(1935-2018)
Selim Şlomo Amado. 19 Ağustos 1935’te İzmir’de doğdu.
Hâkimiyet-i Milliye İlkokulu,İzmir Saint-Joseph Koleji ortaokul,İstanbul Kadıköy Saint Joseph Lisesi,İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi,Fransa’da Montpellier Üniversitesi’nde Sanayi Eczacılığı (Pharmacie İndustrielle) tahsilini yaptı.
İsrail’de Türkiyeliler Birliği’nde 1986 yılından beri faal oldu, Moatsa başkanlığı yaptı ve değişik görevlerde bulundu. 90’lı yıllarda Kudüs İbrani Üniversitesi guvernörler meclisinde görev aldı.
İsrail’deki Ladino faaliyetlerine katıldı ve danışmanlar meclisinde göev aldı.Değişik mecmualarda İbranice, Türkçe ve Ladino dillerinde yazıları yayınlandı.2008 yılında Denis Ojalvo ve Dr. Avram Mizrahi ile işbirliği içinde ilk defa olarak Yunus Emre’yi Türkçe’den İbranice’ye açıklamalı olarak tercüme etti. (Oti Şigha Ahavatha).
Selim Amado evli (Katya AMADO) üç çocuk babası ve sekiz torun sahibiydi.
Kendisini saygıyla anıyoruz.
İsrail'deki Türkiyeliler Birliği
Hakkında Dostlarının kaleminden yazılar;
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Dr.Selim SALTİ (Onursal Başkan)
Keridos lektores,
Es kon grande tristesa ke vos prezento a los ke lo konosieron o ke oyeron avlar de este personaje ilustro, a su famiya, a su ermana Rachel, mis kondoleansas sovre su peryita kruala, este ermano tanto amado SELIM AMADO.
Selim ke yevava mi nombre era justamente una semana mas grande de mi i mos konosimos aze mas de kuarenta anyos kuando el era kon mi ermano zl' Isak Salti los 2 miembros unikos sefarad de la tudela de la Universitad Ebraika de Yerushalayim. El fue un grande erudito, de una intelijensia superiora, yeno de prensipyos de umanitad i es ansina ke me ayudo kon kompasyon a la kreasyon del Instituto SALTI en la Universitad Bar Ilan por los estudios sefarad, anyos atras. El nunka no manko de ser un ermano atansyonado de su doredor, engrandesiyo kon Katia su espoza, su famiya egzamplara i penso ke era un grande maestro en farmakolojia. Selim Amado no supo komo arestarse de eskrivir, sovre la politika, la vida sosyala, la poesia i mas i mas. Ke su alma repoze en ganeden, no mos vamos nunka alvidar de el, lo nombraremos kon alegria i kompasyon por lo ke mos ambezo, por su ideas pozitivas, por sus aktos umanitaryos ke izo durante su vida.
Rogaremos por la alma del deskansado. Amen.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Dr. Avram MİZRAHİ;
Selim Amado z"l
Selim Amado'nun vefatını büyük bir üzüntü ile duydum. Çok sene önce bir sanal ortamda ismini ve yazılarını okuduktan sonra tanışmak mutluluğuna eriştiğim bu kisi bir İzmir efendisi, bir Sefarad senyörü ve bir Mensch idi. Çok kültürlü, çok zeki, empati sahibi bir kişi ve cemaat için başkaları için her zaman hazır, onun bir parçası olan büyük bir aşkla sevdiği Katya'nin sevgili eşi Selim…
Çok sevdiği mesleği olan eczacılığı Fransa'da öğrenmişti. Evinde ve Kfar Saba'daki eczahanesinde beni eğiten doyumsuz sohbetler… Bir Israel patriotu Selim. İzmir'e ve Türkiye'ye sevgisi hiç dinmemiş ve bu çerçevede onun teşvikiyle ve büyük iştiraki ile birkaç sene önce Denis Ojalvo ile birlikte, Yunus Emre şiirlerinin İbraniceye ilk tercümesini bir kitap a gerçekleştirmiştik. Bu proje Selim'in sayesinde dünyaya geldi. Selim ilk vatanımız Türkiye ile ülkemiz Israel arasında iyi ilişkilerin sürmesi için büyük gayretler göstermiş bir kişiydi.
Üzüntüm sonsuz ve kendime kızgınlığım son aylarda çok istememe ve vaatlerime rağmen onu ziyarete gitmemiş olmam.
היה איש – וראו: איננו עוד; קודם זמנו מת האיש הזה, חכמת חייו באמצע נפסקה. וצר! עוד תרומה הייתה לו והנה אבדה ההחכמה לעד, אבד לעד!
