top of page

İstediğin Peynir Olsun


İsrail’e her gittiğimde, orada yaşayan arkadaşlara ve dostlara: “Türkiye’den getirmemi istediğin bir şey var mı?” diye sorarım. Yanıt hemen her defasında: “Beyaz peynir getir…” cümlesiyle başlar, ben de kendi kendime gülümserim. Yanlış anlamayın, beyaz peynire ben de bayılırım ve yurt dışında yaşayacak olsam, benim de en çok özleyeceğim şeylerden biri olur. Beni esas güldüren, her İsrail’e gittiğimde yanımda götürdüğüm beyaz peynire karşılık, tatil dönüşü kutu kutu satın alıp Türkiye’ye getirdiğim ve de İsrail’e her gidene utana sıkıla sipariş ettiğim Cottage Cheese’lerdir. Ne yapabilirim, Türkiye’de de Cottage Cheese yok!

Bundan bir süre önce, Cottage Cheese’e olan düşkünlüğümü bilen sevgili “köşe-daş”ım Robert Schild, bana bu peynirle ilgili olarak, “The Nosher” internet sitesinde yer alan çok ilginç bir yazı gönderdi. Ben de bu yazının ilginç kesitlerini sizlerle paylaşmaya karar verdim. Meğer Türkiye’de “çökelek” ya da “süzme peynir” diye bilinen ve orijinaliyle alakası bile olmayan Cottage Cheese, günümüzde İsrail’de humus ve pita kadar yaygın biçimde tüketiliyormuş. İsrail ilk kurulduğu yıllarda, sıcak hava ve konforsuz yaşam koşulları sebebiyle süt ürünlerinin yapımı sorun yaratsa da, bu imkânsızlıklar kısa sürede aşılmış. Sonuç da ortada zaten: bugün İsrail günümüzün en önemli peynir üreticilerinin başında anılıyor.

Cottage Cheese’in nasıl ortaya çıktığı belirsizliğini korusa da, büyük ihtimalle artan süt fazlasını değerlendirmek amacıyla üretildiği sanılıyor. Bu peynirin İsrail’de fazlaca revaçta olması, bir bakıma, diasporadaki Yahudiler arasında çok seveni (tıpkı benim gibi) olmasından da kaynaklanıyor. İlginçtir ki, 1800’lerden kalma Aşkenaz yemek tariflerinde yer alan lokshen mit kaese (Yidiş bilmeyenler için peynirli makarna), kugel (şehriyeden yapılan pudinge benzer bir tatlı) ve krep gibi yemeklerde Cottage Cheese kullanıldığı göze çarpmaktadır. Sefarad kültüründe ise, bu peynir genellikle borekitas ya da ıspanaklı tapada yapımında kullanılmıştır. Elbette ki bu toplumlar, İsrail’e taşındıklarında geleneklerini de beraberlerinde getirdiler ve bu şekilde de Cottage Cheese bugünkü şöhretine kavuşmuş oldu.

Aynı yazıda, çok ilginç bir detay daha gözüme takıldı. İnanılır gibi değil ama 2011 senesinde, bir Cottage Cheese boykotu yaşanmış. Fiyatlar son 3 senede %40 oranında artınca, Ortodoks bir kantor, İsrail kültürüne doğrudan bir saldırı olarak gördüğü bu artışı protesto etmek için Facebook’ta bir grup kurup, halkı tam bir ay boyunca, fiyatı 5 şekelin üzerinde olan hiçbir Cottage Cheese ürününü almamaya teşvik etmiş. Hızla büyüyen Facebook grubunun üye sayısı kısa sürede 100.000’i bulmuş ve halk baskısı o kadar etkili olmuş ki, 2013 itibarıyla hükümet, fiyatları denetleme kararı almış ve bu da fiyatları yaklaşık olarak %20 oranında aşağı çekmiş. “Sen neymişsin be abi,” diyesi geliyor insanın!

Demem o ki, bir daha markete gidip de, eliniz o beyaz renkli, küçük plastik kutuya uzandığında, Cottage Cheese’in o kadar da sıradan bir peynir olmadığı gelsin aklınıza.

Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page