top of page

Moşe’nin nasihatleri


Bu şabat okuyacağımız Vayeleh (וילך) peraşasında Moşe önderlik vazifesini Yeoşua’ya devreder.

Tabii ki Yeoşua’nın görevi Moşe’nin hayattan ayrılmasından sonra başlıyacaktır. Birinci vazife Yarden nehrini geçip, vaadedilen toprakları kuşatmak için savaşmaktır. Bu vazifeyi yerine getirmek için savaşacak olan millete Moşe cesaretlendirici şu sözleri söyler.

Kuvvetlenin ve cesaretli olun. Onlardan korkmayın ve caymayın. Çünkü Tanrın senin önünden gidecektir. Seni bırakmıyacaktır ve seni terk etmiyecektir. (Devarim 31, 6)

Halkın lideri olacak Yeouşua’ya da vazifesini devrederken bir taraftan vaad edilen toprakların kuştılması görevinde ona cesaretlendirici sözler söylerken, bu devir teslim törenini herkesin önün de yaparak Yeoşua’nın önderliğini kuvvetlendirir.

Moşe Yeoşua’yi çağırır ve bütün İsrael’in gözleri önünde ona kuvvetlen ve cesaretli ol der. Çünkü sen bu millet ile Tanrı’nın atalarına vermeyi vaad ettiği toprağa geleceksin ve onları yerleştireceksin. Tanrı senin önünden gidecektir. O seninle olacaktır, seni bırakmıyacaktır ve seni terk etmiyecektir. Korkma ve ürkme. (Devarim 31, 7-8)

“Kuvvetlen ve cesaretli ol” (חזק ואמץ - hazak veemats) deyimini, İbranice versyonu ile, bizler günlük dilimize de aldık. Herhangi iyi bir davranış yapan veya bir Mitsva yapanı (sefere kalkan, hazanlık yapan vs.) tebrik edeken ona “Hazak Uvaruh” (חזק וברוך) sözlerini söyleriz. O da buna cevap olarak Hazak Veemats (ya da çoğul olaral Hizku Veimtsu) olarak cevap verir. Kadınların dini hayatta daha etkin olmaları ile “Hazaka Uveruha” ve de “Hizki Veimtsi” deyimlerini de bugün işitmek mümkün.

Vaadedilen toprakları elde ettikten sonra, İsrael oğullarını bundan çok daha önemli bir görev beklemektedir: millet olarak birliği devam ettirmek. Bunun için, Moşe’nin tavsiyesi çok açıktır: Tanrı’nın verdiği emirlere sadık kalmak.

Moşe bu Tora’yı yazar ve onu Tanrı’nın ahit sandığını taşıyan, Levi oğulları Kohenlere ve bütün İsrael yaşlılarına verir. Moşe onlara: “Yedi senenin sonunda, Şemita senesi vaktinde Sukot bayramında, bütün İsrael Tanrı’yı görmek (algılamak) için seçileçek yere geldiğinde, bu Torayı bütün İsraelin önünde kulaklarına işittir. Bütün bu Tora sözlerini, işitmeleri için, öğrenmeleri için, Tanrınızdan korkmaları için ve yapmayı muhafaza etmeleri için, erkek, kadın, çocuk ve şehirlerindeki yabacıları (içeren) halkı topla. Bilmiyen çocukların, onu almak için Yarden’i geçip de bu topraklarda yaşadığınız bütün günlerde Tanrı’dan korkmayı işitsinler ve öğrensinler” diyerek emreder. (Devarim 31, 9-13)

Moşe Tora’yı Kohen, Levi ve yaşlılara, bugünkü anlayışmızla, öğrenenelere ve tecrübesi olanlara teslim eder. Bu sadece yazılı metnin teslimi ile bitmemelidir. En azından yedi senede bir defa küçüklü büyüklü, kadınlı erkekli, hatta içlerinde yaşayan yabancılarla birlikte, Toranın kuralları bütün millete tekrardan hatırlatılmalıdır. Bunun amacı sadece hatırlamak değil aynı zamanda öğrenmek, ve Tanrı’nın emirlerine riyakatli olmaktır. Ancak bu şekilde İsrael oğullarının geleceği kaybolma tehlikesinden uzak kalır.

Milletimizin 3500 senelik tecrübesi, kaybolmamak için gereken Tora ögreniminin ve uygulamasının, yedi senede bir defadan çok daha sık, hata güncel, olması gerektiğini bizlere öğretmiştir.

Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page