En paz ke se eskanse, pasensiya a Katya i a la familya
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Bondi CHAKİM;
Rahmetli Selim Amado’yu 30 sene kadar evvel kurucusu olduğu bir orgüt nedeniyle tanıdım. Son ūç senede kendisini daha yakından tanıma fırsatım oldu. Mensubu olduğu örgütü bu derece seven ve onu bu derece tanıyan başka birini tanımıyorum.
Ancak bunların ötesinde bende hayranlık uyandıran esas özellikleri şunlardı. En tutucu ve katı bir ortamda dahi esneklik ve ilericilik adına ana akıma karşı gelebilme, sonsuz bir " topluma verme isteği" , insanlara sevgi ve toleransla yaklaşabilme yeteneği.
Israel’deki Türk toplumu kendisine çok katkıda bulunan, kendinden büyük fedakârlıklar eden bir değerini yitirdi. Mekânı cennet olsun.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Deni OJALVO;
Selim Amado ile tatlı bir anı…
14 Mayıs 2009, Miladi takvimle Yom haAtzmaut !
Ama o günün, Selim Amado, Avram Mizrahi ve Denis Ojalvo için ilave bir önemi vardı. Beraberce uğraşarak meydana getirdikleri İbranice Yunus Emre Şiirleri Antolojisi’nin Tel Aviv Bet Bialik’te yapılan kitap tanıtımı galası gecesi !
Selim ağabeyimizi önce Debarkader, ardından da Mozotros Türkiye Yahudileri yazışma grubu sayesinde tanıdım. Keza dostum Avram Mizrahi’yi de.
2005 veya 2006’da başlayan Yunus Emre’yi İbranice’ye tercüme gayretlerimiz, yaptığımız taslağın 2007’de diplomat bir arkadaşımın dostu olan Tel Aviv’deki Büyükelçilik müsteşarı Sn. Mehmet Bozay eliyle Ankara’ya gönderilmesi ve bakanlık yetkililerinin onu beğenmesiyle resmiyet kazandı.
Sonraki süreçte, Türkiye ayağında ben, İsrail ayağında Selim ağabey ve Avram, Carmel Yayın Evi ve TC Büyükelçiliğiyle olan temasları yürüttüler. Nihayet Selim ağabey, o ara İsrail’e ziyarete gelen Dışişleri Bakanı Ali Babacan’a projemizi anlatma imkânını buldu ve gerçekleşmesi için cüz’i ama gerekli tahsisatı çıkarmayı başardı. Bu bir dönüm noktasıydı.
Gerek şiirler gerekse Tasavvuf’un İsrailli okura tanıtıldığı bölüm yayınevinin tavsiye ettiği profesyonel akademisyenlerin editinginden geçti.
Kitabımıza önsöz yazan o günün Tel Aviv Büyükelçisi Sn. Namık Tan, Gala gecesinin açılış konuşmasını da yaptı. TRT çekim yaptı ve Sevgili Selim Bey’in okuduğu şiir de yapılan kayıtta yer aldı.
TRT 18 Mayıs 2009 haftası yayınlanan Gümüş Hilal programını Yunus Emre kitabımıza tahsis etti.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Moreno MARGUNATO (Geçmiş dönem İYT Başkanı);
Türkıyeliler Birliği Moatsa Başkanımız Av.Yakup Barokas 6.4.18 tarihinde kaybettiğimiz çok değerlı insan Eczacı Selim Amado hakkında benden 200-250 kelimelik bir yazı yazmamı rica etti.
Doğrusunu söylemek gerekirse Selim Amado gibi muhterem bir dostum hakkında bu kadar az kelime ile hislerimi ifade etmekte zorluk gördüm. Bu muhterem kişi hakkında 200 sahife bile az gelir.
Selim ile hayatımız çok yerde çakıştı Gençliğimiz İzmir’de aynı mahallede geçti. Çocuklarımızın yaş günlerini beraber kutladık. İzmir’de 1960 yılları başında açtığı ilk eczanesinin ilaçlarını benim ortağı olduğum ecza deposundan temin ettiği gibi yerleştirme işini de beraber yaptık.
Mesleğinde her zaman bir numara idi. Mesleki problemleri olan her kişi ona danışır ve doğru cevabı alırdı.
Israel aliyasını da aynı zamanlarda yaptık. Israel aşığı bir kişi olmasına rağmen kalbi İzmir’den hiç kopmadı.20 sene kadar önce beraber İzmirliler gününü organize ettik. Bir kaç sene öncesine kadar beraber yürüttüğümüz bu faaliyetı bizden daha genç bır kuşağa devrettik. Bu faaliyet İsrail in güzel yüzünü Türkiye’den gelen gazeteciler ve devlet adamları vasıtasıyla tanıtmamıza da vesile oldu.
