
Mişkan zamanında bu Şofar sesi ile Kohen Ha-Gadol bizleri Mübarek Olanın dünyasına (Atika Kadişa) bağlar, hatalarımız kırmızıdan, beyaza dönerken tıkalı olan kanallarımız açılır ve “BERAHA” ile kutsanırdık. Bu kanalların açılması bu dünyada ŞOFAR SESİ ile O’nun dünyasından gelmesi ise RATSON (Arzu/İrade) ile gerçekleşir. (Tehillim 145:15)
Tüm bu seslerin (Şofar) ve duaların içinizde yankılanmasını ve dönüştürücü gücün hareket edebilmesi için “TANRI’ya BİR ALAN AÇMANIZI” diliyorum. Çünkü bu sessizlik, bu dinginlik alanı beden ve ruhun doyuma ulaştığı ve kutsalın yaratıldığı yerdir.
Önümüzdeki yılda Yahudiliğin bize değer vermeyi öğrettiği şeylere daha fazla zaman ayıralım. Kutsal metinlerimizi incelerken zihin yaşamına manevi bir önem atfediyoruz. Kaşrut aracılığıyla yemek yeme eylemini kutsallaştırıyoruz. Mikve aracılığıyla en yakın ilişkimizi kutsallığın karizmasıyla aşılıyoruz. Böylece Yahudi ruhunun bir parçası oluruz.
Maddi varlıklarımızı kaybedebiliriz ama manevi varlıklarımızı (yaptığımız iyilikleri, ilham verdiğimiz sevgiyi) asla kaybetmeyiz ve işte bu yüzden bunlar yapabileceğimiz en büyük insani yatırımlardır.
5784 yılı siz, aileniz ve Yahudi halkı için sağlık – bereket - barış ve refah dolu olsun.
Shabat Shalom ve Shana Tova
Rabi. Yishak BİLMAN (z”l) & Moşe PASENSYA
Comments