top of page

“Nefes alamıyorum!”


Olağanüstü bir şey olmamış gibiydi... Dört beyaz polis, George Floyd’un sahte para ile ödemede bulunduğu ihbarını değerlendirerek siyahi Amerikalıyı bir arabanın yanında kelepçelerle yere yatırmış ve onu itirafta bulunmaya zorlamıştı. Bundan öte polislerin biri sadece (!) dizini Floyd’un boynuna dayamış ve tüm haykırışlarına rağmen yerinden kımıldamamış – siyahi adam da oracıkta boğuluvermiş...

Aslına bakılırsa, bu da çok ender görülmeyen bir sonuçtu - ABD’de yılda iki-üç kez olabilecek türden... Ne var ki, bu olaya tanık olan bir diğer Amerikalı, akıllı telefonuyla bu görüntüleri filme alarak facebook sayfasında yayınlamasın mı? İşte burada bazı sorular doğuyor:

-Filmi çeken niye müdahale etmiyor?

-Diğer üç polis bu cinayete nasıl engel olamıyor?

-Dizi ile Floyd’un boynuna basan kanun koruyucusu (!), “nefes alamıyorum” ve “beni lütfen bırak” türündeki haykırışlara niye kulak asmıyor?

-Olayın meydana geldiği Minneapolis kentindeki polis teşkilatı, vahşetiyle neden ünlüymüş?

-Bu olayın kamuoyuna malolmasından sonra, başta Minneapolis ve Mississippi nehrinin karşı kıyısındaki eyalet başkenti St.Paul’da günler boyu sürecek ayaklanma, kundaklama ve yağmalamalar niye başlamış?

-Bu tepkisel olayların arkasında neler yatıyor, kimler var?

-New York’dan Los Angeles’e kadar 30 eyalete yayılan bu karışıklıklar, “when loothing starts, shooting starts” (“yağmalama başlayınca, ateş etme başlar”) savsözü ile durdurulabilecek mi?

Bu yedi soruya ancak “klinik” yanıtlar verilebilir. Zira ABD toplumunda gittikçe şiddetlenen ruhsal bir pandemi gelişiyor - öyle bir hastalık ki, onu kendi ozanları Allen Ginsberg 1957 yılında kaleme aldığı America şiirinde de birkaç soru ile deşmeye çalışmıştı; örneğin

-America, when will you end the human war? (insanlık savaşını ne zaman sonuçlandıracaksın?)

-America, why are your libraries full of tears (kütüphanelerin niye göz yaşıyla doludur?)

1957’den bugüne dek 63 yıl geçti – bu arada John F. Kennedy, Martin Luther King ve John Lennon suikaste uğradı, James Manson çetesi suçsuz insanları katletti, Watergate yaşandı, “kitle imha silahları” yalanı üzerine binlerce Iraklı ve Amerikalı öldü, buna tepkisel olarak ISIS doğdu – ve George Floyd’un nefesini kesen polislerin devletine karşı çıkan bir gösterici 2020 Mayısında, “America, what the fuck is wrong with you?” (“Amerika, senin yanlışlığın nerede?”) sorusunu haykırıyor halen...

Bu pandemi, Covid 19’dan daha ciddi, daha kalıcı, daha tehlikelidir kuşkusuz!

Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page