Selim ile arkadaşlık bir nimetti. Her zaman ondan öğrenilecek bir konu bulunurdu. Güle güle sevgili dostum, seni hiç unutmayacağız.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Momo UZSİNAY(Geçmiş dönem İYT Başkanı);
סלים אחי , חברי היקר,
ביום שישי האחרון עזבת אותנו.
הייתי בדרכי אליך ואולם למרבה הצער הגדול , איחרתי את המועד בשביל להפרד ממך בעודך חי אך בכל זאת, אחזתי בידך בעודה עדיין חמה, והנה אז זכרתי את אותה המגע החמה שלך, באחיזתך בידי.
חבר יקר , אינני מסוגל לקלוט ולהאמין שאינך עוד עמנו. כגודל האדם שהיית - גודל האובדן שלנו.
אינני יודע מהיכן להתחיל, לספר עליך ועל מעלותיך הגדולות. כי קצרה היריעה מלהכיל את אשר זכיתי להכיר בך,כחבר קרוב בעל לב טהור וזך, כאיש שכולם נועצו בו, כאדם של עשייה בלתי פוסקת וחכמה אינסופית.
היית אדם מיוחד, אוהב ואהוב על כולם, בעל , אבא וסבא למופת .
היית גם איש רב פעלים. איש של עשייה רבה, הן בעבודתך לפרנסתך כרוקח מצטיין והן בבפועלותיך הרבים כשבראשם תרומתך הבלתי יאמן , להקמתה של לשכתינו נור בפרט ולכל המסדר של הבנייה החופשית בכלל .
היית היעץ ומייעץ של התאחדות יוצאי טורקיה משך 40 שנה וה יו"ר המועצה שלה . התענינותך וכתיבתך בשפת הלדינו – שתמיד שקדת לשמר .
כפי שלא פסקת לאהוב את אשתך קטיה האהובה ואת כל משפחתך , כך גם לא פסקת מלכתוב במחשב האישי שלך דברי חכמה שכולנו למדנו ממנה והערכנו את האינטליגנציה שלך , ובצדק קראו לך אנציקלופדיה מהלכת.
בכל המקומות היית אהוב ונערץ בשל אישיותך הנפלאה, טוב לבך, אנושיותך, נעם הליכותיך, צניעותך ,ענוותך , תרומתך הרבה והייחודית בכל הנושאים ובכל התכומים בהם עסקת .
נגעת בלב כל מי שפגשת בדרכך והשארת חותמך בליבם.
אנו כואבים את לכתך. השארת חלל גדול בלב משפחתך , בליבי , ובלב הקהילה כולה . תחסר לנו מאוד כחבר קרוב, כאח מסור , כאיש משפחה למופת וכעמית.
ואסיים במילות שירו של חיים נחמן ביאליק - "אחרי מותי" :
אחרי מותי ספדו ככה לי" היה איש - וראו איננו עוד, קודם זמנו מת האיש הזה ושירת חייו באמצע נפסקה....."
יהי זכרך ברוך לעד !
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Namık Tan (Türkiye’nin eski İsrail Tel Aviv Büyükelçisi);
İsrail’de Büyükelçi olarak görev yaptığım dönemde tanımak şansını bulduğum gönül adamı, büyük dost ve düşünür, Türkiye ve İstanbul aşığı Selim Amado’yu kaybettiğimizi derin üzüntüyle öğrendim. Sevenlerine başsağlığı diliyorum.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Ovi Roditi GÜLERŞEN (İsrail'deki Türkiyeliler Birliği Başkanı)
Toplumumuzda çok değerli bir kayıp Selim AMADO, Kendisini bundan 7 sene evvel tanıma fırsatı buldum çok sosyal ve entellektüel bir kişiliğe sahipti. Oturup saatlerce dinleye bileceğiniz dinlerken hayatınıza bir çok olumlu bilgiler katabileceğiniz ve bunları aktarırken mutluluk duyan bir dosttu. Gönüllü olarak hizmet verdiğim bütün kurumlarda özellikle İsrail'deki Türkiyeliler Birliği başkanı olduğum bu dönemde fikir danıştığım ender kişilerden biriydi. En son hastanede iki hafta evvel çok bitkin ve yorgun olduğu hasta yatağında odasına girdiğimde bana verdiği tebessüm gözlerimin önünden hiç gitmeyecek. “hicbir şey ölmez,her şey yaşar” Sende her zaman kalbimizde yaşayacaksın…….. Mekanın Cennet yolun ışık olsun………
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Rachel Amado Bortnick (Selim AMADO'nun kız kardeşi)
Mi ermano Selim, z"l.
