top of page

Türk Yahudi’si mi, Türkiyeli Yahudi mi? (1)


  • Türkiye Anayasası’nın 66. maddesine göre; “Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür.” Keza tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı da“Türk Türk'tür, Türkiyeli diye de bir şey yoktur. Bu kadar açık.” diyor

  • Sözcü Gazetesi’nde 20 Nisan 2015’de yayınlanan bir söyleşisinde.Gerçekten bu kadar açık mı? Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda Laz,Çerkez, Boşnak, Arnavut, Arap, Kürt, Sünni, Alevi, Yahudi, Ermeni, farklı etnik grupların, farklı kültürlerin aynı potada eritilmesine, bir milletin, bir ulusun yaratılmasına, Türk kimliğinin güçlendirilmesine çalışılmıştır.

İsrail’de de, kuruluş yıllarında, çok farklı ülkelerden gelen Yahudilerin aynı

kimliği benimsemesi için bir nevi asimilasyon politikası uygulanmıştır.

Ancak Türkiye’de “vatandaş Türkçe konuş” gibi abartılı uygulamalarla,

dönemsel olarak da farklılıkları yok sayan bir siyaset sonucu Türk

soyundan gelmeyenlerin ötekileştirildiğini ve vatandaşlık kavramının

anlamını yitirdiğini görmekteyiz.

  • Nitekim 1930 ve 40’lı yıllarda Trakya olayları ve Varlık Vergisi uygulamasında, azınlıklar yerlerinden sürülmüş ve “yabancı” olarak nitelendirilerek ayırıma tabi tutulmuşlardır.

  • Eşit vatandaşlık kavramının yerine ırkçı bir yaklaşım olan Türkçülük ön plana

geçmiştir.

Sonraki yıllarda bu ayırımcılık daha az belirgin hale gelmiş, ancak anayasal

bir hak olarak eşit vatandaş sayılması gereken Yahudi’nin yabancı olarak

görülmesine devam edilmiştir.

23.02.2005 yılında Şalom Gazetesi’nde yer alan “Kimliklerdeki din ibaresi”

başlıklı başyazımı aktarmak istiyorum:

“Herkesin belleğinde anlatmaktan hep keyif aldığı bir ‘askerlik dosyası’

vardır. Yıl 1971, 12 Mart sonrası, Tuzla Piyade Okulu’ndayım. İsmim tamam

da soyadım kafaları karıştırıyor; ‘Barakaş’ oluyor, ‘Karakaş’ oluyor. Tabi

diplomaların hazırlanacağı gün ‘gerçek’ ortaya çıkıyor. Kalemde görev

yapan yedek subay adaylarından biri kimliğimi görüyor ve bana; ‘iyi

yutturdun ha…’ diye yarı kinayeli bir edayla sitem ediyor.

Altı aylık dönem tamamlandı, kuraların çekileceği gün gelip çatıyor. İki bin

kişi büyük bir salonda yer alıyoruz. Ben hukukçular arasındayım, 40-50

aday var. O sırada Fransızca özel kuraları çekilmek üzere, katılan sayısı üç.

Arkamdan bir arkadaşım iteliyor; ‘Saint-Joseph mezunu değil misin, ne

duruyorsun?’ Albaya durumu açıklıyorum; ‘tamam, yalnız dördüncü sırada

yer alacaksın’ diyor.

İlk sırayı çocukluk arkadaşım İzak K. çekiyor, dolu; Ankara Genel Kurmay

Başkanlığı… Şansım nerede ise sıfıra iniyor. İkinci çekiyor boş, üçüncü

çekiyor yine boş… Salonda korkunç bir uğultu kopuyor. Belki ikimiz de

Yahudi olduğumuzdan... Bana da Kara Kuvvetleri Komutanlığı nasip oluyor.

  • Merkezde görev göremeyeceğimizi biliyorduk, ama en azından Ankara’da

olacaktık.

Tayinimiz Mamak’a çıkıyor, tümende tutuklu olarak kimler yok, Deniz

Gezmiş, Hüseyin İnan, Behice Boran vs. Bir süre ‘azılı’ olmayan siyasileri

hamama götürüp getiren Hazır Kıta komutanı olarak görev yapıyorum,

kaçsalar vuracağım…

Ancak bir yıllık hizmet süresinin önemli bir bölümünü vekâleten deruhte

ettiğim İdari-Hizmet Bölümü komutanı olarak geçiriyorum. Bölükteki erlerin

büyük çoğunluğu boksör ve güreşçi, başlarında çalıştırıcı olarak bir kıdemli

çavuş yer alıyor. Ben ise kantine aldırdığım bir tost makinesinden para

kırıyorum, bu geliri de bölüğün bahçe ve binasının boyanmasında,

çiçeklendirilmesinde kullanıyorum.

Terhis günü gelip çatıyor, gidip alay komutanımla vedalaşıyorum. Ayrılırken

arkamdan tabur komutanı ile konuşmasını duyuyorum; ‘Yahudi ama iyi bir

subaydı…’ Ne de olsa övgü dolu sözler… Subay olabilmiş ancak Yahudi

kimliğimden kurtulamamıştım.

NOT: Yazım gelecek hafta devam eedecek.

Comments


Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
WhatsApp Image 2020-09-08 at 20.52.59 (1

İLETİŞİM

Telefon                           :+97236582936
Mail                                :turkisrael@gmail.com

 

KÜNYE

İYT Web Sitesi Künyesi:
Editör                             :Av.Yakup Barokas
Grafik Tasarım              :Şemi Barokas 
                                       Ovi Roditi Gülerşen

© 2018 by Turkisrael.org

bottom of page