Polonyalı Yahudi bir ailede, 1872 yılında 8 kız kardeşin en küçüğü olarak doğar. Ünlü varoluşçu filozof Martin Buber’in kuzenidir.
Oldukça kısa boylu olan Rubinstein (1.47m), cebinde para olmadan ve çok az İngilizce ile göç ettiği Avustralya’da kısa zamanda giyim tarzı ve ana maddesi Lanolin olan özel kremleri ile dikkat çeker.
Mağaza sahibi amcasının bulunduğu Batı Victoria bölgesindeki Coleraine; lanolin olarak bilinen bol miktarda yün yağı ya da yün balmumu salgılayan 75 milyon kadar koyuna ev sahipliği yaparak Helena’ya muhteşem bir hammadde kaynağı sağlar. Zeki girişimci, lanolinin keskin kokusunu gizlemek için lavanta, çam kabuğu ve nilüfer çiçeklerini formüllerinde dener.
Helena, 1908 yılında Polonya kökenli Amerikalı gazeteci Edward Titus ile evlenir ve iki oğlu olur. Aile Paris’e taşınır ve Helena orada güzellik salonu açar. Eşiyle birlikte ayrıca küçük çaplı yayıncılık işine girerler.
Birinci Dünya Savaşı patlak verdiğinde aile, Amerika Birleşik Devletleri’ne taşınır ve ileride zincir mağazaların amiral gemisi olacak olan ilk mağazayı 1915’de açar.
1917’de kendi ürünü ‘’The Day of Beauty’’ ülke çapında büyük başarı sağlar. Rubinstein hisselerini 1928 yılında Lehman Kardeşler’e 7.3 milyon dolara (bugünkü yaklaşık değeri 110 milyon dolar) satar. Büyük Buhran’ın gelişini lehine çeviren zeki girişimci, hisselerini 1 milyon dolarin altinda bir bedele geri alır ve o dönemden itibaren şirketini multimilyon dolarlık bir imparatorluğa çevirir.
1938 yılında ikinci kez, bu kez kendisinden 23 yaş küçük bir prens ile Gürcü Artchil Gourielli-Tchkonia ile evlenir. Bir milyonerden beklenmeyecek şekilde evinden yemeğini işe taşıyan Rubinstein, yaşamı boyunca kozmetik, güzellik ve sanat konularında ilham olur ve 1957 yılında Tel Aviv’de Modern Sanatlar Müzesi’nde kendi adıyla anılan bölümün açılışını yapar.
Yaşamı boyunca kozmetiğin diğer büyük ismi Elizabeth Arden ile rekabet içinde olmuş olan Rubinstein Arden’den 18 ay önce gözlerini hayata yumar.