Eskrivo estas linyas en estando dainda en shiva, "los siete dias" de luto, kon la mueva i profonda pena de aver pedrido mi muy kerido i uniko ermano Selim Amado, z"l, ke mos desho la vida en Viernes, el 6 Avril 2018 (21 Nisan 5778.) Me va tomar muncho tiempo asta ke me vo a uzar a la vida sin mi ermano, sin sintir su boz via Skype o Whatsapp unas kuantas vezes por semana, sin meldar sus muevos artikolos, o resivir diariamente delos varios link'es de kozas enteresantes a meldar, ver o sintir. Ma esto es solo en los ultimos 10-15 anyos. Tenemos una larga vida endjuntos, i mi mente esta yena de memorias, empesando de muestra chikez en Izmir.
Mos engrandesimos en en el kartier de Salhane (parte de lo ke se yama Karatash), serka de la grande kehila Bet Israel, en una kaza tipika de Izmir, kon el balkoniko al sigundo etaj, kon mi papa (Jozef) i mama (Sara, de famiya Algranti) i entornados de munchos tios i tias i primos, i vizinos, en una kaye (Mithat Paşa Caddesi de agora) yena de aktividad kon sus vendedores ambulantes o en butikas, lo mas djudios - un mundo djudeoespanyol ke no egziste mas. Teniamos tambien un ermano grande, Sami, z"l, ke murio de menenjit (méningite) en 1941 a la edad de 8 anyos (Selim tenia 5, i yo 2.) Selim se akodrava de Sami i lo yoro toda su vida.
Selim tenia una fuerte memorya dezde chika edad. Se akodrava mezmo de mi nasimyento (el tenia 3 anyos) i la fiesta de Siete Kandelas (de "fadar", o meter nombre a una ijika) ke se izo para mi, ke la kontava komo si fuera ayer. No se olvidava detalios de evenimientos, personas, i lugares. Savia poezias de kavesa, i kontava kuentos i shakas ke no se ni yo de ande los kitava! Es a el ke me adresava kada ves ke yo keria akodrarme de una koza del pasado, i el me dava la repuesta pishin. A ken ke demande agora?
Todos ya saven ke Selim fue un farmasisto alavado, i un intelektual bien admirado, ma en chiko el no tenia el tino en estudios. Le agradava korrer i djugar futbol kon amigos mas ke todo, sovre todo kuando estava en la eskola primaria turka (Hakimiyet-i Milliye) i en la mediana (orta okul) St. Joseph de Izmir. Fue kuando se fue a Estambol para la lise St. Joseph ke empeso a salir primero de su klasa, i despues seguro en la universida de Estambol ande estudio farmakolojia, i mas despues en la universidad de Montpelier, en Fransia, ande estudio farmasia industrial. Guadro kon orgulyo el pedasiko de la gazeta Yeni Asir de Izmir del 7 novembre 1963 sovre su reushita en Montpelier.
Selim podia eskrivir ekspresar sus pensamientos i opiniones kon grande fasilidad i prestor, en un stilo elokuente i klaro. Este dono tambien se manifesto en las buenos notas en kompozision ke tomava del Lise Saint Joseph en Estambol. Yo profiti muncho de este dono suyo, en las ermozas i kerensiozas letras de mano ke me eskriviya kon su ermoza kaligrafia, desdel dia ke sali de Izmir en 1958. Estas me sostenieron moralmente en mis dias mas difisiles de mi vida. (Dainda tengo todas sus letras guadradas.) No solo de eskrivir, tenia un dono admiravle de avlar tambien, kalmo, kon amistad sensera, lojika, i praktikalidad.
Siempre fue persona de munchos amigos, i un grande sionisto. De chika edad ke Selim apartenia a uno de los grupos sionistos aunke en Turkia estos eran defendidos. Se reunian en kazas diferentes, ande se ambezavan kantikas en ebreo i bayles, i no se mas kualo. La razon ke no pudo azer alia asta 1972 es por no deshar a mis paryentes solos, porke yo no estava ayi. Ma todo siendo grande sionisto, Selim siempre kedo fiel a su sivdad, pais, i kultura de nasimiento tambien.
