
Dünya’da Black Friday (Kara Cuma) Türkiye'de ise “Şahane”, “Efsane” ya da “Süper” Cuma olarak adlandırılan alışveriş çılgınlığı ahtapot misali bizi sarıp sarmalamış durumda. Tam Şahane Cuma bitti derken, bu kez de “Cyber” (Siber) Pazartesi çıktı karşımıza.
Black Friday denilen bu çılgınlık, aslında Amerika menşeili ve ismi Şükran Günü ile bir arada anılan bir gelenek. Kasım’ın dördüncü Perşembesi kutlanan Şükran Günü’nden hemen sonraki Cuma, bir kapitalizm harikasına dönüştürülerek tam bir alışveriş furyası haline getirilmiş. Bu furyadan kâr etmek ve daha çok ürün satmak isteyen şirketler yüzde ellilere varan oranlarda indirime gidiyor ve kampanyalar düzenliyorlar. Bu süreç kimileri tarafından “kapitalizm” eleştirisi alıyor, kimilerine göre “fırsat” olarak değerlendiriliyor.
Kara Cuma’dan tarihte ilk defa, gazetelerde Black Friday olarak bahsedilmesi 1961’e dayanıyor. O gün, Philadelphia’da, alışverişten dolayı oluşan yoğun trafik ve zorluklar nedeniyle bu isim verildi. Son yıllarda, hengâmeyi önlemek için ünlü zincir mağazalar Black Friday’de kapılarını müşterilerine daha erken açmaya başladılar. Hepsi bu kadar da değil, Amerika’da indirimin başlama ve dükkânların açılış saatleri erkene alındıkça indirim için bekleyenler mağazaların önünde kalabalıklar oluşturmaya başladılar.

Bir önceki gün çadır kurup kamp yapmaya başlayan müşteriler kimi zaman geceyi sokakta geçirmeyi tercih etti. Bu da izdihamın yanı sıra, ısınmak için propan gazı ve jeneratör kullanımı, oluşan kalabalığın acil çıkış kapılarını ve merdivenlerini tıkamasına, hırsızlık ve gasp gibi suç oranlarında artışa neden oldu. 2006’dan bu yana, sadece Amerika’da alışveriş hezeyanına bağlı olarak 10 ölüm ve 111 yaralanma vakası rapor edildi. Bu çılgınlık değil de nedir?
Tabii Türkiye hiçbir konuda dünyadan geri kalmayı sevmez. “Efsane Cuma” İstanbul’da olaylı geçti. Bir mağazada indirim olduğunu duyan çok sayıda alışveriş-sever mağazanın önüne akın etti. Uzun kuyruklar oluşurken, ambulans da kapıda bekledi. Ardından satışın başlamasıyla izdiham oluştu. Mağazanın camları kırıldı. Mağaza sahibi satışa son verirken, vücuduna cam isabet eden 3 kişi hastaneye kaldırıldı. İnanabiliyor musunuz?
Kara Cuma’nın ekonomiyi canlandırdığına şüphe yok. Türkiye’de internetten satış yapan alışveriş sitelerinden bir tanesi (isim vermiyorum, reklama girer) Türkiye’nin 81 ilinden 523 bin sipariş aldığını ve 2 milyon adet ürün sattığını iddia etti. 11 milyon ziyaretçi tarafından toplam 20 milyon kez ziyaret edilen sitede, o Cuma günü işlem yapılmayan tek bir saniye olmadı.
Demem o ki, alışveriş iyi güzel de, önceliğimiz ihtiyaç mı, yoksa istek mi olmalı? Bunu düşünmemizde yarar var. Bir ürün almadan önce kendimize mutlaka bu soruyu sormalıyız. Fight Club adlı filmde, güzel bir replik vardı bununla ilgili: “Hepimiz saçma sapan işlerde çalışıp ihtiyacımız olmayan şeyler alıyoruz. Giderek daha mutsuz, eşyalara daha bağımlı hale geliyoruz.” Aman dikkat!