
Bir felaket meydana geldiğinde İsrail hükümeti, ordusu ve yardım kurumları bölgeye ilk yardım götüren ülkeler arasında oluyor. Haiti ve Nepal’deki depremde, Sri Lanka ve Japonya’daki tsunamide, Filipinlerdeki fırtınada veya Türkiye, Hindistan, Meksika, El Salvador, Yunanistan, Ruanda, Ermenistan, Endonezya ve Yeni Gine’de oluşan felaketlerde ilk gidenlerden biri yine İsrail oluyor.
İhtiyaç halinde İsrail Ordusu (IDF), diğer ülkeleri şaşırtan bir hızla, 12 saatte çalışır vaziyette bir hastane kurabiliyor. Felaket yönetimi konusunda uzman Prof. Kobi Peleg bunu İsrail’in tecrübesine, sistematik dikkatine, olağanüstü motive ve kalifiye elemanlarına bağlıyor. Peleg aynı zamanda Tel Aviv Üniversitesi İngilizce ve İbranice yüksek lisans acil ve felaket işletmesi bölümünü ve İsrail ulusal Travma ve acil tıbbi arama merkezini yönetiyor. Her tıbbi yardım sonuçlandığında tüm veriler analiz edilip hata ve eksikler bulunuyor ve daha iyisini yapabilmek için tartışılıyor.
12 saatte hastane kurmak konusunda ise Peleg anlatıyor, “Tıbbi yardım ekibi gelmeden birkaç saat önce 3-6 kişilik bir uzman takımı bölgeye gidip hastane için uygun yeri keşfediyor. Tıbbi ve lojistik ekip geldiğinde hemen herkes hiç uyumadan çalışmaya başlıyor. Orada hastane müdürü ya da bir çalışan olman önemini yitiriyor. Herkes lojistik takımı kadar yoğun çalışıyor. 20 tedavi çadırı kurduktan sonra tüm gereken ekipmanları gereken çadırlara yerleştiriyor. Duruma göre en büyük çadırın görevi değişiyor. Eğer yaşanan bir depremse en büyük çadır travma ve ortopedi bölümüne gidiyor. Eğer bir salgınsa karantina ve tedavi bölümü, eğer bir yangınsa bu bölüm en büyük çadırı alıyor. Felaket zedelerin tedavi bittiğinde halkın isteklerine cevap veriliyor ve onlar tedavi ediliyor.”
İsrailliler yerel ve uluslararası görevlilerle işbirliği içinde çalışıyorlar. “Haiti’de iki cerrahi çadırımız vardı Kolombiya’dan IDF hastanesi kapsamında,” diye ekliyor Peleg. Tüm ana kararların İsrail’den ayrılmadan önce alındığını belirten Peleg, felaket yaşayan ülke onay verip, İsrail Dışişleri bakanlığından izin aldıktan sonra öncelik belirleniyor; arama-kurtarma, gıda, mühendislik, veya tıbbi yardım. Buna bir öncelik sırası veriliyor. Tıbbi ekipmanların bu durumda yeterli olup olmadığı tartışılıyor ve gerekirse yeni bir delegasyon hazırlanıyor. Tüm bu zor soruların cevabı 24 ile 48 saat içinde veriliyor çünkü zaman felaketi yaşayan kişilerin zararına çalışıyor. Her yeni görev ile mükemmelleştiklerini belirten Peleg, koordinasyonun çok önemli olduğunu söylüyor ve 100 farklı takım yerine 100 takımı bünyesinde barındıran bir sistemin hayata geçmesi gerektiğini öneriyor.