Su kazamiento kon Katia Segura en 1964, el amor entre los dos i la ermoza famiya ke fondaron fue rezultado de una "propozision" de famiya. Los tres ijos (Yosi, Izi, i Avi) lnasieron en Izmir, se engrandesieron en Israel, se kazaron, izieron sus famiyas, i biven ayi. Mi ermano fue un amorozo marido para Katia, padre kerido de sus ijos, i "saba" amado de sus 8 inyetos (u inyeto i siete inyetas), patriarko de una ermoza i bien atada famiya. Famiya fera muy emportante a Selim, i en los ultimos anyos, en Israel personalmmente, i a traves del Internet para los ke biven en diversas partes del mundo, el metio en kontakto todos los desendientes de muestro granpapa Salamon Algranti, z"l.
Mesnioni poko las kozas ke ya saven todos sus amigos i konosidos, i los lektores de sus eskritos: su intelijensia, saviduria i "sehel", su lavor i aktividades i sus eskritos en favor de Israel i de Turkia, de la komunidad djudia-turka, del djudeoespanyol, i del djudaismo. Fue fondador de la lodja Mosonika de lengua turka en israel. Munchos son los ke resivieron los benefisios de la buendad, de la amistad, i del grande korason suyo. Yo pude kontarvos aki solo un poko de lo ke era ser su ermanika, un fakto ke fue i sera siempre kavza de orgulyo para mi.
Tuve la satisfaksion de verlo entre el 19 i 26 de Marso. Sufrio bastante i estava pronto a su partensia eternal. Dizen ke "ombre santo muere en dia santo." Selim en mi estima era un santo, i murio en un dia santo (kavo dia de Pesah en Israel.). Ke repozes en Ganeden, kerido ermano. Mos vas a venir a mankar muncho.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Soni YANAROCAK;
Selim üstadım,
Kibar ve asil duruşunu, derin ve bilgi dolu konuşmalarını, yorumlarını ve e-posta mesajlarını, hepimizi her konuda, her zaman nasıl aydınlattığını, hep gülümseyen yüzünü, en son yaptığımız yoğun trafikli, 1.5 saat süren yolculuktaki keyifli sohbetin tadını, seni hiç unutmayacağım.
Seni cennetin kapılarında meleklerin karşıladığından eminim. Son dönemlerde çektiğin sıkıntılardan arınmışlığın verdiği rahatlıkla derin ve rahat bir nefes aldığını düşünerek teselli buluyorum çok acı kaybına.
Rahat ve nurlar içinde uyu çok değerli üstadım, adam gibi adam, sevgili kardeşim.
Elveda
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Yakup BAROKAS (Geçmiş dönem İYT Başkanı);
Selim Amado’yu 30’lu yaşlarımda tanıdım. Yaşam boyu benim mentorum oldu, eseri olan Nur’da ilk nura kavuşanlardan biri oldum. Ve o gün bu gün aramızdaki bağ hiç kopmadı, hep düşüncelerinden yararlandım, bana yol gösterici oldu, ne kadar başardım bilemiyorum ama hep onu örnek almaya çalıştım.
Çünkü o aklıselimin, doğruluğun sesi idi. Kimseyi kırmadan, kimseyi incitmeden doğru bildiğini savunurdu. Hoşgörülü idi ama hoşgörünün her şeyi hoş görmek anlamına da gelmediğini bilirdi. Çevresinde bir dostluk, bir sevgi ağı örmüştü.
Yemek aralarında Petah Tikva’daki eczanesine davet eder, arka odada aç isem “Materna” (bebek yemeği) ikram eder, en derin konularda tartışmalara dalardık.
İsrail aşığı idi, ama İzmirliliğini de unutmaz, her halükarda Türkiye-İsrael ilişkilerinin geliştirilmesi için mücadele ederdi. Dostluk dergisinde, Haber gazetesinde yıllarca birlikte görüşlerimizi dile getirdik. Sonra ben Şalom’da, o Bülten’de yazmaya devam ettik. Kimi zaman Şalom’da da yazıları yayınlanırdı. Lisanlara karşı büyük bir yeteneği vardı, İngilizce, Fransızcayı mükemmel kullanırdı. İsrael’de eğitim görmemiş ve onun kadar İbraniceye hâkim olan birini tanımadım.
Ama Ladino diline gönül vermişti; nitekim bir dönem Moatsa başkanlığını da yaptığı Türkiyeliler Birliğinin internet sitesinin ladino lisanında en düzenli yazan köşe yazarlarından biri idi.
Rahatsızdı, geceleri uyuyamıyordu, bana gece yarıları pek çok kaynaktan derlediği son derece değerli yine ladino lisanında birkaç yazı yollar, ayrıca yararlanmamız için farklı dilde pek çok kaynak da gönderirdi. Açıkçası onun hızına ulaşmakta zorlandığım zamanlar çok oldu.
Şimdi sevgili Selim belki hızını kestin, ama yine de senin düzeyine ulaşmak için daha çok koşmamız, çok çaba göstermemiz lazım.
Seni hiçbir zaman unutmayacağım. Baruh Dayan Emet…
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Nuh ARSLANTAŞ
Elif okuduk ötürü אוֹת אָלֶ"ף סֵמֶל הַבּוֹרֵא Ot "Alef" semel ha-Bore
Pazar eyledik götürü וּמַסְפִּיק לָנוּ לֶקַח זֶה Ve maspik lanu lekah ze
Yaradılanı severiz אוֹהֲבִים אָנוּ אֶת הַנִּבְרָא Ohavim anu et ha-nivra
Yaradandan ötürü מֵחִבָּתֵנוּ לַבּוֹרֵא Mi hibatenu la Bore
2010 yılı başlarıydı. Doktora sonrası araştırma için İbrânî Üniversitesi Ben Zvi Enstitüsü’nde hocam Prof. Dr. Yom Tov Assis’in (z”l) davetiyle “Türk Tarihini Konu Edinen İbrânîce Kronikler” başlıklı araştırma için Kudüs’e gidişimde tanımıştım Selim Bey’i. Öncesinde, Yunus Emre şiirlerinin İbrânîceye çevirisi sürecinde değerli arkadaşım Denis Ojalvo’dan, gıyaben tanıyordum kendisini. Birkaç mesele için mailleştiğimi de hatırlıyorum.
Kudüs’e ulaştığımda aradı beni. Kendisiyle telefonda ilk temasımızdı bu. Yahudi tarihine dair çalışmalarımı bildiğini, her türlü yardıma hazır olduğunu ve benimle yüz yüze tanışmak istediğini belirtti. Nazik bir insandı Selim Bey. Aslında kendisinin gelmek istediğini, fakat sağlık problemlerinin el vermemesi nedeniyle evine beklediğini ifade etti. “Yok, dedim, siz zahmet buyurmayın, bilirsiniz, geleneğimizde küçükler büyüklere gider” sözüm üzerine gülüştüğümüzü hatırlıyorum. Emeklilik günlerini yaşayan Selim Bey, Kfar Saba’daki evinde ağırlamıştı beni. Kfar Saba isminden hareketle “Selim Bey, dede olduğunuz için mi Dedeköy’de (Kfar Saba) yaşıyorsunuz” diye takılmadan edememiştim. Gevrekçe gülmüştü bu kelime oyunuma. Bu ziyarette değerli eşi Katia Hanım’la sergiledikleri sıcak misafirperverliği unutamam.
İnsan canlısıydı Selim Bey. Ortak bir yanımız daha ortaya çıkmıştı bu görüşmede. Fakültemiz (Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi) eski hocalarından Mahir İz Bey’den ders aldığını ve kendisini hayırla yâd ettiğini belirtti. Malum, ortak noktalar insanları biraz daha yaklaştırır, kaynaştırır. Bu görüşme de öyle oldu. Merhum Mahir hocamızdan dinlediği birkaç şiiri okudu ezberinden. Bu ilk yüz yüze görüşme, uzunca bir ziyaret olmuştu.
Sonrasında Türkiye’ye dönmeden birkaç kere daha ziyaret ettim kendisini. Bu ziyaretlerden birinde (11 Temmuz 2010) İzmirli olduğunu benden öğrendiği Hayyim ben Ya’kov Berav’ın Zimrat ha-Arets isimli risalesinden anlamadığım Ladino birkaç şiirle, Rozanes’in Türkiye Yahudileri tarihinden bazı yerleri okuyup üzerinde konuşmuştuk. Risalede bahsi geçen bazı konuların, bu bağlamda Yahudi geleneğinde önemli günlerde okunan mecelle (megilot) kültürünün gelenekteki yerini anlatmıştı Selim Bey. Ladino dili ve kültürüne hakimiyeti dikkatimi çekmişti bu görüşmede. Konuşmayı ve muhabbeti seven biriydi kendisi.
Türkiye dönüşü ziyaretlerimden bir diğerinde de ona çok sevdiği Kayseri’ye özel yiyeceklerden götürmüş; eksik bazı kitaplarımı da takdim etmiştim. Bu buluşmamızda benden taze memleket havası aldığını söyleyen Selim Bey İzmir anılarını anlatmış; ben de anılarını yazmasını tavsiye etmiştim. O, bu anılarını birkaç sene sonra Türk Yahudi cemaatinin yayın organı Şalom’da ‘Selim Amado’nun Penceresinden İzmir Yahudileri’ mülakatında anlatmıştır. Bu ziyarette ayrıca onun Türkiye’yi çok özlediğini fark etmiştim. Kitaplarımı takdim ettiğimde, Türkiye’de Yahudilik ve Yahudi tarihi konusunda son dönemlerde yapılan kaliteli ilmî çalışmaların sevindirici olduğunu ifade etmişti. Eliyahu Kapsali’nin (1483-1555) tarih kitabı Seder Eliyahu Zuta bağlamında hazırladığım Türkler ve Yahudiler kitabımı da çok beğenmiş, Şalom gazetesinde kitaba bir tanıtım yazma lütfunda da bulunmuştu.
AMADO İLGİLİ, MERAKLI, İNCE DÜŞÜNCELİ VE TAM ANLAMIYLA BİR BEYEFENDİYDİ
İlgili bir insandı Selim Bey. Kudüs dönüşümden sonra irtibatımız hiç kesilmedi. Yeni çıkan çalışmalarımı ya posta yoluyla göndermemi ister ya da kendisinde kalmak şartıyla pdf’ini mutlaka rica ederdi. Dikkatle okur; takdir ve tenkitlerini asla esirgemezdi. Katıldığım TV programlarını da mutlaka seyreder, ertesi günü görüşlerini uzun uzun paylaşırdı benimle.
Meraklı bir insandı Selim Bey. İslamiyet ya da Yahudilik, dinî konularda okuduğu, anlamadığı ya da kendi zaviyesinden doğru veya yanlış bulduğu pek çok konuyu uzun uzun yazar, görüşlerimi sorardı. Zaman zaman siyasî konularda da olurdu bu fikir teatileri. Farklı görüşlerde de olsak, birbirimizin görüşlerine hiç katılmasak da, Selim Bey’le yazışmalarımız hiç kesilmedi. Karşılıklı saygı ve anlayış hiç tükenmedi. Şimdi, farklılıklara anlayış pek kalmadı artık. İnsanlar farklı düşüncelere saygı, anlayış ya da tahammül içerisinde olamıyorlar. Oysa, Selim Bey’le biz fikir dünyalarımızı anladıkça, birbirimizi daha iyi tanıma ve anlama fırsatı bulmuştuk. Gittikçe de ilerledi bu arkadaşlık. Türkiye’den araştırma için giden öğrencilerime ya da arkadaşlarıma Selim Bey’i aramalarını, görüşme imkânları olursa, mutlaka görüşmelerini salık verdim hep. Güvenle tavsiye edebileceğiniz bir kimseydi o. Bunlardan bazılarıyla sağlık problemleri nedeniyle görüşemese de, telefonla mutlaka ilgilendiğini biliyorum. Eldar Hasanov’un, rehberliğimde hazırladığı, Marmara İlahiyat Vakfı’ndan çıkan kıymetli çalışması İbrânîce Dilbilgisi kitabına da katkısı oldu Selim Bey’in. Dikkatli bir şekilde okuyarak olgunlaştırmıştı kitabı. Bilgisini ve tecrübesini paylaşmaktan çekinmeyen biriydi o.
İnce düşünceli ve hâzâ (tam anlamıyla) bir beyefendiydi Selim Bey. Mübarek günler ve bayramlarda tebrikleşmeyi ne o ihmal eder ne de ben atlardım. Mutlaka yazışır, zaman zaman telefonlaşır, bayramlaşır ve halleşirdik. Şimdi insanlar önemsemiyorlar bunları. Yazdığınızla ya da aradığınızla kalıyorsunuz. Dikkat edilmiyor bu tür şeylere artık.
Sabırlı biriydi Selim Bey. Özellikle son birkaç yıldır boğuşmak zorunda kaldığı yoğun sağlık problemlerini benimle de paylaşırdı. Tedavi sürecinin ağırlığından bahsetse de, son aylara kadar süreci hep metanetle karşılayıp ümit beslemeyi yeğlemiştir.
Ancak olmadı. Ecel kaçınılmaz. İnsan ömrü emanet, bu emanet de zamanlı. Emanet, buyrulduğu üzere zamanı gelince mutlaka sahibine iade edilmek zorunda (כִּי מִמֶּנָּה לֻקָּ֑חְתָּ כִּֽי־עָפָ֣ר אַ֔תָּה וְאֶל־עָפָ֖ר תָּשֽׁוּב) [Tevrat, Tekvin (Bereşit) 3/19].
Son üç yıldır, sosyal medya da dahil pek çok şeyden el-etek çekerek Tevrat’ın (Tora) Bağdatlı âlim Sa’adya Gaon (ö. 942) tarafından Arapçaya yapılan ilk tercümesinin Türkçeye çevirisiyle meşgulüm. Hamdolsun bitti. Tevrat’ın Onkelos, İbn Ezra, RaŞY ve RaMBaN gibi makbul tefsirleriyle zenginleştirdiğim bu açıklamalı çevirisi sene içerisinde ciltler halinde yayınlanacak inşallah. Selim Bey’le bu konuda da yazışmalarımız olmuştu. İlgisini ve himmetini hiç eksik etmedi. Birkaç ay kadar önce çalışmayı çok merak ettiğini yazmış; benden çalışmayla ilgili bazı örnekler istemişti. Ben de “tamam” demekle beraber, son şeklini verdikten sonra değişik örnekler göndermek niyetiyle biraz ötelemiştim bu isteğini. Bendeki mükemmeliyetçilik, Selim Bey’deki de merak ve sabır… Ancak iki hafta kadar önce Selim Bey’e göndermeye niyetlendiğimde vefat haberini öğrendim. Pesah (Fısıh) tebriği için yazdığım maile gelmeyen cevaptan uyanmalıydım aslında Selim Bey’e bir hallerin olduğunu… Çünkü, nezaketen cevabı hiç ihmal etmezdi kendisi.
Selim Bey yok artık… Üzücü bir durum. Ancak her birimizin hayatımızda bir kerecik tecrübe edeceği hak vaki oldu kendisine. Olması gereken zamanda olması gereken yere yürüdü kendisi… Halkına katıldı (וַיִּגְוַ֨ע וַיָּ֧מָת ... בְּשֵׂיבָ֥ה טוֹבָ֖ה זָקֵ֣ן וְשָׂבֵ֑עַ וַיֵּאָ֖סֶף אֶל־עַמָּֽיו) [Tevrat, Tekvin (Bereşit) 25/8].
Baruh Dayan ha-Emet… ברוך דין האמת
İyi bir insan, iyi bir arkadaştı Selim Bey. Eminim, onu tanıyan herkesin ortak düşüncesidir bu.
Selim Bey gibi iyi insanlar eksik olmasın dünyada. Her topluma lazım onun gibi özel ve güzel insanlar.
Selim Amado ve arkadaşlarının (Denis Ojalvo ve Avram Mizrahi), şiirlerinden seçip İbraniceye çevirdikleri “Yunus Emre-Sufi Şiirler Antolojisi”nden bir şiirle başladığım bu naçiz yazıyı, bu antolojideki bir başka şiirle bitirelim:
Geldi geçti ömrüm benim כָּךְ חַיַּי עָבְרוּ וְחָלְפוּ Kah hayay avru ve halfu
Şol yel esip geçmiş gibi כְּמוֹ שֶׁרוּחַ נָשְׁבָה וְעָבְרָה Kmo şe ruah naşva ve avra
Hele bana şöyle gelir הָיִיתִי אוֹמֵר כְּאִלּוּ Haiti omer keilu
Şol göz yumup açmış gibi כְּהֶרֶף עַיִן הֵם עָבְרוּ Ke heref ayin hem avru
Başta eşi Katia Hanım ve ailesi olmak üzere sevenlerinin, cemaatinin ve camiasının başı sağ olsun. Z"l.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Kısa Yazılar;
Albert BENJUYA
Hepimiz ailece çok çok üzüldük..... Başınız Sağolsun....Mekanı cennet olsun
A.B. HAIFA
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Aslıhan Kara
Grubumuzun değerli üyesi Selim Amado’yu bu sabah kaybettik.Kendisi benim rahmetli babacığımın İzmir ve İstanbul Saint Joseph lisesinden arkadaşıydı.Kendisi çok iyi bir eş ,baba,dost,çok özel ve iyi bir insandı.İyi bir eczacıydı.Bir Atatürk ve Türkiye sevdalısıydı.Yunus Emre’nin şiirlerinin İbranice’ye çevrilmesine katkıları büyüktür.Hem Türkiye hem İsrail için çok değerli bir insandı.Tüm sevenlerinin başı sağ olsun.
Mekanı cennet olsun.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Erdinç Soydanbay
Bir dünya seçkinini, fevkalede örnek insan Selim Amado’yu, arkasında üstün yarar ve değerler bırakarak ebedi aleme göçüşünden derin üzüntüm duyduğumu ifade ediyor cümlemize, aile efradı ile yakınlarına baş sağlığı diliyorum.
NOT:Yazılarınızı turkisrael@gmail.com adresine gönderebilirsiniz.